MHP ile AKP milletvekillerinin birlikte çalışarak hazırladığı ve partili cumhurbaşkanlığı sistemini öngören anayasa değişikliği teklifinde referandum sürecine girildi. 16 Nisan'da yapılacak referandum ile birlikte tartışmaya açılan konulardan biri de "sandık güvenliği" oldu.
"Hayır oylarına sahip çıkmak" ve "sandık güvenliğini sağlamak" amaçlarıyla kurulan "Hayır ve Ötesi" üyelerinden psikolog Melis Akyürek, inisiyatifin amaçlarını şöyle anlattı:
"Hayır ve Ötesi, 16 Nisan’da yapılacak anayasa değişikliği referandumunda 'hayır' oylarına sahip çıkmak, sandık güvenliğini sağlamak, oyları koruyabilmek amacıyla kurulmuş bir yurttaş inisiyatifidir"
"Bu süreç zarfında böyle bir oluşum olmayacağını, olanların da bu süreçte tarafsız kalacağını öğrendik. Bir fikir birliği etrafında buluşup, buna ihtiyaç duyulduğunun farkına vardığımız anda, 'Böyle bir şey olmalı, özellikle OHAL sürecinde ve anayasa değişikliğine gidilirken… Böyle kritik bir dönemde, baskıların arttığı bir dönemde meydanı kesinlikle boş bırakmamalıyız' diyerek yola çıktık"
Akyürek'in "Evet oylarının manipüle edilmesi durumunda ne yapacaksınız" sorusuna verdiği yanıt ise, "Biz kendi yolumuza bakacağız bu süreçte. Biz bir tarafız sonuç itibariyle. Diğer çalışmalardan da en büyük farkımız bu. 'Tarafsızız ve tüm oyları koruyoruz' diyemeyiz. Adaletsiz bir durumla karşılaşırsak elbette müdahale ederiz, ancak dediğim gibi, öyle bir durumla karşılacağımızı sanmıyorum. İşimize bakacağız" oldu.
Melis Akyürek'in "Hayır ve Ötesi" inisiyatifi hakkında T24'ün sorularına verdiği yanıtlar şöyle:
'Hayır ve Ötesi'ni bize tanıtabilir misiniz? Oy ve ötesi ile ilişkileriniz neler?
İnsanlar çok karıştırıyorlar ama şöyle bir açıklık getirelim; Hayır ve Ötesi, 16 Nisan’da yapılacak anayasa değişikliği referandumunda “hayır” oylarına sahip çıkmak, sandık güvenliğini sağlamak, oyları koruyabilmek amacıyla kurulmuş bir yurttaş inisiyatifidir. Haziran hareketinin desteklediği bir oluşumdur. Gönüllülerden oluşmaktadır tamamı. Aramızda hukukçular, akademisyenler, yazılımcılar, sosyal medya uzmanları bulunuyor. Birçok alandan insanın buluştuğu, işçisinden beyaz yakalısına birçok kişinin bir araya geldiği bir yer açıkçası. “Hayır oylarını nasıl koruyabiliriz”, “Sandık güvenliğini nasıl sağlarız", özellikle OHAL döneminde yaptırılmak istenen bu referandum sürecinde, diyerek yola çıkan bir oluşum diyelim.
İnisiyatifin herhangi bir parti ya da yapıyla ilişkisi var mı?
"Herhangi bir siyasi parti ya da yapıyla organik bir ilişkimiz yok. Bağımsız yurttaş inisiyatifi olarak yola çıktık. Ama tabii pek çok aydından, sanatçıdan, akademisyenden ve Haziran Hareketi'nden destek görüyoruz.
Böyle bir oluşuma neden ihtiyaç duydunuz, nasıl bir araya geldiniz?
Bu süreç zarfında böyle bir oluşum olmayacağını, olanların da bu süreçte tarafsız kalacağını öğrendik. Bir fikir birliği etrafında buluşup, buna ihtiyaç duyulduğunun farkına vardığımız anda, “Böyle bir şey olmalı, özellikle OHAL sürecinde ve anayasa değişikliğine gidilirken… Böyle kritik bir dönemde, baskıların arttığı bir dönemde meydanı kesinlikle boş bırakmamalıyız” diyerek yola çıktık. Tabii ki Haziran Hareketi'nin içinde olan insanların fikir birliğine vardığı bir durumdur. Ancak alanı çok büyüdü, “Oyuma, sandığıma sahip çıkmak istiyorum" ve bu süreç boyunca, yani 16 Nisan’a kadar devam edecek süreç boyunca “Hayır oylarını örgütleyeceğim” diyen herkese kapımız açık.
Kaç bin kişiye ulaşmayı hedefliyorsunuz, bu hedefinize ne kadar yaklaştınız?
Hedefimiz İstanbul'da en az 30 bin insana ulaşabilmek. Diğer illerde de elimizden geleni yapacağız. Gönül ister ki, hiçbir sandığı boş bırakmayalım ve elimizden geldiğince “Hayır ve Ötesi” gönüllüleriyle buluşalım.
Bölge bölge ayırdık ve herkesin bölgesi şu anda ilçe bazında belirlenmiş durumda. Onun için henüz büyük resimde kaç kişi oldu bilemiyorum. İstanbul çapında sandıkları yarı yarıya doldurduk diyebilirim. Her gün çalışmalarımız devam ediyor, sürekli bir geliş var. O arkadaşlarla birlikte, dayanışma ile, tam bir Gezi ruhu ile çalışmalarımızı yürüteceğiz.
Sizinle beraber bir de partilerin görevlendirdikleri kişiler olacak… Olası bir gerilimde, ilişkileri nasıl dengeleyeceksiniz?
Bizi sandık çevresinden uzaklaştırmak gibi bir şansları yok. Her yurttaş kendi sandığını korumak, gözlemlemek hakkına sahiptir. Elbette geçmiş zamanlarda gerilimler oldu, olacaktır. Ama dediğim gibi biz Gezi ruhuyla hareket ediyoruz. Engelleme girişimi durumu olursa da onların diliyle karşılık vermeyi düşünmüyoruz açıkçası. O şiddet dilini, o baskı dilini doğru bulmuyoruz. Hayır’ın tamamı aslında bunu içeriyor biraz da. Hayır demek dostluk, kardeşlik demek. Dolayısıyla biz bu ruh haliyle sandıkların başına gideceğiz. Her okulda hukukçu arkadaşlarımız olacak.
“Hayır oylarına sahip çıkacağız” diyerek yola başladınız. Ki zaten inisiyatifin adı da “Hayır ve Ötesi”. Diyelim ki “Evet oyları manipüle edildi ve siz de bunu fark ettiniz”. Böyle bir durum karşısında sizin tavrınız ne olacak?
Böyle bir durumla karşılaşacağımızı hiç düşünmüyoruz açıkçası. Tam tersinin oranı daha yüksek ve buna hazırlık yapıyoruz açıkçası. Böyle bir baskı mekanizması hiçbir zaman “hayır” görüşündeki insanlar tarafından diğer insanlara uygulanmadı. ‘Evet’in manipüle edilmesi durumunda ‘Hayır’cıların baskın olması gerek. Hayır oylarının manipüle edilmeyeceğine dair elimizde güvence yok. Dolayısıyla güvence biziz. Hukukçuların, avukatların içeri alındığı bir yerde buna ihtiyacı olan biziz. Onların böyle bir şeye ihtiyacı yok, onlar tüm aygıtlarıyla üstümüze gelmekteler. Dolayısıyla biz kendi yolumuza bakacağız bu süreçte. Biz bir tarafız sonuç itibariyle. Diğer çalışmalardan da en büyük farkımız bu. “Tarafsızız ve oyları koruyoruz” diyemeyiz. Adaletsiz bir durumla karşılaşırsak elbette müdahale ederiz, ancak dediğim gibi, öyle bir durumla karşılacağımızı sanmıyorum. İşimize bakacağız.
Müşahit olmak için ne yapmak gerekiyor peki? Başvuru nasıl yapılacak, süreç nasıl işleyecek…
Hayirveotesi.org isimli bir internet sitemiz var. O site aracılığıyla bize kayıt olabilirsiniz. Kayıt bilgileriniz havuzumuza düşmekte ve o sistemde koordinasyonu aktartılmakta. O bilgiler aracılığıyla aranıyorsunuz. Arandığınızdan itibaren bir okula yerleştirilmiş bulunmaktasınız. Hukuk birimlerimizle, görevlilerimizle birçok yerde eğitim toplantıları yapılacak. Haklarımız neler, ne yapacağız hukuki alanlarda neler yapacağız? Bunları konuşuyor. Bir ağ oluşturacağız bu şekilde. Her alanda, Hayır ve Ötesi gönüllüleri bir ağ oluşturacak. Oy kullandığımız sandığa sahip çıkmak, mükerrer oy kullanılmasına engel olabilmek, bu tip durumlarda nerelere başvurulacağını öğrenmek ve ilçe seçim kuruluna gidene kadar çuvallara sahip çıkmak gerektiği konularında bilgi vereceğiz. Tüm eğitimler birkaç kez verilecek. Bir eğitimi kaçıran, diğer eğitime katılabilecek.
Peki, “Hayır” propagandası yürüten partilerin görevlileriyle iletişim halinde misiniz?
Sonuçta “Hayır", “hayır"dır. Orada CHP’nin veya HDP’nin ‘hayır’cısının, yani temsilcisinin bulunuyor olması, onlarla iletişim halinde olmamız demektir.
Bütün ‘hayır’ diyen çevremizin, etrafımızın, sandığıma sahip çıkmak istiyorum diyen herkesi Hayır ve Ötesi gönüllüsü olmaya çalışıyoruz. Telefonlarımız var sitede, oradan da bize ulaşabilirler. 7/24 açık aslında telefonlarımız. Mail atabilirler. Bize diledikleri yerden oluşabilir. Gezi ruhu gibi, elden ele büyütmemiz gereken bir dayanışma ruhu var. Hepsini bekliyoruz açıkçası.
İnisiyatife katılım oranları açısından, kadınların durumu nasıl?
Kadın arkadaşlarımızın oranı oldukça fazla. Çeşitli meslek gruplarından bizi arıyorlar, bizimle birlikte olmak istediklerini söylüyorlar. Kimileri sandık başkanı olmuş, bunun haberini vermek için bile arıyorlar. Çok keyifli açıkçası sesimize ses vermeleri.
Peki üniversite öğrencileri, katılım var mı, ne düşünüyorlar? Sandık müşahitliğine bakış açıları ne?
Kimi “İlk defa oy kullanıyorum, ne yapacağım” diyor. Okuldan dolayı İstanbul’a gelmişler, ilk telefonlar öyleydi “Ne yapayım, yerimde mi kullanayım, ikameti buraya mı aldırayım, orada mı kullanayım” diye, şimdi de artık görev almak için arıyorlar. Gençlerin dinamik halleri çok güzel tabii. “Bu sandık benim, burayı merak etmeyin”, “Bu sandığı ben dolduracağım”, “Burayı ben alırım” diyorlar. Bunları duymak çok güzel, yalnız olmadığımızı biliyoruz ama bunları duymak çok keyifli. Güzel bir ağ oluşturuyoruz açıkçası.