Faili meçhul cinayetler soruşturması kapsamında savcılık tarafından sorgulanan eski MİT üyesi Korkut Eken, hayatta olduğunu söylediği “Yeşil” kod adlı Mahmut Yıldırım’a “Çıkıp doğruları söyle” diye seslendi.
NTV, faili meçhul cinayetler soruşturması kapsamında savcılık tarafından sorgulanan Mehmet Ağar ve Korkut Ekin'in ifadesine ulaştı.
1990'lı yıllarda işlenen çok sayıda faili meçhul cinayeti kapsayan soruşturmada eski Emniyet Genel Müdürü, eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar ve eski MİT Mensubu Korkut Eken de ifade verdi.
Korkut Eken, faili meçhul cinayetlerle ilgili çok sayıda soruya yanıt verdi.
'Öcalan'a suikast yapılacaktı'
Eken'e bu cinayetlerde kullanıldığı öne sürülen Emniyet'in kayıp silahları soruldu.
Korkut Eken, "O silahlar Abdullah Öcalan'a suikast için kullanılacaktı" iddiasında bulundu.
Eken, şu ifadeleri kullandı:
“Kayıp olduğu iddia edilen o silahları emniyet envanterinden alarak özel harekât polislerinin eğitimi için kullandım. Tüm özel harekât polislerini bizzat ben eğittim. Bunlardan bir kısmını devlet operasyonları için yurtdışına gönderdim. O dönem MİT ve Emniyet, Öcalan'ın yerini tespit etti. Yurtdışında Öcalan'a suikast düzenlenecekti. Silahların bir kısmını bu birimlere dağıttık. Ancak daha sonra operasyondan vazgeçildi. Silahlar iade edilmedi.”
Yeşil'e seslendi: Çıkıp konuş
Korkut Eken, tartışma yaratacak bir iddiada daha bulundu. Eken, "Yeşil yaşıyor, çıkıp konuşsun" dedi.
Eken, "90'lı yıllarda ‘Yeşil'i JİTEM ve bütün istihbarat birimleri kullandı. Yeşil, MİT ve jandarma ile çalıştı. Çıkıp doğruları söylesin. Karanlık bir dönem aydınlanacaktır" şeklinde konuştu.
Ağar: Susurluk zamanında niye sustu?
Aynı soruşturma kapsamında ifade veren Mehmet Ağar da MİT ve Emniyet istihbarat tarafından devlet içerisinde illegal bir yapılanmaya gidildiği iddialarını yalanladı.
Ağar, şöyle konuştu: "Hukuk çerçevesinde terörle mücadele ettik. Tüm istihbarat birimleri ve MİT ile ortak çalıştım. MİT'in aleyhimde hazırladığı raporu yazan isimlerden biri olan Mehmet Eymür, bana karşı kin ve garezle hareket etmiştir. Susurluk zamanında neden sustu, şikâyetçi olmadı. Aynı şekilde aleyhimde ifade veren Hanefi Avcı faili meçhulleri biliyorsa neden o zaman sustu?"
Savcı Mustafa Bilgili tarafından yürütülen soruşturmada iddianamenin yazım aşamasına geçildi.
Şüphelilerle ilgili kanıt ve iddiaların yer alacağı iddianamenin yıl sonuna kadar tamamlanması bekleniyor.