T24 - Agos gazetesi eski Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürüldüğü sırada olay yerinde telefonla görüşen kişinin tespiti skandala dönüştü. Mahkemenin bilgi istediği TİB, ‘O bölgede hiç görüşme yok” dedi. Ancak Turkcell ve Vodafone’dan sonra Avea da ‘Bize soran olmadı” diye açıklama yaptı.
Hrant Dink cinayetinin işlendiği güne ait kamera kayıtlarında cep telefonuyla konuşan şüpheli kişileri tespit etmek için mahkemenin talep ettiği iletişim bilgilerine “Baz istasyonu ve kayıt bulunamadı” şeklinde yanıtlar veren TİB (Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı), GSM şirketlerinin açıklamaları karşısında zor durumda kaldı. TİB’in cinayet gününe ait kamera kayıtlarında cep telefonuyla konuşan şüpheli kişileri tespit etmek için, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi kanalıyla talep edilen iletişim bilgilerine “baz istasyonu ve kayıt bulunamadı” şeklinde yanıtlar vermesinin ardından konu GSM şirketlerine de soruldu.
TİB’in yanıtında “Söz konusu bölgede baz istasyonu bulunmadığı” iddia edilen Vodafone, Şişli bölgesinde baz istasyonunun olmadığı iddialarının gerçeği yansıtmadığını belirtti. Vodafone’nun, Agos gazetesine gönderdiği açıklamada şöyle denildi:
“Şirketimiz şehir merkezi sayılan Şişli ’de tam olarak kapsamayı sağlayacak yeterli sayıda baz istasyonuna sahip olup, söz konusu alan ise şirketimizin tamamen kapsama alanı içerisindedir. TİB ’den konuyla ilgili olarak şirketimize ulaşan herhangi bir talep bulunmamaktadır.” Turkcell de TİB’in kendilerinden bilgi istemediğini duyurdu.
‘Bilgi-döküm isteyen olmadı’
Son olarak Avea da konuya ilişkin sorular üzerine şu açıklamayı yaptı: “Değerli gazeteci merhum Hrant Dink ile ilgili olarak bizlerden; olay günü GSM operatörleri üzerinden gerçekleşen görüşmelere dair herhangi bir bilgi/döküm talebi olmamıştır. 2006 yılında çıkan kanun gereği bu tür bilge ve talepler hususunda tek yetkili merciin TİB olarak belirlenmiş olmasıdır. Bildiğiniz üzere söz konusu vahim vaka 2006 yılı sonrasında vuku bulduğu için mahkemelerin bu tür talepleri yönlendirilmiş olup, asıl bilgi ve soruşturma TİB kanalı ile yürütülmektedir.”
Mahkeme bilgileri yine istedi
İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi, dün evrak üzerinde yaptığı değerlendirmede oybirliğiyle TİB’den istenilen belgelerin özel hayatın gizliliğini ihlal kapsamında olmadığına karar verdi ve belgelerin gönderilmesi gerektiği belirtildi. Bu aşamada TİB’in göndereceği bilgi merak konusu. n Damla Güler
TİB’i zorlayan kritik bilgi
Dink cinayeti davasına bakan İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’ne dilekçe veren Dink ailesinin avukatları, cinayet günü olay yeri fotoğraflarının ve cinayet öncesi ile cinayet sırasındaki kayıtlar incelendiğinde, aynı kişinin iki ayrı görüntüde telefonla görüştüğünün anlaşıldığını bildirmişti. Dilekçede, şu ifadeler kullanılmıştı: “Cinayet günü tespit edilen ve dosyada mevcut güvenlik kamera kayıtlarına takılan şüpheli kişinin 14.53’te Akbank önünde ve 11.16’da Saray Kumaşçılık önünde olmak üzere iki noktadan cep telefonu ile konuştuğu tespit edilmiştir. Bu şahsın kimliğinin tespit edilebilmesi için iki aşamalı talep oluşturulmuş ve birinci aşamada şüpheli kişinin konuştuğu iki noktanın Turkcell, Vodafone ve Avea için baz istasyonu bilgilerinin tespit edilmesi, ikinci aşamada ise elde edilen baz istasyonlarından 19 Ocak 2007 günü saat 11.10 ila 11.25 saatleri ve 14.45-15.00 zaman aralarında yapılan tüm görüşmelerin listesinin ve listedeki telefon numaralarının kimlere ait olduğunun tespiti talep edilmiştir.”
Aile suç duyurusunda bulunacak
Bu yanıtlardan sonra dava dosyasına giren ve cinayetin işlendiği gün hiçbir GSM şirketinden görüşme yapılmadığına ilişkin TİB’in gönderdiği bilgiler de tartışmalı hale geldi. Dink ailesinin avukatı Fethiye Çetin, TİB’in hukuka aykırı davrandığını belirterek “Dava açıldıktan sonra mahkeme her türlü delili araştırma yetkisine sahiptir. Bu konuda mahkemenin verdiği karara itiraz etme hakkı yoktur. TİB ise yasaya aykırı olarak bu karara itiraz ediyor. Öte yandan TİB’in şu aşamaya dek, gönderdiği herhangi bir yazı bizim talebimiz karşılamış değil. Tüm bu sebeplerle biz 9. Ağır Ceza’nın kararının ardından mahkemeye tekrar talep edilmesi ve bu kişiler hakkında suç duyurunda bulunulmasını isteyeceğiz” dedi.