İstanbul, 9 Kasım (DHA) – BM Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) bugün açıklanan Gıda Görünümü raporuna göre gıda emtia fiyatları genel olarak istikrarlı seyrederken gıdayı ithal etmenin maliyetinin 2017 yılında, yüzde 6.0’lık bir artışla bir katrilyon 413 trilyon dolara yükselmesi bekleniyor.
Yüksek ithalat faturası; gıda maddelerinin çoğunda artan uluslararası talebin yanı sıra nakliye ücretlerinin yukarıya tırmanmasından kaynaklanıyor. Durumun endişe veren noktası ise gıda ithalat faturalarında görülen çift haneli artışların En Az Gelişmiş Ülkeler (LDC) ve Düşük Gelirli Gıda Açığı Olan Ülkeler (LIFDCS) için ekonomik ve sosyal sonuçları olarak işaret ediliyor.
İthalat maliyetlerinin yükselmesi; stokların bol, hasat tahminlerinin güçlü ve gıda emtia pazarlarında arzın iyi olduğu bir dönemde geldiğine dikkat çeken FAO Ekonomisti Adam Prakash “Faturaların yükselmesi tam olarak daha fazla gıdanın satın alınması anlamına gelmiyor çünkü ithal etmenin maliyeti önemli ölçüde yükseldi.” dedi.
Senede iki defa yayımlanan gıda emtia görünümü manyok, hayvancılık ve süt sektörleri, balık, bitkisel yağlar ve ana tahıl ürünlerini içeren temel gıda türlerinin pazarlarına yakından inceliyor.
FAO tarafından yayınlanan bültende;
“Üretim eğilimi geniş ölçüde güçlü seyrederken uluslararası işlemlerdeki ortalama fiyatlar daha belirli eğilimleri gölgeleyebilir. Örneğin, uluslararası buğday fiyatları değişmezken erişte ve makarna yapmak için yeterli protein içeren yüksek kaliteli popüler bir tür olan Amerikan Sert Kırmızı Bahar buğdayının fiyatı Temmuz 2017’da önceki yıla göre yüzde 40 daha yüksekti. Aromatik pirinç çeşitleri FAO Bütün Pirinç Endeksi’nden sekiz kat daha hızlı yükseldi. Aynı şekilde FAO Tereyağı Fiyat Endeksi 2017’de şu ana kadar yüzde 41 yükseldi. Bu, Süt Ürünleri Fiyat Endeksi’ne göre üç kat fazla artış anlamına geliyor.
“Hayvancılık ve süt ürünleri sektörleri özellikle dinamik seyrediyor. Et ithalat faturasının bu sene 2016’ya göre yüzde 22 artarak 176 milyar Amerikan dolarına ulaşarak tüm zamanların en yüksek seviyesine çıkacağı öngörülüyor. Çin’deki daha sıkı çevre yönetmelikleri ve kalite kontrolleri bir daralmaya yol açmasına rağmen dünya süt üretiminin yüzde 1.4 artması bekleniyor. Bunda Hindistan’daki yüzde 4.0 genişleme önemli rol oynayacak.
“Düşük Gelirli Gıda Açığı Olan Ülkelerin ithalat faturalarında en geniş kalemi oluşturan Dünya yağlı tohum yağlarında, geçen seneki güçlü sezonun ardından bu sene kısmen yükselmesi bekleniyor. Ancak Kuzey Yarım Küre’de ekimlerin çok hızlı artmasına rağmen küresel soya fasulyesi üretiminin düşmesi bekleniyor.
“Gıda Görünümü’ne göre mango, ananas, avokado ve papaya ihracat hacminin bu sene toplam 10 milyar Amerikan dolarına varması öngörülürken tropikal meyveler böylece hızla küresel ticarette yıldız haline geliyor. Üretimin neredeyse tamamına yakını gelişmekte olan ülkelerde genellikle beş hektardan küçük ölçekli çiftçiler vasıtasıyla gerçekleştiğinden bu meyvelerin popülaritesi yoksullukla mücadele ve kırsal kalkınma için gelecek vaat ediyor.
“FAO bu dört meyvenin üretiminin bu sene 92 milyon tona varması öngörürken bu miktar 2008 yılında 69 milyon tondu. Halen üretimin yüzde 95’i yerel olarak tüketilirken artan gelirlerin ve değişen tüketici tercihlerinin ihracat hacmini ciddi şekilde yükseltmesi bekleniyor.
“Tropikal meyvelerin ana üreticilerini; küresel mango üretiminin yaklaşık yüzde 40’ına ev sahipliği yapan Hindistan, dünyadaki ananas üretiminin büyük kısmını karşılayan Kosta Rika ile birlikte Çin, Brezilya ve Meksika oluşturuyor.
“Gıda Görünümü temel tahıl ve yağ bitkilerinin üretim, ticaret ve talebine dair kapsamlı analizler sağlamanın yanı sıra manyok eğilimlerini güncelliyor. Manyok, küresel seviyede en hızlı genişleyen temel gıda maddelerinden biri olurken pirinç ve mısırdan sonra tropiklerde en önemli üçüncü kalori kaynağını oluşturuyor.
“Sahra Altı Afrika’da üretim bölgede gıda ithalatına bel bağlamayı kontrol altına almayı amaçlayan çeşitli ticari genişleme programları sayesinde bu sene 156 milyon ton ile yeni rekora ulaşabilir. “ denildi.