Gündem

Hasan Cemal: Silahlar sussun, siyaset konuşsun

Hasan Cemal, The Economist dergisinin Başbakan Tayyip Erdoğan ve Türkiye ilgili değerlendirmesini köşesine taşıdı.

28 Eylül 2011 03:00
T24 - Hasan Cemal, The Economist dergisinin Başbakan Tayyip Erdoğan ve Türkiye ilgili değerlendirmesini köşesine taşıdı.

Cemal'in Milliyet gazetesinde yayımlanan bugünkü (28 Eylül 2011) yazısı şöyle:

The Economist dergisi son sayısındaki Erdoğan ve Türkiye değerlendirmesinde diyor ki:
“Son aylarda Batılı ve Arap yorumcular, Arap demokrasileri için bir model olarak Türkiye’yi öne çıkarıyorlar.”

Diyor ki:

“Laik demokrasisi, hızla büyüyen ekonomisi ve uluslararası alanda artan gücüyle Türkiye, dünyanın her köşesindeki Müslümanlar için esin kaynağı haline gelmiş durumda.”

Diyor ki:

“Erdoğan ve lideri olduğu muhafazakâr Ak Parti bundan dolayı takdiri hak ediyor olabilir.”
Buraya kadar iyi, güzel.

Ama bundan sonra soru işaretleri başlıyor ve değerlendirme eleştirel havaya bürünüyor: “PKK’nın son kanlı saldırıları, Erdoğan’ın Kürt sorununa dönük gittikçe şahinleşen tutumunun hükümetin bugüne kadarki başarılarını heba edebileceğini gösteriyor.”

Değerlendirme, bu noktayı vurguladıktan sonra şöyle devam ediyor:

“Ak Parti’nin üst üste üçüncü kez kazandığı seçimlerden sonra PKK ile bağlantılı şiddet nedeniyle 100’den fazla insan yaşamını yitirdi. Hükümet buna Kuzey Irak’ta bulunan PKK üslerine yönelik hava saldırılarıyla karşılık verdi. Fakat bu hava saldırıları herhangi bir değişikliğe yol açmadı.”

The Economist, Başbakan Erdoğan’ın 2003 sonrası attığı olumlu adımlara da işaret ediyor:

“Erdoğan 2003’ten itibaren Türkiye’nin Kürtlere yönelik baskı politikalarını tersine çevirmeye girişti. Kürtçe üzerindeki kısıtlamaları hafifletti. Ordunun nüfuzunu geriletti. Öcalan’la, Avrupa ve Irak’ta yaşayan üst düzeydeki Kürt militanlarıyla gizli görüşmeler yapılmasına onay verdi.”

Ve Economist ekliyor:

“2009’da, Türkiye’nin şimdiki MİT Başkanı olan kişiyle bazı PKK yetkilileri arasında yapılan görüşmelerin geçenlerde sızdırılan kayıtları, Erdoğan’ın barışa ne kadar yaklaştığını gösteriyor.”
Sonra da eleştiri faslı:

“Bugün gelinen noktada ise Erdoğan, bu yoldan tam ters yöne sapmış gibi gözüküyor. Türk ordusunun yakın zamanda Kuzey Irak’a girebileceği söylentileri var. Son haftalarda yüzlerce Kürt eylemci, PKK ile bağlantıda oldukları iddiasıyla tutuklandı. Daha önce aralarında 6 milletvekilinin de bulunduğu 3 bin kişi, çoğunlukla yetersiz kanıtlara dayanılarak içeri atılmıştı. Temmuz ayından beri de Öcalan’ın avukatlarıyla görüşmesine izin verilmiyor.”

Ve The Economist değerlendirmesini şu çarpıcı cümleyle noktalamış:

“Kürtlerle barış, Türkiye’de demokrasinin sağlam ayaklar üzerine basmasının garantisi olacaktır.”

Evet, inadına barış!

Bu sesi Ankara da, Kandil de, İmralı da duymak zorunda.

Barış namlunun ucunda değil.

Silahlar sussun, siyaset konuşsun!