Gündem

Karamollaoğlu: 'Yok' demek Kürt sorunu olmadığı anlamına gelmiyor

"Ülkedeki büyümeyi obezite hastalığına benzetiyorum"

07 Haziran 2018 01:32

Diyarbakır'da partisinin 'Kürt raporu'nu  açıklayan Saadet Partisi Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Temel Karamollaoğlu, "Yok' demek Kürt sorunu olmadığı anlamına gelmiyor" açıklamasında bulundu. 

Türkiye ekonomisine ilikşin değerlendirmede bulunan Karamollaoğlu, "Ülkedeki büyümeyi obezite hastalığına benzetiyorum. Evet bir büyüme var ama bu büyüme ülkeye güç katmıyor" açıklamasında bulundu.

TIKLAYIN - Anadilde eğitimden yeni anayasaya, mevcut güvenlik uygulamalarından kayyıma; 'Kürt Meselesi'nin çözümü konusunda Saadet Partisi ne diyor?

Saadet Partisi Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Temel Karamollaoğlu, NTV yayınında Oğuz Haksever'in sorularını yanıtladı. Karamollaoğlu'nun açıklamalarından satır başları;

(Saadet Partisi'nin Kürt raporu) Yok demek sorunun olmadığı anlamına gelmiyor. Onlara söz vermiştik, bu konuyla ilgili görüşlerimizi Diyarbakır'da açıklayacağız demiştik.
Diyarbakır'a her gittiğimde biraz daha fazla ilgi olduğunu fark ettim. 

(Saadet Partisi'nin ekonomik vaatleri) Türkiye'deki kutuplaşmayı en önemli sorunu görüyoruz. Ekonomiden önce adalet reformu ve güçler ayrılığını önemsiyoruz. Dış politikada etkili olmak istiyorsanız ekonominiz iyi durumda olmalı. Sattığınızın aldığınızdan fazla olmalı.

Ülkedeki büyümeyi obezite hastalığına benzetiyorum. Evet bir büyüme var ama bu büyüme ülkeye güç katmıyor. Tam tersine, aynı obezite hastaları gibi ayakta bile duramıyor. Neden, çünkü adeleleri gelişmemiş. Bir icraatta bulunamıyorlar. Biz şu anda milli gelirin içine borcu da katıyoruz. Ekonomi dediğimiz güçlenerek kalkınmak bizim ekonomik kalkınma modelimiz olması gerektiğine inanıyoruz.

Hükümetin en çok övündüğü şey "IMF'ye borcum yok" IMF'ye yok ama başka yerlere var. Bugün Türkiye'nin uyguladığı ekonomi politikaları Kemal Derviş'in getirdiği politikalarla aynı.

(Saadet Partisi'nin seçim vaatleri) Kuvvetler ayrılığının sağlanması lazım. Cemevlerinin statüsü toplu olarak ele alınmalı. Tam seçime giderken şu sıralara af gibi konuların gündeme getirilmesini doğru bulmuyorum. Seçim rüşveti gibi geliyor. 

Eğitim çok fazla tekrar ediliyor. Eğitimin daha verimli yapılmasını düşünüyoruz. Eğitim bina demek değil, eğitim akıllı tahta demek değil, eğitim demek sınav demek değil. 
Makine mühendisi oalcak eli yağa hiç bulaşmamış. staj ciddi bir konu olarak ele alınmalı ve fabrikalardan istenmeli. Vasıfı olmayan insan yetiştiriyoruz. Ellerinde diploma ne yapacaklarını bilmiyorlar. 

(Parlamenter sisteme dönüş vaadi) Meclis'te çoğunluk sağlanırsa hemen ele alınması gereken bir konu. Mutlaka Meclis'te nitelikli bir karar alınacak daha sonra referanduma sunulacak.

Liderlik sultası başkanlık sistemiyle zirveye çıkacak. 
CHP ile yapılan koalisyonda çok iyi işler yapıldı. Geçmişte koalisyonlar başarılı olmuştur.

Türkiye bir hukuk devleti diyebiliyor muyuz? Eğer bir insan hüküm giymemiş ve cumhurbaşkanı adayı olabilecek vasıflara sahipse bu insanın bu süreçte tutuklu olması doğru değil.

Demirtaş aday olabildi mi, oldu. Aday olmasına engel olabildiler mi, olamadılar. Seçilse cumhurbaşkanı olacak mı, olacak. Hükümlüymüş gibi mütaala etmek doğru değil.

(Milli görüş gömleği sizde mi sorusuna) Biz o gömleği hiç çıkarmadık. Birileri yeniden giymeye kalktı ama obezite örneğinden devam edersek, vücut artık o gömleği kaldıramıyor.

Amerika'nın stratejik müttefikliği bu kadar. 

Kimse 500 bin insanı sadece Esad öldürdü diyemez. Karşılıklı yapıldı tüm bunlar.