Karar gazetesi yazarı Ahmet Taşgetiren, "Türkiye’nin beka sorunu olduğu' en tepeden ilan edilen bir ülkede, bu kolay nüfuz edilebilirlik, asıl beka sorununu teşkil etmiyor mu?" düşüncesini dile getirdi.
Taşgetiren yazısında firari Sezgin Baran Korkmaz'ın ismine yer vermeden, "Bir adam gündemde. Nerede ise herkese bir şekilde dokunmayı başarmış. Kimine uçak tahsis etmiş, kimine helikopter, kimine audi marka milyonluk araç, kiminin doğum gününü pahalı bir hediye ile kutlamış, kimini cennete özenerek inşa edilmiş otelinde ağırlamış, 10 milyon euroluk rüşvetlerle bakanlıklarda iş bitirmeye çalışmış…. Her yere nüfuz etmesini sağlayacak bir maymuncuk üretmeyi başarmış. Beştepe muhitlerinde bile icra-yı faaliyet edebildiğini düşündüğünüzde, İçişleri Bakanı ile temasının olması yadırganmıyor. Başbakanları otelinde ağırlaması ahval-i adiyeden oluveriyor. Gazeteci ne ki?" değerlendirmesini yaptı.
Taşgetiren şu ifadeleri kullandı:
"Bu işler için neyi kullanıyor? Parayı… Paranın da bin bir türlü yüzü var. Bazen Audi marka otomobil olur, bazen uçak, bazen lük otel odaları, bazen çek, nakit vs… Ne diyordu gazetecimiz: 0 milyon euroyu nereye kıyacaksınız? - Odalara sığmaz ki… Bulunur mekan bulunur kardeşim, sen yeter ki onun zincirine takıl.
Nasıl oluyor da bir adam böyle en kritik alanlara ulaşıp faaliyet icra edebiliyor? Bir kirlenme motifi ise, herkese kirinden paylaştırabiliyor? Belki bir dolandırıcıdan ibarettir, ama ya bir mossad Ajanı olsaydı? Mossad Ajanları iş adamı kılığında çalışmazlar diye bir şey yok ki. “Kolay nüfuz edilebilir bir devlet yapımız” var mı? Söz konusu adamın işlerine bakıp, siz de bu soruyu sormuyor musunuz? “Türkiye’nin Beka sorunu olduğu” en tepeden ilan edilen bir ülkede, bu kolay nüfuz edilebilirlik, asıl beka sorununu teşkil etmiyor mu?"