Gündem

Hükümet Sözcüsü: Parti kapatmaya da, milletvekilliğinin düşürülmesine de karşıyız

Erdoğan, "HDP'lilerin dokunulmazlığının kaldırılması olumlu olur" demişti

04 Ocak 2016 21:51

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ başta olmak üzere partinin önde gelen isimlerinin milletvekilliğinin düşürüleceği iddialarıyla ilgili olarak "Prensip itibariyle parti kapatmaya da, milletvekili düşürülmesine de karşı olduğumuzu ifade ediyoruz. Biz sorumluluğumuzu yerine getirirken HDP’nin de sorumluluklarını yerine getirmesi en önemli borçtur" dedi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ'ın özyönetime ilişkin  açıklamalarının anayasa suçu olduğunu belirterek, “Dokunulmazlıklarının kaldırılması suretiyle başlayacak süreç, terörle mücadele açısından ülkemizdeki havayı da olumlu yönde etkileyecektir” demişti.

Numan Kurtulmuş, Başbakan Ahmet Davutoğlu başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu toplantısının ardından basın toplantısı düzenledi.

Kurtulmuş'un açıklamaları özetle şöyle:

 

HDP ve dokunulmazlık tartışmaları

 

Türkiye bu tabloyu geçmiş dönemlerde maalesef defaatle yaşadı. Parti kapatmanın siyasete en ufak bir faydası olmadığını gördük. Aynı şekilde dokunulmazlıkların kaldırılmasında çok bir sonuç olmadığına şahitlik ettik.

HDP’ye dostça tavsiyemiz şudur; terörün sona erdirilmesi, tüm vatandaşlarımızın eşit olması için en büyük sorumluluk HDP’ye düşüyor. Demokrasinin yöntemlerini kullanması, öncelikle barışı getirirler mi diye oy veren kitlenin taleplerini göz önünde bulundurmaları gerekiyor. Kimse HDP’ye terörü desteklesin diye oy vermedi.

Dolayısıyla öncelikli olarak büyük sorumluluk HDP’ye düşüyor. Zaten parlamentodalar, hangi fikri demokratik yollarla dile getireceklerse buyursunlar getirsinler. Parlamento, demokrasi dışı yollarla Türkiye’nin parçalanma sürecine girmesini sağlayacak sözlerden, eylemlerden kaçınmalıdırlar. Tavsiye olarak sürekli dile getiriyoruz, umarım faydalanırlar. Türkiye hiçbir zaman antidemokratik ortamlarda ne ekonomik olarak,  ne sosyal olarak ileri gitmedi. Ne zaman ki hukuki ve siyasi anlamda demokrasi adımları attı, herkes bu sürece katkı sağladı, o zaman Türkiye gelişti.

HDP kendine oy veren insanların hakkını hukukunu koruyacaksa demokratik teamüllere uyarak katkı sunmalılar. Aksi takdirde hendek siyasetinin yanında durarak, destek vererek, ortaya koyan illegal unsurları meşru hale getirmeye çalışarak Türkiye’de siyaset yapılamaz. Prensip itibariyle parti kapatmaya da, milletvekili düşürülmesine de karşı olduğumuzu ifade ediyoruz. Biz sorumluluğumuzu yerine getirirken HDP’nin de sorumluluklarını yerine getirmesi en önemli borçtur.

 

Suudi Arabistan - İran gerginliği

 

Suudi Arabistan ve İran arasında yaşanmakta olan ve maalesef Orta Doğu'da var olan gerilimlere çok ilave ve sert bir gerilim şeklinde gireceği belli olan bu gerilimden her iki ülkenin biran evvel çıkmasını isteriz. Bölge zaten barut fıçısı halinde. Bu bölgenin daha büyük gerilimleri kaldıracak takati kalmamıştır. Her iki ülkeyle de dost olan bir ülke olarak söyleyeceğimiz şu; her iki taraf da teenni içinde hareket etmek durumundadır. Suudi Arabistan ve İran'ın birbirilerine karşı hasmane tutum içerinde hareket etmesi her iki ülkeye de zarar verir, bölgeye zarar verir

 

Bölgedeki çatışmalarda sivil ölümleri iddiaları

 

Terörle mücadele içerisinde maksadını aşan bazı olaylar olabilir. Kamuoyuna şunu söylüyoruz; herkes rahat olsun. Herhangi bir yanlışlık yapıldıysa, soruşturma yapılır. Herkesten de hesap sorulur. Geçmiş terörle mücadele ortamında, bir terörist cesedinin yerde sürüklenmesi olayına karışan dört emniyet mensubunun açığa alındığını biliyorsunuz. Terörle mücadele başka bir şeydir, sivillere zarar verme başka bir şeydir, hatta ve hatta öldürülen bir teröristin cesedine saygı çerçevesinde davranmak başka bir şeydir.

 

Çatışmalardan etkilenenlere maddi yardım 

 

Terörden mağdur olan vatandaşlarımızla ilgili daha evvel yaptığımız açıklamaları yakınen takip ediyoruz. Mülki İdare Amirliği çalışma yürütüyor. Gerekirse ilave tedbirleri alırız. Çalışmalar sürdürülüyor.

 

Reformlar

 

Bu çerçevede bugün Bakanlar Kurulumuza gelen konu, Kişisel Verilerin Korunmasıyla İlgili Kanun tasarısıdır" dedi.

Eski dönemlerde yaşadığımız ve sürekli tartıştığımız o fişleme endişeleri ve fişlemeyle ilgili tartışmalar bütünüyle rafa kalkacak ve insanlarla ilgili kişisel veriler, yasal olarak bir kurum tarafından izlenecektir.

 

Merkez Bankası'nın Bakanlar Kurulu sunumu

 

Bakanlar Kurulu üyelerimiz hem enflasyonla ilgili alanda, hem para politikalarıyla ilgili alanda, hem faizle ilgili alanda görüşlerini dile getirmiş, Merkez Bankası yetkilileri de bunları not etmiştir. Bildiğiniz gibi Merkez Bankası, araçsal anlamda bağımsız bir kuruluştur. Ancak Merkez Bankasının makro ekonomik dengeleri oturturken, enflasyon mücadelesini yaparken yani fiyat istikrarını sağlarken, Türkiye'nin büyüme hedeflerini ortaya koyarken, Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin ortaya koymuş olduğu genel perspektiften tamamen bağımsız hareket etmesi düşünülemez. Dolayısıyla ortada bir siyasi perspektif vardır.


Parlamentodan güvenoyu almış olan hükümetin bir reform paketi vardır. Bu reform paketinin içerisinde çok önemli ana değişiklik de şudur; Türkiye, şimdiye kadar daha çok makro istikrarı sağlayacak politikalar üzerine odaklanmış bir Merkez Bankası politikası uyguluyordu. Şimdi ise nitelikli büyümeyi esas alan bir hükümet programı söz konusudur. Dolayısıyla bununla ilgili olarak bizler de Bakanlar Kurulu üyeleri olarak görüşlerimizi paylaştık. Hükümetin ortaya koyduğu reform planı ortadadır. Buna göre, Merkez Bankası da kendi görüşlerini anlatma ve kendi görüşlerini bir yerde kontrol etme imkanını buldu.

Merkez Bankası deyince faiz meselesi anlaşılıyor. Hayır değil. Merkez Bankasının birçok alanda onlarca uygulaması var. Bunları bir bütün olarak görmek lazım. Ekonomi yönetimindeki yeni faz değişikliğine bağlı olarak, yani sadece makro istikrarı esas alan ekonomi yönetiminde, Türkiye'de nitelikli büyümeyi esas alan bir anlayışa dönüşte tabii ki Merkez Bankası da üzerine düşen ayarlamaları yapacaktır.

 

Bütçe tartışmaları

 

İşler rotasında ilerliyor. İnşallah ocak ayı içerisinde bütçeyi Meclis'ten geçirmiş olacağız. Hatta ocak ayının tamamen sonuna da kalmadan biteceğini ümit ediyoruz.