Evlilik sitelerinde, evlenme vaadiyle dolandırılanların sayısı her geçen gün artıyor. Sosyal medya üzerinden de yapılan dolandırıcılıkların pandemi döneminde artış gösterdiği bilidirildi. Tüketici Başvuru Merkezi Onursal Başkanı Aydın Ağaoğlu, “Geçen yıl ayda 10 şikâyet geliyorsa, bu yıl ayda 25-30 civarında şikâyet geliyor. Bunlar bildiklerimiz, bir de utanıp şikâyet edemeyenler var" dedi.
Dolandırıcıların inandırıcı olabilmek için her yolu denediğini belirten Bilişim ve Ceza Avukatı İlker Atamer de , “Sosyal medya ve evlilik siteleri üzerinden öncelikle sahte profiller yaratıp kurbanları ile tanışıyorlar. Birtakım bilgiler verip güven sağladıktan sonra telefon üzerinden hatta görüntülü görüşme aşamasına geçebiliyorlar. Sonrasında hiç acele etmeden, tiyatro oyunlar kullanıp, mağduru inandırıyorlar. Sahte bir pasaport görüntüsü gönderebiliyorlar. Onun dışında kendi görüntüsünü çekip paylaşabiliyor. Bu durumda mağdur da 'Nasıl olsa bana pasaportunu gönderdi, kendisini de gösterdi' diye düşünüp karşı tarafla aralarında bir gönül ilişkisi olduğuna inanıyor" diye konuştu.
"‘Bu kişi nasıl olsa yurt dışında. Ben hiçbir şey yapamam’ diye düşünmesinler"
İlker Atamer, “Bu tür suçlarda tabii sahte olmayan önemli bir husus var. O da para transferinin alıcısı. O sahte olamaz. Çünkü banka üzerinden değil alternatif bir ödeme sistemi üzerinden de gönderilmiş olsa o alıcının parayı çekebilmesi için kimlik göstermek zorunda. Alıcının ülke ismi doğru. Mağdurların bu şekilde dolandırıcılara ulaşması hukuki açıdan mümkün. Bu tür mağdurlara tavsiyem ‘Bu kişi nasıl olsa yurt dışında. Ben hiçbir şey yapamam’ diye düşünmesinler. Yurt dışında olsa bile yakalanmasını sağladığımız, Türkiye’de yargılatıp ceza almasını sağladığımız örnekler var" dedi.
"Ben bu tuzağa düşmem demeyin"
Tüketici Başvuru Merkezi Onursal Başkanı Aydın Ağaoğlu da bu tür dolandırıcılıkların herkesin başına gelebileceğini belirterek, “Bu tür mağduriyetlerde en büyük sorun mağdurun kendini ifade edememesi. Çünkü utanç duyuyorlar. Evlilik sitesi, arkadaşlık sitesi gibi ilanlara aldanan pek çok erkek maalesef bunların kurbanı oluyor. Umutsuzluğa kapılmayın. Bu noktada en büyük görev bize düşüyor. Biz tüketiciler bu tür ilanları gördüğümüzde ‘Ben bu tuzağa düşmem’ deyip arkamızı dönüp gitmeyeceğiz. Bilinçli bir yurttaş olarak derhal BTK’ya, Ticaret Bakanlığına, Reklam Kuruluna bu yanıltıcı ilanların yasaklanması için şikâyette bulunalım. Başkaları da bu tuzağa düşmesinler" ifadelerini kullandı.
Sosyal medya arkadaşlığının günümüzde hızla yayıldığını söyleyen vatandaşlardan Mert Aydoğan, “Şahsen sosyal medyadan tanışmak mantıklı olabilir ama böyle sitelerin ne kadar doğru olduğunu bilmiyorum yani. Çünkü karşı taraftaki insanın kim olduğunu bilmek, onu tanımak çok önemli. Piyasada çok fazla site var. Birkaç tanesi güvenli olsa bile hepsine güvenmek mümkün değilö dedi.
"Çok dikkatli olmak gerekiyor"
Arkadaşlık sitelerini hiç kullanmadığını belirten Türker Yenici de , “Güvenli bulmuyorum bu siteleri. Ben de hiç kullanmadım. Dikkat etmek gerekiyor tabii ki. Genelde günümüzdeki gençler fotoğraf paylaşımı yapıyorlar daha çok. Başkalarının fotoğraflarını paylaşıp sahte hesap açanlar var. Dikkat etmek gerekiyor diye düşünüyorum" diye konuştu.
"Arkadaşım bu siteler ile yuva kurdu"
“Bu siteleri hiç kullanmadım. Güvenli de bulmuyorum açıkçası" diyen Hazal Demir de, "Ama kullanan arkadaşlarım oldu. Hatta bu yöntemle evlenip yuva kurup çocuğu olan arkadaşlarım da var. Ama bence bunlar istisna. O yüzden ben pek olumlu bulmuyorum. Ben kullanmadım. Kullanmayı da düşünmedim açıkçası şeklinde konuştu.
Bir başka kişi ise, “Ben çok güvenli bulmuyorum açıkçası. Sosyal bir mecradan birileriyle arkadaşlık kurulabileceğini ve onun çok kalıcı olabileceğini düşünmüyorum. Çünkü yüz yüze birinin gözünü görmek ya da onun mimiğini görmek çok farklı bir şey. Hiç görmediğin, fotoğrafını gördüğün biriyle sağlıklı ne kurulabilir ki?" dedi.