İngiltere Başbakanı Theresa May, Suriye'ye gerçekleşen askeri operasyonla ilgili yapılan Parlamento oturumunda, İngiltere'nin ortak hava harekatına katılmasının "daha çok insanın zarar görmesini önlemek adına yasal ve etik olarak hak" olduğunu açıkladı.
May burada yaptığı konuşmada, Duma'daki saldırının arkasında Esad hükümetinin olduğu konusunda ellerinde "açık delil" bulunduğunu da söyledi.
Aralarında Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere ve Fransa'nın bulunduğu bazı devletler Duma'ya kimyasal saldırı yapıldığı iddiasını savunuyor.
Ancak Suriye ve Rusya bu iddiayı reddediyor.
Theresa May, milletvekillerinin sorularını yanıtlarken, İngiltere'nin tüm diplomatik kanalları denediğini ancak "hedefe yönelik dikkatli ve sınırlı bir harekattan başka seçenek kalmadığını" da vurguladı.
İngiltere'de ana muhalefetteki İşçi Partisi'nin lideri Jeremy Corbyn ise yapılan saldırının "hukuki olarak sorgulanmaya açık" olduğunu ifade etti ve May'e elindeki delilleri açıklama çağrısı yaptı.
Corbyn, hükümetin, "ABD Başkanı'nın kaprislerine değil Parlamento'ya karşı sorumlu olduğunu" da ifade etti.
3 saatlik oturumda May, ülke çıkarlarını gözeterek harekete geçildiğini söyledi ve "bunu Başkan Trump bizden istediği için değil doğru olan şey bu olduğu için yaptık" dedi.
İngiltere Başbakanı May, kimyasal saldırı iddiası ile ilgili, "Başka hiçbir grup böyle bir saldırıyı gerçekleştiremezdi." diyerek Esad hükümetini işaret etti.
Rusya Savunma Bakanlığı, Suriye'nin Duma kentindeki "provokasyonun" arkasında İngiltere'nin olduğunu savunuyor.
General İgor Konaşenkov, İngiltere'yi olayı "tezgahlamakla" suçlamıştı.
Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü (OPCW) Başkanı Ahmet Üzümcü, kimyasal saldırı iddialarını araştırmak üzere Suriye'ye giden heyetin Duma kentine erişimine henüz izin verilmediğini açıkladı.
Ahmet Üzümcü, Şam yönetiminin, Suriye'ye giden OPCW heyetine Duma bölgesindeki güvenlik sorununun halen devam ettiğini ilettiklerini söyledi.