ITI-UNESCO Türkiye Merkezi Başkanlığını da yapan gazeteci yazar Refik Erduran 88 yaşında hayatını kaybetti.
Erduran kimdir?
Kökleri Karamanoğulları Beyliği'ne dayanan bir aileden gelir. Dedesi, ağır ceza reisi Ahmet Erduran, babası asker ve avukat Hüsamettin Ahmet Bey'dir. Annesi ise Türkiye’de ilk resimli dergiyi çıkaran Maarifçi Mustafa Refik Bey’in kızı Refika Hanım'dır. Çiftin ikinci çocuğu olan Refik Erduran, 13 Şubat 1928'de İstanbul'da dünyaya geldi.
Çocukluğunu Salacak (Üsküdar)'ta bir yalıda dadıların gözetiminde geçirdi. İlköğrenimini Nilüfer Hatun İlkokulu ( o zamanki adıyla 15. İlkokul)'da tamamladıktan sonra öğrenimine Robert Kolej'de devam etti. İlk oyununu Robert Kolej'de iken yazdı ve oyun 1948 yılında okulun tiyatrosunda "Kahraman" adıyla sahnelendi.
Erduran, Robert Kolej’den lisans derecesini aldıktan sonra 1947 yılında Tiyatro Tarihi ve Dram Bölümü'nde yüksek lisans eğitimi için Cornell Üniversitesi'ne gitti. Hayranı olduğu Nazım Hikmet'in cezaevinde hastalandığını ve durumunun kötüleştiğini öğrenince onunla tanışma arzusundan ötürü 1949 yılında Türkiye'ye döndü
Nazım Hikmet'in kaçırılması
Refik Erduran, Türkiye'ye döndükten sonra Nazım Hikmet'i hapisten kaçırma planları yaptı ancak buna gerek kalmadı çünkü 28 yıllık mahkumiyet kararı ile hapse girmiş olan ve 13 yıldır hapis yatan Nazım Hikmet'in geri kalan cezası, şairin af yasası kapsamına alınması için yürütülen büyük kampanyanın ve yaptığı açlık grevinin ardından affedildi ve şair 15 Temmuz 1950 günü özgür bırakıldı. Ne var ki Nazım Hikmet, 1951 yılında askere çağrılmış ve askerde öldürülme tehlikesi ortaya çıkmıştı. Bu dönemde şairin baba bir anne ayrı kızkardeşi Melda Hanım ile nişanlanan Erduran, artık akrabalık ilişkisi de olan Nazım'ı yurtdışına kaçırma fikrini öne sürdü ve kendisinin kullandığı bir sürat motoruyla Nazım'ın İstanbul Boğazı'ndan Karadeniz'e geçmesine, Karadeniz'de seyreden Romanya bandıralı bir gemiye binerek Türkiye'den ayrılmasına yardımcı oldu. Erduran'ın bu olayda oynadığı rol, uzun süre sır olarak saklandı. Olayla ilgili suç dosyası "kaçıranı meçhul" olarak kapandı. Nazım Hikmet, 1961 yılında yazdığı Otobiyografi adlı şiirde kaçışından -Refik Erduran'dan adını anmadan- şu dizeyle bahsetmiştir :"951`de bir denizde genç bir arkadaşla yürüdüm ölümün üstüne"
Kore savaşı
Erduran, askerliğini Kore Savaşı sırasında Türk Tugayı’nda yedek subay olarak yaptı. Savaşta tercümanlık yapan Erduran, Türk tugayına gönüllü olarak katılmıştı.
Yayımcılık hayatı
Kore Savaşı'ndan döndükten sonra asker arkadaşı Ertem Eğilmez ve devrin tanınmış gazetecisi Kemal Salih Sel'in oğlu Haldun Sel ile 1953 yılında Çağlayan Yayınevi'ni kurdu. Cep kitabı boyutlarında plastik kapaklı kitaplarla yayın piyasasında önemli bir başarı elde etti. Refik Halit Karay, Aka Gündüz, Peride Celal gibi devrin önemli yazarlarının kitaplarının yayımladı. Cumhuriyet Gazetesi'nde tefrika edilen İnce Memed romanını ilk yayımlayan yayınevi oldu (1955). Erotik romanlara, bilimkurgu kitaplara kitap yelpazesinde önemli bir yer verdi. Yayınevi kitaplarını göreceli olarak ucuz fiyatla ve ilk defa gazete bayilerinde satışa sundu. Refik Erduran'ın yazdığı Yağmur Duası adlı kitap da Çağlayan Yayınevi tarafından basıldı ve çok-satanlar arasına girdi.
Erduran, 1954-1955yılları arasında TEF adlı haftalık mizah dergisini yönetti. Dergi, 1955'te kapandı (1960 yılında Ertem Eğilmez yönetiminde tekrar yayımlanmaya başlamıştır). Erduran, zamanla yayımcılık işlerini Ertem Eğilmez'e bırakıp asıl ilgi alanı olan tiyatroya yöneldi.
Oyun yazarlığı
Refik Erduran, Muhsin Ertuğrul'un isteği üzerine, oyun yazarlığı dersleri vermesi için Ankara Üniversitesi'ne davet edilen Amerikalı yönetmen Kenneth Mcgowan'a birkaç ay süreyle asistanlık yaptı[2]. Bu kurslardan Aziz Nesin gibi değerli oyun yazarları faydalandılar.
Bu deneyimden sonra ilk profesyonel tiyatro oyunu Deli’yi 1957 yılında yazdı. Oyun, İstanbul Şehir Tiyatroları'nda oynandı ve bunu ardı ardına yazdığı diğer oyunları takip etti. Daha çok güldürü ve vodvil türünde oyunlar yazdı. Bir Kilo Namus (1958) ve Cengiz Han'ın Bisikleti (1959) adlı oyunlarıyla ün yaptı.
Devlet Tiyatroları, İstanbul şehir Tiyatroları, Sururi-Cezzar Tiyatrosu, Ulvi Uraz Tiyatrosu, Dormen Tiyatrosu, Ali Poyrazoğlu Tiyatrosu, Kent Oyuncuları, Yunus Emre Tiyatrosu, Tiyatro İstanbul, Yeditepe Oyuncuları, yerli ve yabancı başka topluluklar tarafından otuzdan fazla oyunu sahnelendi.
Yurt içinde ve dışında sinema, televizyon senaryoları yazdı. Atatürk'ün toplumu yeniden yapılandırmada kırdığı sürat rekorunu anlatan Metamorfoz(Başkalaşım) adlı senaryosu TRT tarafından 1992'de filme çekildi. Tiyatro oyunu yazarlığı alanlarında yerli ve yabancı ödüller aldı.
Gazeteciliği
1965 yılında Abdi İpekçi'nin teklifi üzerine Milliyet Gazetesi'nde başladığı köşe yazarlığını 1981 yılına kadar aynı gazetede sürdürdü. Daha sonra Güneş ve Meydan gazetelerinde gazeteciliğe devam etti. 1985 yılında Gazeteciler Cemiyeti'nin En başarılı Köşe Yazarı Ödülü'nü aldı.
1968'de Uluslararası Yazarlar Atölyesi'nin daveti üzerine ABD'ye giden Erduran, bir yıl boyunca Iowa Üniversitesi'nde Yazarlar Atölyesi'ne katıldı ve sonra Kaliforniya'ya yerleşti. Gazeteciliğini Milliyet’in Batı Amerika Haber Bürosu Şefi olarak devam ettirdi. 1982'de İstanbul'a döndüğünde köşe yazarlığını bıraktı. Gazeteciliği, önemli gördüğü konularda yazılar yazarak sürdürdü.
Televizyonculuğu
Erduran bir film şirketi kurarak çeşitli tv dizileri yönetti. En bilineni : Önce Canan adlı dizidir. 1990'larda çeşitli TV programlarında yapımcılık, sunuculuk üstlendi.
Bosna Savaşı
Erduran, Sırp faşistlerine karşı sembolik direniş göstermek amacıyla 1995 yılında Bosna’ya giderek Kara Kuğular adlı seçkin birliğe katıldı, gördükleri Milliyet’te dizi olarak yayımlandı. Ardından Bosnalı Samuraylar başlığıyla kitaplaştırıldı.
Romancılığı
Refik Erduran, ilk romanı Yağmur Duası adlı eserdir. Bu roman, 1954 yılında yayımlandığında 9 günde 50bin satışla bir rekor kırdı. İkinci romanı Er Oyunu, Milliyet Gazetesi'nde dizi olarak yayımlanmaya başladı ancak birinci bölümden sonra 12 Eylül Darbesi nedeniyle dizi yarım kaldı. Erduran, 2003-2005'te yayımladığı romanlarla yazarlığa devam etti. Domuz, Neşe'nin Şarkıları, Er Oyunu, Kavşak adlı dört romanı yayımladı. Ayrıca Sabiha Sertel'i anlattığı Sabiha adlı öykü kitabını; İblisler, Azizler, Kadınlar adlı anı kitabını yayımladı.
Yazdığı bazı oyunlar
Açıl Kafam Açıl : İstanbul Devlet Tiyatrosu - 2012
El Ele : Ankara Devlet Tiyatrosu - 2006
Bahçemdeki Ayı : Ankara Devlet Tiyatrosu - 2004
Yemenimin Uçları : İstanbul Devlet Tiyatrosu - 1998
Halay (oyun) : İstanbul Şehir Tiyatrosu - 1997
Sehae Vakti : Tiyatro İstanbul - 1997
Eşek Dağın Sevdalısı : Kent Oyuncuları - 1996
Ramiz ile Jülide : Kent Oyuncuları - 1995
Tamirci : Ankara Devlet Tiyatrosu - 1991
Karayar Köprüsü
Turp Suyu
Canavar Cafer
Yağmur Duası
Direkler Arasi - Kanto
Kahraman (oyun)
Korkunçlar
Ayı Masalı
Cengizhan'ın Bisikleti - 1959
Bir Kilo Namus : 1958
Deli (oyun) :i İstanbul Şehir Tiyatrosu - 1957
Kitapları
Yağmur Duası (1954)
Domuz (2003)
Er Oyunu (2004)
Kavşak (2004)
Neşe'nin Şarkıları (2004)
Sabiha (2004)
İblisler, Azizler, Kadınlar (Anı) (2005)
Jetonlar Düştükçe (2007) Cumhuriyet Kitapları