İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "27 Mayıs'ta masum insanların bir tek günahı vardı, bu ülkeye hizmet etmek." dedi.
Soylu, Bayrampaşa'da esnafı ziyaret etti ve daha sonra Bayrampaşa Trabzonlular Derneğine geçti.
Soylu, burada yaptığı konuşmada, Türkiye'de yaklaşık 10 yıldır üst üste seçim yapıldığını, 23 Haziran'dakiyle 11. seçime gidileceğini anımsattı.
15 Temmuz'dan sonraki seçimlerle milletin sandıktaki iradesinin görüldüğünü ifade eden Soylu, önümüzde 4 yılı Türkiye için bir fırsat dönemi, ülkenin temel hedeflerine ulaşabilmek için gayret sarf edilecek bir dönem olarak gördüklerini anlattı.
Soylu, ATAK helikopterine, akıllı mühimmatlara yatırım yaptıklarını anlatarak, "Zeytindalı harekatına gittiğimizde akıllı mühimmatlarımız bitecek diye ödümüz patladı. Eğer bitseydi Amerika'dan isteyecektik ve bize vermeyecekti. Harekat bitmeden Türk mühendislerimiz yıllarca dışarıdan aldığımız ve parasını döviz olarak ödediğimiz akıllı mühimmatları yaptılar." diye konuştu.
27 Mayıs 1960 darbesinin yıl dönümü olduğunu anımsatan Soylu, şöyle devam etti:
"Meşru seçilen bir hükümetin, bugün aynen nasıl tezahürat yapılıyorsa, aynen nasıl dedikodu yapılıyorsa, aynen aslı astarı olmayan bir çok hikaye üretiliyorsa, aynen o gün de üretildiği için Türkiye darbeye gitti. 27 Mayıs'ta masum insanların bir tek günahı vardı, bu ülkeye hizmet etmek. Barajlar yapmak, köylerle şehirleri buluşturmak. Türkiye'nin etrafındaki coğrafyada bir kardeşlik oluşturmak. Balkan Paktından Bağdat Paktına kadar, Pakistan, Afganistan hattına kadar kurulan bütün ilişkilerin tamamı o dönem içerisinde tekrar canlandırıldı, bir vizyon ortaya konuldu. Bütün bunları o gün de göremeyen, bugün de göremeyen Amerika 1960 darbesini de o gün tesis ettirdi. Onun Türkiye'de 15 Temmuz'da ortakları var mıydı? Vardı. Darbeyi gerçekleştirmeye çalıştılar mı? 1960 darbesi de onun ortakları sayesinde gerçekleştirildi."
O dönemde Adnan Menderes hakkında çok dedikodu üretildiğini ve bunların gazetelere servis edildiğini ifade eden Soylu, şöyle konuştu:
"Sebebi şuydu? Hani bugün birtakım yalanlar duyuyoruz ya, aynı yalanları söyleyenlerin yakınları, fikirdaşları bugün hayatlarına sosyal medyadan ve bulabildikleri köşelerden, buldukları siyasi kürsülerden aynı şekilde devam ediyorlar. Hiç farkları yok. Acımasızdırlar. Rahmetli Özal'ın hanımına iftira atarken de acımasızdılar, rahmetli Demirel'in hanımına iftira atarken de acımasızdılar, rahmetli Erbakan'a iftira atarken de acımasızdılar. Herkese acımasız davrandılar. Onların bir tek derdi vardır. Bu ülkeyi dışarıdaki ortaklarıyla beraber rahat bir şekilde idare etmek ve halkı dışlamak ve ötekileştirmek. Faiz ekonomisini ortaya koymak, onun üzerinden dışarıdaki faizcileri doyurmak ve Türkiye'yi birilerine teslim etmek. Dertleri bu. Eğer güçleri yeterse yarın da bu olacak. Hem 80 darbesi öncesi hem 28 şubat öncesi Türkiye'de devalüasyonlar yapılmış, Türk parası ciddi bir şekilde değer kaybetmiş, ülke fakirleşmiş, aynı zamanda terör, anarşi gibi istikrarı bozucu unsurlarla karşı karşıya kalınmıştı."
İstanbul seçimleri
Süleyman Soylu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerinin yenilenmesine değinerek, "Zarfın içinde hile yok, zarftan çıktıktan sonra hile başlıyor. İtiraz hakkımızı kullandık. Benimle ilgili her gün 3-4 haber çıkarıyorlar. Hepsi yalan. 'Konuşmayalım, söylemeyelim, itibarsız hale gelelim' diye mahalle baskısı oluşturmaya çalışıyorlar. Sadece benimle ilgili değil, bütün herkesle ilgili." değerlendirmesini yaptı.
Soylu, Erdoğan'ın belediyecilik felsefesi sayesinde kentin asıl haline kavuştuğunu ifade ederek, son 25 yıldır İstanbul'da kıyafetinden, düşüncesinden, inancından, etnik kökeninden dolayı kimseye en ufak bir ima dahi edilmediğini, Erdoğan'ın felsefesi sayesinde insanların özgür olduğunu dile getirdi.
Şimdi başka bir felsefenin tekrar İstanbul'u ele almaya çalıştığını anlatan Soylu, "Bir hanım var. Onların felsefesi 'dine, inanca karşı, milleti öcü yerine koyan, milletin hiçbir değerine itibar etmeyen bir felsefeyi ortaya koyacaklar. Bir tarafta Sezai, bir tarafta o hanım, bir tarafta Kılıçdaroğlu. Bunu yapmak için de ellerinden gelen dedikoduyu üretmeye çalışıyorlar." diye konuştu.
Bakan Soylu, terörle mücadele sonucunda, dağlardaki 12-15 bin civarındaki terörist sayısının bugün 600-700'e indiğini belirterek, "15 Nisan'da başlarını sığınaklardan çıkarır çıkarmaz hepsini tepeledik. Kafalarını çıkaramıyorlar, gezemiyorlar." dedi.