T24- Uzun menzilli balistik füzelere karşı geliştirilen Füze Kalkanı Projesi, Lizbon’da gerçekleşen NATO Zirvesi’nin en önemli gündem maddesi oldu. İran’ın da dâhil olduğu 20 ülkenin balistik füzelere sahip olması, projenin mimarı ABD ve Avrupa’nın devlerine göre, gelecek 10 yıldaki en büyük tehlike. NATO üyeleri için Türkiye, Ortadoğu’nun 1000 kilometre bandında yer aldığından projeye en uygun ülke.
Zirveyle birlikte yıllardır tartışılan Füze Kalkanı Projesi’nde ilk sonuç alınmış oldu. Proje, sadece bir ABD projesi olmaktan çıktı ve Rusya’nın da dahil olduğu bir NATO projesine dönüştü. Geriye kalan komuta- kontrol sistemleri sorunu ise 2011 Mart’ındaki NATO savunma bakanları toplantısına kaldı. İşletim sistemleri ve eylem planı ise Haziran’dan sonra karara bağlanacak.
2004 yılının ortalarından beri süren Füze Kalkanı Projesi ilk başta ABD, Polonya ve Çek Cumhuriyeti'nin dâhil olduğu üçlü bir proje olarak başladı. Ancak Rusya'nın bu projeyi kendisine karşı bir girişim olarak algılaması sonucu, tüm NATO ülkelerini kapsayan ve hatta Rusya'nın da dâhil olduğu bir proje halini aldı. Böylece tüm NATO ülkelerinin parçası olduğu ve kimseyi düşman olarak tanımlamayan bir güvenlik önlemi fikri ortaya çıktı.
Stratejik konsept belgesi yeniden yazıldı. Bunun en önemli nedenlerinden biri İran'ın sahip olduğu nükleer teknoloji nedeniyle tehdit oluşturduğu tespiti. Aralarında Türkiye'nin de yer aldığı bazı ülkeler bu duruma itiraz edince yeni Strateji Belgesi, hiçbir ülkenin tehdit olarak parmakla gösterilmediği bir hale getirildi. Ancak İran'ın ismi, herhangi bir NATO üyesinin füze saldırısına maruz kaldığı durumunda tüm NATO üyelerinin muhatap olacağını ifade eden 5. madde ile ilgili olarak, bir örnek olarak belgede yer alıyor.
Dünya siyasetini ortak olarak en çok meşgul eden gündemlerden biri olan Füze Kalkanı Projesi için birçok konuda tartışmalar halen sürüyor. İşte Türkiye’nin de önemli bir rol oynadığı Füze Kalkanı konusundaki gelişmeler:
Ankara Füze Kalkanı’na nasıl bakıyor?
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, NATO Balistik Füze Savunma Sistemi konusunda “Komutanın kesinlikle NATO’da olması gerektiğini” belirterek “projenin amacının saldırı değil, savunma olduğunu” savundu. Başbakan Erdoğan’ın şunları söyledi:
“Şu anda füzelerin komutası ‘şu ülkededir’ diye belirlenmiş bir şey söz konusu değil. Buranın komuta sisteminin tamamıyla NATO’da olması gerektiğini söyledik ve bunu savunduk. Ülkemizle alakalı bir konuda gelişmeler hangi noktaya gelecek bilemediğimiz için şu anda bir şey söylemek erken olur. Komutanın kesinlikle NATO’da olması gereğini ifade ettik ve NATO malumunuz olduğu üzere bir saldırı sistemi oluşturmuyor, bir savunma sistemi oluşturuyor.
Bize karşı yaklaşım olumlu
NATO’nun kuruluş amacı da saldırıya değil, savunmaya yönelik bir birleşimdir, bir araya geliştir. Bundan sonraki buluşmalarda hangi ülkede balistik savunma sistemi kurulacak, radar sistemleri nerede kurulacak ve ona göre de komuta hangi ülkede olacak belirlenecektir. Türkiye olarak bizim bu konudaki kararlılığımız daha öncede iade ettiğim gibidir. Bu noktada bize karşı yaklaşım da olumludur.
NATO Zirvesi
Lizbon’da gerçekleşen NATO Zirvesi’nde ittifakın gelecek 10-15 yılını şekillendirecek yeni stratejik konseptinin onaylandığı belgede Ankara’nın istediği “Tehdit olarak İran’ın adının geçmemesi, projenin Türkiye dâhil tüm NATO üyesi ülkeleri korumaya alması ve NATO bünyesinde olması” konuları vurgulandı. NATO’nun 21’inci yüzyıldaki rolünü tanımlayan belgede, füze kalkanının kimin komutasında olacağı konusu ise ele alınmadı, teknik ayrıntılar bulunmadı.
FÜZE KALKANI PROJESİNİN MALİYETİ
NATO’nun askerî ve idarî toplam bütçesi yaklaşık 2 milyar euro. Finans krizinin altında ezilen birçok ülke, bu bütçenin gereğinden fazla olduğu görüşünde. NATO’nun en fazla kaynak ayırdığı operasyon olan Afganistan’ın faturası da giderek artıyor. İşte bu ekonomik yapı içinde Füze Kalkanı Projesi’nin maliyeti de ciddi sorunlardan biri.
Genel Sekreter Rasmussen, bu alanda yeni bir öneri getirdi. NATO’nun, askerlerini korumak için geliştirmekte olduğu sistemi, halklarını ve topraklarını koruyacak şekilde genişletmesinin teknik açıdan mümkün olduğunu söyleyen Rasmussen, ilave maliyetin 200 milyon eurodan az olacağını ve bu masrafın da zaten 10 yıla ve 28 üye ülkeye dağılacağını belirtti. Fakat buna ek olarak, üye ülkelerin taşıyacağı masraflar geliyor ve bunun milyarlarca euroyu bulabileceği söyleniyor.
Erdoğan ve Sarkozy ‘kedi’ sürtüşmesi
Başbakan Tayyip Erdoğan, füze kalkanı projesi ile açıkça İran’ın hedef alındığını, “Biz kediye ‘kedi’ deriz” sözleriyle dile getiren Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’nin sözleri üzerine şöyle konuştu:
“Biz de kediye kedi deriz. Ama burada öyle bir hedef ortaya konmadığına göre o sadece kendi hafıza kaydı içerisinde olan neyse onları açıklıyor. Kusura bakmasın biz öyle bir şey düşünmedik. Öyle bir şey düşünmüyoruz. Bizim gündemimizde kaldı ki böyle bir şey yok. Ülkemizde bir defa böyle bir konuşlanma olacak mı olmayacak mı bi defa bu belli değil. Böyle bir şey söz konusu değil. Belli bir hedef de ortada olmadığına göre Sayın Sarkozy kendisi böyle bir yorumda bulunuyor. Kendi şahsını bağlar.”
9 soruda Füze Kalkanı Projesi
NATO Balistik Füze Savunma Sistemi’ne dair genel bilgiler, sorular ve cevaplarıyla şöyle:
- Neden ihtiyaç duyuldu?
Dünyada 30’dan fazla ülkenin balistik füzelere sahip olmaya çalışması ya da olması NATO’yu karasal koruma imkânlarını geliştirmeye ve ortak bir sisteme sahip olmaya itti.
- Bu bir Amerikan projesi mi?
ABD kendi imkânlarıyla füze tehditlerine karşı koruma sağlayabiliyor. Ancak ABD’nin elindeki imkânlar NATO’nun Avrupa’daki tüm üyelerine karasal koruma sağlamaya yetmiyor. Bu nedenle NATO üyesi ülkelerin sistemleriyle Amerikan sistemi birbirine entegre edilecek. Böylelikle sistem bir NATO projesi halini alacak.
- Hangi NATO ülkelerinde balistik füze savunma yeteneği var?
ABD, Almanya, Fransa, Yunanistan, İtalya, Hollanda, İspanya.
- Komuta kimde olacak?
Ortak bir NATO projesi olduğundan üye ülkelerin belli angajman kurallarına verdikleri onay çerçevesinde sistemin komutası Avrupa Müttefik Kuvvetler Komutanı’nda olacak. Herhangi bir ülkenin tek başına komuta yetkisi olmayacak.
- İzmir’deki NATO Komutanlığı’nın sistemle ilgili rolü olacak mı?
Hayır. İzmir Müttefik Hava Unsur Komutanlığı’nın füze savunma sistemiyle bir ilgisi yok.
- Sistemin maliyeti ne kadar?
ABD başta olmak üzere, üye ülkeler ulusal sistemleri için toplamda milyarlarca dolarla ifade edilen düzeyde yatırım yaptı. NATO kaynakları sadece farklı sistemlerin birbirine entegre edilmesi için kullanılacak. Bunun da 10 yıllık maliyeti 200 milyon euro düzeyinde olacak.
- Türkiye’de füze konuşlandırılacak mı?
Bu konuda nihai karar verilmedi. Şu aşamada AN/TPY-2 türü radar sistemi yerleştirilmesi öngörülüyor.
- Sistem ne zaman devreye girecek?
Sistem kademeli olarak devreye sokulacak. Amerikan verilerine göre, 2011’de deniz unsurları devreye sokulurken, 2015’te Romanya’ya, 2018’de de Polonya’ya kara unsurları yerleştirecek. 2020’de ise kıtalararası balistik savunma sistemi operasyonel hale getirilecek.
- Sistem nasıl işleyecek?
NATO ülkelerine saldırı amacıyla fırlatılan bir füze fırlatma aşamasında ısıya duyarlı bir uydu tarafından tespit edilecek. Bu uydu elde ettiği verileri iletişim uydusuna aktaracak. İletişim uydusu yerdeki radar sistemini devreye sokacak. Bu radar füzeyi takibe alırken tehdidi ortadan kaldırmak için en uygun kara ya da deniz unsurundan füze fırlatılarak tehdit birkaç dakika içinde ortadan kaldırılacak.