Ekonomi

IMF heyeti Türkiye’den ayrıldı

Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, IMF heyetiyle yürütülen görüşmelerden, Türk ekonomisinin şoklara karşı dayanıklı olduğu değerlendirmesinin çıktığı

30 Ekim 2008 02:00
Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, IMF heyetiyle yürütülen görüşmelerden, Türk ekonomisinin şoklara karşı dayanıklı olduğu değerlendirmesinin çıktığını söyledi.

Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, IMF heyetiyle yürütülen görüşmelerde, Türk ekonomisinin şoklara karşı dayanıklılığının, bankacılık kesiminin güçlü finansal yapısı, disiplinli kamu maliyesi politikaları, azalan kamu borç yükü, ihracat pazarlarında artan çeşitlilik ve uygulanmakta olan dalgalı kur rejimi sayesinde geçmiş dönemlere göre önemli ölçüde artmış olduğunun değerlendirildiğini söyledi.

Türkiye IMF görüşmeleri G-20’de devam edecek

IMF heyetinin TOKİ ilgisi

Şimşek, yaptığı yazılı açıklamada, Uluslararası Para Fonu (IMF) ile yürütülmekte olan Program Sonrası İzleme (Post Program Monitoring) süreci kapsamında IMF heyetinin 16 Ekim 2008 tarihinde Türkiye'de çalışmalarına başladığını hatırlattı.

Heyetin, İstanbul ve Ankara'da yürütmüş olduğu görüşmeleri tamamlayarak, 29 Ekim 2008 tarihi itibarıyla Türkiye'den ayrıldığını kaydeden Şimşek, heyetle yürütülen görüşmelerde temel olarak son dönemde derinleşen küresel kriz çerçevesinde Türkiye'nin makroekonomik görünümünün ele alındığını bildirdi.

Şimşek, bu kapsamda Türk ekonomisinin şoklara karşı dayanıklılığının, bankacılık kesiminin güçlü finansal yapısı, disiplinli kamu maliyesi politikaları, azalan kamu borç yükü, ihracat pazarlarında artan çeşitlilik ve uygulanmakta olan dalgalı kur rejimi sayesinde geçmiş dönemlere göre önemli ölçüde artmış olduğunun değerlendirildiğini söyledi.

Bakan Şimşek, çalışmalarda ayrıca, mevcut uluslararası finansal koşullar altında kamu maliyesi, para politikası ve yapısal reform uygulamalarının rolü üzerinde de görüş alışverişinde bulunulduğunu ifade etti.

Şimşek, mali disiplinin sürdürülmesi, ihtiyatlı para politikası, etkin likidite yönetimi ve kamu maliyesinde sağlanan iyileşmeleri kalıcı kılacak yapısal reformların, küresel gelişmelerin Türkiye'ye etkilerinin en az seviyede tutulmasında önemli rol oynayacağını da bildirdi.