Dünya

Esed mahkûmları Halep'te muhaliflere karşı mı kullanıyor?

Suriye'de Esed'in mahkumları serbest bırakarak muhaliflere karşı kullandığı iddia edildi

09 Ağustos 2012 11:56

Suriye lideri Beşşar Esed, 20 bin asker yığdığı Halep’e dün büyük bir taarruz başlattı. Esed'in direnişi kırmak için umudu, katil, hırsız ve tecavüzcülere bağladığı, cezaevinden 4 bin adi mahkumu serbest bıraktığı öne sürüldü. Esed'in, mahkumları direnişçilerin kontrolündeki mahallere saldırttığı iddia edildi.

Sebati Karakurt'un Hürriyet gazetesindeki özel haberine göre; günde 2-3 bin aracın giriş yaptığı Öncüpınar Sınır Kapısı’ndan öğlen saatine doğru geçen tek otomobille Suriye topraklarına giriyorum. Eskinin şımarık ağır aksak çalışan görevlilerinin yerini, bandanalı, dövmeli disiplinsiz gibi görünen hızlı muhalifler almış. Suriye lideri Beşar Esad’ın 1970 model posterleri çöplerin üzerinde. Bir süre sonra Azaz’a varıyoruz. Esad’ın tankları bertaraf edilmiş, harabelerin altında yatıyor.

Azaz’daki Amr bin As birliğine 50 dolar ödeme yaparak Türk sınırına paralel köy yollarından Halep’e doğru ilerliyoruz. Azaz-Halep yolu, devlet yanlısı sivillerin kontrolünde. Kürtler dışında kimsenin geçmesine izin vermiyorlar.


Kent 10 bölgeye ayrılmış


Halep muhalifler tarafından 10 bölgeye ayrılarak savunuluyor. Şu anda çatışmaların en şiddetli olduğu yerlerden biri kritik Selahaddin semti. Ordu semti ele geçirdiğini iddia ediyor. Lübnan iç savaşı sırasındaki Beyrut’u andırıyor manzara. Türkmenlerin Fatih Sultan Mehmet ve Sultan Abdülhamit Birlikleri’nin kontrolündeki Höllük Bölgesi’ndeyiz. Haydariye, Şeyh Fariz, Şeyh Hıdır, Beydin, aşagı ve yukarı Höllük, İnzeret, Messekin, Hanano ve Türkmendağı Türkmenlerin kontrolündeki yerler.

Altı yüz kişilik iki Türkmen birliğine katılmak için 2 bin kişi sıra bekliyormuş. Muhaliflerde yeterli silah olmadığı için şimdilik sadece kayıtları yapılıyor, uzmanlık alanları tespit ediliyor. İki birliğin komutanı Muhammed Deli, ordudan albay rütbesiyle ayrılmış, Türkmenlerin askeri taktiklerini belirliyor.

Fatih Sultan Mehmet Birliği’nin harekât komutanı fabrikasını kapatıp muhalifleri başından beri örgütleyen işadamı Muhammed Süleyman. Direnişi örgütleyen çekirdek kadrodan. Sultan Abdülhamit Birliği’nin başında ise yine işyerini kapatmış başka bir işadamı Mahmut Süleyman var.


Rekor sayıda kaçış


Ülkelerindeki olaylardan kaçan, aralarında iki generalin de bulunduğu 37’si asker, dokuzu yaralı toplam 2 bin 399 Suriyeli Türkiye’ye sığındı. Hatay’ın Reyhanlı ilçesine bağlı Kuşaklı, Bükülmez ve Kavalcık köylerinde sınıra gelen, çoğu kadın ve çocuklardan oluşan iki bin 399 Suriyeli, Türkiye’ye sığınma talebinde bulundu. Güvenlik önlemleri altında sınırdan minibüslerle alınan Suriyeliler, Reyhanlı Hac Konaklama Tesisleri’ne getirildi. Grupta bulunan aralarında iki general, iki albay, bir yarbay, bir yüzbaşı, bir üsteğmen, bir başçavuşun da olduğu 37 asker ve bu kişilerin aileleri Apaydın Kampı’na, diğer Suriyeliler Şanlıurfa’ya gönderildi.


En büyük korku sniper’lar


Beşar Esad ülkenin ticaret kentini savaş uçakları, tank ve toplarla delik deşik ediyor. Sokaklara büyük bir panik havası hâkim. Halkın en büyük korkusu bina tepelerine yerleşen keskin nişancılar (sniper). Bindiğimiz aracı kullanan Abdurrauf Salim adlı sürücü de çatışmada ölen kuzenini taşırken sniper tarafından ayağından vurulmuş. Muhalifler Şam yönetimine karşı düzenlenen bir gösteride tutuklanan 50 Halep Üniversitesi öğrencisinin toplu şekilde öldürüldüğünü iddia etti.


Cezaevleri boşaltıldı mı


Muhaliflere göre, Esad direnişi kırmak için umudunu katil, hırsız ve tecavüzcülere bağladı. Cezaevindeki 4 bin adi mahkumu serbest bırakan Esad, onları direnişçilerin kontrolündeki mahallelere saldırtıyor.

Fatih Sultan Mehmet Birliği Komutanı eski işadamı Muhammed Süleyman “Halep Cezaevi’nden 4 bin hırsızı, uyuşturucu tüccarını ve muhabbet tellalını serbest bırakarak bizim hakimiyetimizdeki yerlere saldılar. Amaçları muhaliflerin “özgürlük” taleplerinin, suça özgürlükmüş gibi gösterilmesi. Halkta yılgınlık yaratmak. Bir haftada 40 hırsız yakaladık. Yakalanan küçük çocuksa ailesini çağırıp bilgi veriyoruz. Büyükse duruma göre serbest de bırakıyoruz. Serbest bırakılanların isimleri tüm kontrol noktalarına veriliyor. Bir daha yakalanırsa o zaman daha farklı yaptırımlar uyguluyoruz” dedi.