Gündem

Erdoğan'dan Altaylı'ya: Hoş olmadı, keşke o fotoğrafı basmasaydınız

Fatih Altaylı, Başbakan Erdoğan'ın, kocası tarafından öldürülen kadının fotoğrafının

09 Ekim 2011 03:00
T24 - Fatih Altaylı, Başbakan Erdoğan'ın, kocası tarafından öldürülen kadının fotoğrafının Habertürk'ün sürmanşetinden mozaiklenmeden basılmasıyla ilgili "“Bugünkü manşet fotoğrafınız hiç hoş olmadı. Keşke basmasaydınız" dediğini aktardı.



Altaylı Erdoğan'la sohbetini köşesinde yazdı. Altaylı'nın bugünkü (9 Ekim 2011) yazısının bir bölümü şöyle:


Başbakan Erdoğan’ın annesini kaybedince başsağlığı dilemek için akşam saatlerinde evine gittim.

Çok üzgündü. Belli ki çok ağlamıştı. Babamın acısını hâlâ yüreğimde hissettiğim, onu her gün özlemeye devam ettiğim için acısını o kadar iyi anlayabiliyordum ki. Gözlerim doldu. Başsağlığı diledim. Ev kalabalıktı.

En bildik simalardan en sıradan vatandaşa kadar herkes gelmişti. Top atsan yıkılmaz gibi duran Başbakan Erdoğan’ın gözleri şişmişti ağlamaktan. Ve o kalabalık, acıyı paylaşmak ve bir nebze azaltmak için birebirdi. Biliyordum.

Ayrılırken elimi tuttu. “Bugünkü manşet fotoğrafınız hiç hoş olmadı. Keşke basmasaydınız” dedi. “Kadına şiddeti herkesin gözüne sokmak istedim. Bu konudaki ikiyüzlülüğü göstermek istedim” dedim.

“Ama yine de fazla olmuş. O kadarı fazla olmuş. Şiddeti bu kadar büyük halkın gözüne sokmamak lazım” dedi. Bir Başbakan olarak değil, bir okur olarak söylüyordu bunları. “Kadına şiddetin insanların gözündeki simgesi olmasını istedim” dedim.

“Anlıyorum ama terör gibi bir şey bu da. Nasıl ki terör haberlerini çok büyük vermemek gerekiyorsa, bu gibi fotoğrafları da çok büyütmemek gerekiyor. Kadına karşı şiddete duyarlı olmak lazım. Çok haklısın. Ama yolu bu mu olmalı” dedi.

“Başbakanım” dedim, “Terörün pis yüzünü göstermek için terör kurşunuyla ölmüş bebeğin fotoğrafını bastık zamanında. O fotoğraf simge oldu. Bebek katili olduklarını gösterdi. Bu da öyle olsun” dedim. Daha fazla konuşamadık. Çok acılıydı. Çok üzgündü. Her fırsatta yanına koştuğu, yanında huzur bulduğu annesini kaybetmişti. Çıkarken düşündüm. Başta annelerimiz, sevdiklerimize daha çok vakit ayırmalıyız... Telefonu aldım elime, annemi aradım.