Gündem

'Kardeşçe yaşıyoruz deme lüksümüz yok'

AKP'nin 'Alevi açılımı' mimarlarından Çamuroğlu, Alevi-Sünni diyalogunda olumlu bir noktaya geldik. 'Sorunumuz yok, şeklinde davranma lüksüne sahip değiliz’ dedi.

24 Kasım 2008 02:00
Alevi sorunu, Türkiye'nin en sıcak konularından birisi, istismara elverişli, çatışmaya açık bir alan. Yıllardır ötelenen bu sorun yeniden Ankara'nın gündemine girdi. Hükümet cemevlerine yasal statü verilmesi, Alevi dedelerine maaş bağlanması, zorunlu din dersinin kaldırılması gibi yeni açılımlar üzerine çalışıyor. MHP de sorunların çözümü için hükümde, adeta "açık çek" verdi. Bugün gazetesine röportaj veren AKP'nin 'Alevi açılımı' mimarlarından Reha Çamuroğlu,: "Alevilerin sorunu dinsel değil, sosyal, siyasal ve kültürel. ‘Sorun yok, kardeşçe yaşıyoruz’ deme lüksümüz yok. Sorunu, TBMM ve hükümet çözmeli" açıklamasında bulundu.

Aleviler' in sorununun Türkiye' nin en önemli gündem maddelerinden birisi olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz ?

Biz Muharrem' de bir iftar yemeği verdik . Sayın Başbakan başta olmak üzere kabinemizin neredeyse tamamı katıldı . Bu sorunun karşımıza çıkacağım ve mutlaka çözülmesi gerektiğini teşhis etmiştik .

Global kriz değil

O günden bugüne hangi adımlar atıldı ?

Bugün olumlu bir noktaya daha çok geldiğimizi görüyorum . Çünkü , o gün diyaloga karşı çıkanlar dahi bugün diyalogdan yana tavırlar sergilemeye başladılar . " Hiçbir sorunumuz yok , kardeş kardeş yaşıyoruz " şeklinde davranma lüksüne sahip değiliz . Sorun bir " global kriz " sorunu değil . Bu sorunu biz çözebiliriz.

Siz nasıl tanımlıyorsunuz ?

Bu sorun dinsel bir sorun değil , sosyal , siyasal ve kültürel bir sorundur . Böyle ele alınması gerekir .

Diyanet ' in işi değil

Diyanet uhdesinde mi soruna çözüm aranacak?


Sorunu Diyanet İşleri Başkanlığı ' nın üzerine atıp , "Diyanet işlerimiz çözsün " diyemezsiniz . Sorunun çözüm yeri TBMM ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ' dir .

Sorunun çözümünde en çok önemsediğiniz adım nedir ?

En geniş siyasi ve sosyal mutabakatı elde ederek bu sorunu çözmek ve bu sorunu tribün malzemesi olarak değerlendirmemektir . Bu doğrultuda yapacağımız, en geniş mutabakatın şartlarını oluşturmaktır ve diyalog sürecini başlatmaktır .

Zorunlu din derslerinin kaldırılması, dedelere maaş bağlanması yönünde düzenleme hazırlandığı ifade ediliyor.

Bunlar ayrıntıdır . Mutabakat ararken bu mutabakatı peşin hükümlerle aramayacağız . Sosyal ve siyasal mutabakatla çözüm önerile rimizi kesinleştireceğiz .

Almanya ' daki okullarda Alevilik dersinin başlamasını nasıl değerlendiriyorsunuz ?

Almanya' da Alevi çocuklan için özel ders kitapları hazırlanıp, Alevilik eğitimi başlatıldı . İyice düşünmek gerekir . Alman Devleti orada yakın ilişkide bulunduğu Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu ' nun görüşlerini kendisine temel alıyor . Bozacı şıracıya , şıracı bozacıya şahit oluyor . Ortaya Almanca Alevilik dersleri çıkıyor .

Alevi Sünni farkı

Bu durumu olumlu bir gelişme olarak değerlendirmiyor musunuz ?


Pir Sultan Abdal’ı , Kul Nesimi ' yi Almanca ' ya çevirin . Ortaya çıkan metinler bütün ruhunu kaybetmiş metinler olur . Almanya ' da Sünni çocuklan, din eğitirnini Türkçe , Kur ' an ' ı Arapça öğreniyorlar , Alevi çocuklarına niye Almanca ders veriyorsunuz Sünni çocuklan ile Alevi çocuklan arasında giderek açılan makas ortaya çıkmaz mı? Türkiye ' de yapılsa bunun adı asimilasyon olur, Almanya ' da yapılınca adı insan haklan oluyor.

Pis kokular geliyor

Almanya Alevi Türk çocuklarım sizce asimile mi ediyor ?


Varacaklan sonuç bu olur . Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu Başkam Turgut Öker , " Almanya ' da yaşayan Aleviler dini özgürlüklerini, inanç özgürlüklerini yaşayan mutlu bir topluluktur " diyor . Bu meseleyi böyle yorumlayana yazıklar olsun. Ne Alevilikten ne de ulusal kültürden bir şey anlamıştır . Bence bu konuda gerekli girişimlerin de yapılması lazım .

Alman Vakıflan’nın bu konuyla yalandan ilgilenmesinin perde arkasında ne var ?

Perde arkasını istihbaratçılara bırakalım, onlar tahlil etsinler . Ama , burada burnuma hoş olmayan kokular geliyor . Eşi RehaÇamunoğlu ile birlikte Seda Şimşek ' in sorularını yanıtlayan Meltem Çamuroğlu ' nagöre ' öteki 'ni yaratmak en kolayı . Meltem Hanım ' a göre çözüm , hatalar ve sevaplarla yüzleşmeden geçiyor . AleviSünni uzlaşmasını ailede sağladık.

Eşiniz Meltem Hanım Sünni . . . Eşim Trabzonlu , Sünni ailenin kızı .  Evlenirken sorun yaşandı mı ?

Yaşamadık . Allah anlayışımız konusunda da bir farklılığımız olduğunu hiç hissetmiyoruz . Muharrem ' in geldiğini o hatırlatır bana ve aşurelik malzeme toplamaya başlar .

Türkiye ' nin aradığı uzlaşma sizin evde galiba . . .

Meltem Çamuroğlu : Biz hiçbir zorluk yaşamadık . Ne benim Sünni olmam Reha için önemliydi ne de onun Alevi olması benim için önemliydi . Ailelerimiz arasında da bu hiç sorun olmadı . Sünni, Alevi netice itibariyle bir tane Allah var . Benim annem Muharrem oruçlarını tutan bir kadındı . Birçok Sünni de Muharrem ayına , Hazreti Ali ' ye çok itibar eder . Evlerinde Hazreti Ali ' nin resmi asılı olan çok Sünni vardır . İkimiz de haklıydık

Yemekle başlayan sürecin devam etmemesi üzerine Başbakan ' ın danışmanlığından istifa ettiniz .

11 Ocak ' ta yemek oldu . Daha sonra , kapatma davası geldi . Sayın Başbakanımız tümüyle bu sürece yoğunlaştı . Ben de Aleviler ' in sorunlarının aynı zamanda ele alınabileceğini düşünüyordum . Benim istifamı Sayın Başkanımız' a yaptığım bir sitem olarak görmekte fayda var . Biraz da Nasrettin Hocalık tarafı var . O da haklıydı , ben de .

Başbakan sorunun çözümüne nasıl bakıyor ?

Başbakan'ın bu konuda bir çözüme varılması noktasında iradesini koruduğunu ve sürdürdüğünü memnuniyetle görüyorum .