lubeayar@t24.com.tr
Bozuk Para Operasyonu’nu yürüten Bursa Cumhuriyet Savcısı Ferruh Gün tarafından hazırlanan iddianamede, Nesim Malki cinayetine ilişkin çarpıcı ve yeni bilgilere yer verildi. İddianame, 28 Kasım 1995’te Bursa’da uğradığı silahlı saldırı sonucu yaşamını yitiren Nesim Malki cinayetinin tetikçisi Oğuz Işıklı’nın ağabeyi ile cinayetin azmettiricisi Erol Evcil arasında geçen telefon konuşmasının polisin teknik takibine takıldığını ortaya çıkardı. Savcı Ferruh Gün, iddianamede yer verdiği telefon konuşmalarını şöyle anlattı:
“Örgüt lideri Erol Evcil, 726 no’lu telefon kaydında örgütün finansman sorumlusu Öznur Yönek’e, örgüt üyesi ve eniştesi Fırat Ardıç’a 500 milyar (500 bin TL) para göndermesi talimatını vermektedir. Evcil, akabinde Zeki Işıklı ile yaptığı görüşmede, ‘Bizim enişte ile yarın seni buluşturuyorum, o konuda problem yok, ben ayarladım’ demektedir. Zeki Işıklı’nın, ‘küçük enişte’ olarak bahsi geçen Fırat Ardıç’ı tanıdığını söyledikten sonra, Erol Evcil’in ‘Onu ben bıraktım oraya, tamam’ diyerek, Işıklı’ya eniştesi aracılığıyla para gönderdiği anlaşılmaktadır. Bu menfaat ilişkisinde, Nesim Malki’nin 1995’te Bursa’da öldürülmesine ilişkin davada Erol Evcil’in ‘azmettirici’, uluslararası düzeyde kırmızı bültenle aranan firari şahıs Zeki Işıklı’nın da ‘tetikçi’ olarak birlikte yargılandığı göz önünde bulundurulmalıdır. Bu durumda, Erol Evcil’in azmettirmesi sonucu işadamı Nesim Malki’yi öldüren firari sanık Oğuz Işıklı’ya ağabeyi Zeki Işıklı aracılığıyla para gönderildiği anlaşılmaktadır.”
'O hesaba gene 500 milyar…'
Savcı Ferruh Gün’ün iddianamede aktardığı ilk konuşma, 1 Mayıs 2006 akşamı saat 19.21’de Erol Evcil ile tetikçi Oğuz Işıklı arasında gerçekleşiyor. Evcil, ertesi sabah saat 09.25’te, mali işlerini yürüten ve “Bozuk Para Operasyonu” kapsamında kendisiyle birlikte tutuklanan Öznur Yönek’i arıyor. Konuşma sırasında Evcil’in, “O hesaba gene 500 milyar (500 bin TL) şey yapacaksın” demesi dikkat çekiyor. Acil olarak paranın ayarlanmasını isteyen Evcil, konuyla ilgili son görüşmeyi de, 3 Mayıs sabahı küçük kız kardeşi Gülderen Ardıç’ın eşi olan Fırat Ardıç’la yapıyor. Evcil, ödemeyi geciktiren Ardıç’a kızarak, “Niye iki gün sonra geleceğim diyorsun. Göndereceğim şeyi, ara akşama” diyerek tepki gösteriyor.
Evcil tahliye oldu, tetikçi tutuklu
İşadamı Nesim Malki’yi öldürttüğü iddiasıyla dört yıl boyunca “kırmızı bülten”le aranan Erol Evcil, 28 Kasım 1999’da Bursa’daki villasında yakalandı. Bursa Emniyet Müdürlüğü’ndeki ilk ifadesinde Nesim Malki’yi öldürttüğünü kabul eden Evcil, daha sonra sevk edildiği dönemin İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi Başsavcılığı’nda bu ifadeyi kabul etmedi. Diğer sanıklar gibi Evcil de, Bursa Emniyet Müdürlüğü’ndeki sorgusu sırasında işkence gördüğünü söyledi ve dava boyunca suçlamaları reddetti. Evcil’in şikayetçi olduğu polisler hakkında açılan işkence davası, Nesim Malki davasıyla birleştirildi. Evcil’e “sağlam raporu” veren doktor kusurlu bulunduysa da, polislere ceza verilmedi.
Malki’yi öldürtmediğini savunan Evcil ise, 34 ay tutuklu kaldıktan sonra ilk kez 19 Ağustos 2002’de tahliye edildi. Yakın arkadaşı Alaattin Çakıcı’nın, 3 Mayıs 2004’te sahte pasaportla Rodos’a kaçmasına yardım ettiği gerekçesiyle gözaltına alınan Evcil, sorgusunun ardından serbest kaldı. Açılan “firar” davasının tutuksuz sanıkları arasında yer alan Evcil, 30 Haziran 2006’da bu kez Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü “Bozuk Para Operasyonu” kapsamında “çete lideri” suçlamasıyla tutuklandı. Ekim 2008’de bu davadan tahliye olan Evcil, 18 Eylül 2009 günü Malki davasından da tahliye kararı çıkınca, Ramazan Bayramı’ndan iki gün önce özgürlüğüne kavuştu.
Yargıtay 1. Ceza Dairesi'nin, yerel mahkeme kararını iki kez bozmasının ardından yeniden görülmeye başlanan Nesim Malki davasında, Evcil “cinayeti azmettirmek”le suçlanıyor. 74 ay (6 yıl) tutuklu kalan Evcil’i oy çokluğuyla serbest bırakan Bursa 2. Ağır Ceza Mahkemesi, 12 yıl boyunca kırmızı bültenle arandıktan sonra, Haziran 2007’de Bursa’da yakalanan tetikçi Oğuz Işıklı’nın yanı sıra diğer sanıklar Burhanettin Türkeş ve Mücahit Çakal'ın ise, tutukluluk hallerinin devamını kararlaştırdı.
İŞTE O KONUŞMALAR:
Tarih: 1 Mayıs 2006 – Saat: 19.21
Arayan: Erol Evcil - Aranan: Zeki Işıklı
Zeki Işıklı: Efendim?
Erol Evcil: Naber?
Zeki: İyiyim abi, sen nasılsın?
Erol: Dün ben geç geldim, arayamadım. Bugün de bir işim vardı. Bizim enişteyle yarın seni buluşturuyorum, tamam mı?
Zeki: Tamam abi.
Erol: O konuda bir problem yok. Bizim küçük enişteyi sen tanıyorsun, değil mi?
Zeki: He he, tanıyorum abi. Fırat’ı mı?
Erol: Hı hı. Onunla ben seni yarın buluşturacağım. Bir yerde buluşursunuz, o konuda bir aksilik yok. Onu ben bıraktım oraya, tamam?
Zeki: Tamam, oldu abi.
Erol: Hadi abicim, kendine iyi bak.
Zeki: Hadi görüşürüz.
***
Tarih: 2 Mayıs 2006 – Saat: 09.25
Arayan: Erol Evcil - Aranan: Öznur Yönek
Öznur Yönek: Efendim Erol Bey?
Erol Evcil: Şimdi bu Fırat’a, o aynı hesaba gene 500 milyar şey yapacaksın bugün. Bankaya söyle de, konuş ayarlasınlar onları tamam mı?
Öznur: Nakit değil mi Erol Bey?
Erol: Evet evet.
Öznur: Tamam.
Erol: Ondan sonra, belki sabahtan yaptırabiliriz. Ona göre konuş, onlarla sen tamam mı?
Öznur: Tamam. Gene aynı yerden, aynı kişiler, tamam.
Erol: Evet, ondan sonra sen bir şey yap, onun dışında bugün şöyle saat 11.00 gibi toparlarız, kimlere ne yapacağımızı, tamam mı?
Öznur: Tamam.
Erol: Büyük ihtimalle Kılıçlar’a 500 yaparız. Ondan sonra o 100 milyar elektriğin kalanını yaparız.
Öznur: Tamam.
Erol: İşte 500 burası. Bir de gemiyi açmaya çalışacağız, tamam mı? Bu şekilde gidersin ondan sonra…
Öznur: Tamam oldu Erol Bey.
Erol: Yine bir şey olursa sonra konuşuruz, tamam mı?
Öznur: Bu 500’ü kesin ben ayarlıyorum.
Erol: Kesin o, kesin o, acil. Bu öğleden önce olması lazım.
Öznur: Tamam tamam.
Erol: Hadi görüşürüz.
***
Tarih: 3 Mayıs 2006 – Saat: 12.48
Arayan: Fırat Ardıç – Aranan: Erol Evcil
Erol Evcil: Efendim?
Fırat Ardıç: Abi, aradım şimdi. Bugün gelecektik, falan dedi. “Ben iki gün sonra geleceğim” dedim.
Erol: Niye iki gün sonra geleceğim diyorsun oğlum? Göndereceğim şeyi, ara akşama…
Fırat: İyi, tamam oldu.
Erol: Ara akşama, geliyorum, de. Tamam mı?
Fırat: Tamam, oldu abi.