RTÜK'ün kadına yönelik şiddet konusunda hazırlanan raporları dikkate almadığı ve ceza kesmediği konusundaki iddialar tartışılmaya devam ediyor. RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, CHP RTÜK Üyesi Faruk Bildirici'nin "bir dizide “şiddeti özendiren veya kanıksatan” içerik bulunduğu gerekçesiyle hazırlanan raporun, RTÜK'e yönelik eleştirilerin ardından 5 ay sonra gündeme alındığı" iddiası ile ilgili bir paylaşımda bulundu.
Faruk Bildirici'nin "Şiddet içeren program ve dizilere aylardır sessiz kalmakla suçlanan RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, “kadına yönelik şiddet” konusunda “suçlu”yu çekmecesinde (!) buldu" sözlerine tepki gösteren Şahin, "RTÜK’te hiçbir dosya RTÜK Başkanı’nın çekmecesinde beklemez" dedi ancak yine Bildirici tarafından gündeme getirilen iddialara net bir yanıt vermedi.
Şahin paylaşımında şu ifadeleri kullandı:
"Biz, RTÜK olarak bu yeni seçilen üyemize artık serbest meslek mensubu değil Kamu Kurumu üyesi olduğunu anlatamadık. Kendisini ciddiyete ve asıl işi olan kurum üyeliği yapmaya ve varsa insafa davet ediyorum. RTÜK’ te hiç bir dosya RTÜK Başkanı’nın çekmecesinde beklemez."
Bildirici: RTÜK Başkanı'nın 8 aylık görevi boyunca kadına yönelik şiddet nedeniyle tek bir yaptırım uygulanmadı
CHP RTÜK üyesi Faruk Bildirici, "Şahin’in başkanlığındaki 2019 yılının sekiz aylık döneminde ise kadına yönelik şiddet nedeniyle verilmiş bir tek yaptırım kararı bulunmuyor" sözlerini kaydetti.
"Başkan Şahin, izleme raporlarını gündeme getirmeyerek bazı kanalları korumakla kalmıyor, RTÜK’te keyfi bir yönetim sergiliyor" ifadesini kullanan Bildirici “Sen Anlat Karadeniz” (ATV), “Aşk Ağlatır” (Show TV), “Hercai” (ATV) dizileri hakkında 15 binin üzerinde şikâyet gelmesine rağmen hiçbir işlem yapılmadığını bildirdi. Bildirici kadına yönelik şiddet konusunda "Üç dizi hakkında 15 binin üzerinde şikâyet geldi, işlem yapılmadı" ifadesini kullanmıştı.
Bildirici Twitter'da paylaştığı yazısında şu iddiaları gündeme getirmişti:
Şiddet içeren program ve dizilere aylardır sessiz kalmakla suçlanan RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, “kadına yönelik şiddet” konusunda “suçlu”yu çekmecesinde (!) buldu.
Şahin, uzmanların hazırladığı ve aylardır bekletilen ihlal raporları içinden Fox Tv’de yayınlanan Yasak Elma” dizisiyle ilgili bir raporu seçerek Üst Kurul’un dünkü toplantısına getirdi. Garip olan bu yayının 1 Nisan’da yapılmış, raporun da 19 Nisan’da hazırlanmış olmasıydı. Görüntüyü kurtarmak için seçilip getirilen bu rapor, tam beş aydır bekletilmişti!
Oysa Şahin, yılbaşından beri cinsiyet eşitsizliği ve kadına karşı şiddet içeren dizi ve programlarla ilgili hiçbir ihlal raporunu gündeme getirmiyordu. Emine Bulut cinayetinin ardından toplumdaki tepkilerin yükselmesi üzerine siyasi iktidar sözcülerinin suçlamalarına maruz kalan Şahin’in, beş aydır beklettiği bir raporu gündeme alması, hakkında raporlar düzenlenen diğer kuruluşları kayırdığının ve tarafsızlığını yitirdiğinin yeni bir kanıtıdır.
Elbette bu dizide “toplumsal cinsiyet eşitliğine ters düşen, kadınlara yönelik baskıları teşvik eden ve istismar eden” görüntüler nedeniyle Fox TV’ye yaptırım uygulanması yönünde oy kullandım ve karar oy birliğiyle çıktı.
Diğer raporlar nerede?
Ama Şahin, diğer televizyon kanallarıyla ilgili raporları Üst Kurul gündemine getirmemekte ve kurula bilgi vermemekte ısrar ediyor. Halbuki RTÜK, geçen yıl toplam 1.183 cezalandırma kararı almıştı. Bu kararların 19’u “toplumsal cinsiyet eşitliğine ters”, “kadınlara yönelik baskıları teşvik eden” ve “şiddeti özendiren veya kanıksatan” programlarla ilgiliydi.
Şahin’in başkanlığındaki 2019 yılının sekiz aylık döneminde ise kadına yönelik şiddet nedeniyle verilmiş bir tek yaptırım kararı bulunmuyor. Çünkü bu raporlar, Üst Kurul’dan gizleniyor.
6112 Sayılı Kanunun 36/3 maddesine göre, Üst Kurul Başkanı, hizmet birimlerinden gelen önerilere son şeklini vererek Üst Kurula sunmak ve gündeme alınmayan başvurular hakkında Üst Kurula bilgi vermek zorundadır. Şahin, çeşitli kanallarda cinsiyet eşitsizliği ve kadına karşı şiddet içeren dizi ve programlarla ilgili raporları işleme koymayarak yasaya aykırı davranıyor.
Üç diziye binlerce şikâyet geldi
Başkan Şahin, izleme raporlarını gündeme getirmeyerek bazı kanalları korumakla kalmıyor, RTÜK’te keyfi bir yönetim sergiliyor. Kamuoyu Yayın Araştırmaları ve Ölçme Dairesi Başkanlığı, vatandaş şikayetlerine ilişkin raporları kurul üyelerine günlük raporlarla iletiyordu.
Ama bu raporların üyelere gönderilmesi Şahin’in talimatıyla 23 Ağustos’tan itibaren durduruldu. Çünkü “Sen Anlat Karadeniz” (ATV), “Aşk Ağlatır” (Show TV), “Hercai” (ATV) dizilerinin fragmanlarıyla ilgili olarak vatandaşlardan gelen şikayetler çığ gibi artmıştı. Şahin, bu dizilerle ilgili olarak 15 bini aşan şikayet gelmesine rağmen hiçbir işlem yapmadı, kurul gündemine getirmedi.
Medyada şiddetin önlenmesi hedefi kağıt üstünde
2016-2020 ve 2019-2023 Stratejik planlarında “Görsel-İşitsel yayıncılık alanında şiddet içerikli yayınların önlenmesi ve toplumun bu yayınların zararlı içeriğinden korunmasına yönelik çalışmalar yapılması” hedeflenmesine rağmen, kadın cinayetlerinin bu kadar yayılmasına, dizilerdeki şiddet ile ilgili tepkilerin bu kadar yükselmesine rağmen RTÜK’ün bu konularda gözle görünür bir çalışması bulunmuyor.
Üç yıldır aynı rapor aynı cümleler
Ne acıdır ki, Üst Kurul’un 2016, 2017 ve 2018 yılı faaliyet raporlarının üçünde de şiddetin önlenmesiyle ilgili faaliyetler bölümü birebir aynı, hiçbir değişiklik yok. RTÜK yönetiminin, şiddete karşı faaliyetlere ne kadar gayri ciddi yaklaştığını üç yıl üst üste hep aynı paragrafın, hiç değiştirilmeden tekrarlanmasından daha iyi kanıtı olabilir mi?
Özgecan Aslan sonrasında başlayan proje askıda
2015 yılında Özgecan Aslan adlı genç kızın vahşice öldürülmesi sonrasında da tıpkı bugün Emine Bulut’un öldürülmesi sonrasında olduğu gibi toplumsal duyarlılık harekete geçmişti. O dönemde de yayınlardaki şiddetle ilgili eleştiriler gelmesi üzerine RTÜK, “Televizyon Yayınlarında Şiddetin Ölçülmesi ve Önlenmesi Projesi” başlatmıştı. Ancak bu projenin de akıbeti belirsizdir.
Başkan Şahin’e çağrı
Üst Kurul’un bir an önce siyasi propaganda niteliğindeki zorunlu yayınlar ve kamu spotları ile cinsel güç artırıcı ürün vb. reklamı yapan uydu yayınlarıyla oyalanmayı bırakıp şiddet içerikli dizi ve programlara yönelmesi gerekir. Bütün bu olumsuzlukları aşabilmek, görsel ve işitsel medyada şiddetin önlenmesi için hep birlikte, yapıcı bir tutumla ciddi ve gerçekçi adımlar atabilmek için bütün tv kanallarına karşı tarafsız ve adil davranılması zorunludur.
RTÜK Başkanı Şahin’i şiddet ve kadın cinayetleri konusunda özel gündemli olağanüstü bir toplantı düzenlemeye, 1 Ocak 2019’dan bu yana hazırlanmış olan şiddet, cinsiyet ayrımcılığı ve kadına yönelik şiddet içeren ihlal raporlarını hangi TV kanalı olduğuna bakmaksızın derhal Üst Kurul gündemine getirmeye davet ediyorum.