Gündem

Erdoğan: Ağır konuşuyorum halkı galeyana getiren kurum eleştirileri şerefsizliktir

Erdoğan, Afyonkarahisar'daki patlama ile ilgili, ''Olayı aydınlatma, olayla ilgili doğru soruları sorma boyutunu aşıyor, tam anlamıyla bir linç kampanyasına dönüşüyor'' dedi.

09 Eylül 2012 18:06

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan AK Parti genel merkezinde genişletilmiş il başkanları toplantısında konuştu. Konuşmasında muhalefete sert sözlerle yüklenen Erdoğan, Genelkurmay Başkanı Org. Özel ve ÖSYM Başkanı Ali Demir'e yönelik eleştirileri yanıtlarken, "Çok açık ve ağır konuşuyorum. Kurumlara yönelik, milleti galeyana getirmeye yönelik bu davranışlar şerefsizliktir" dedi.

 
İşte Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
 
"5 Eylül Çarşamba akşamı Afyon'dan elim bir haber aldık. Akşam mühimmatın sayımı sırasında büyük bir patlama vuku buldu. 25 canımızı, mehmedimizi orada şehit verdik. Şehitlerimize allahtan rahmet, ailelerine sabır diliyorum.
 
Olayın ardından hükümetimiz, yerel yetkiller harekete geçti.Orman Bakanımız, Milli Savunma Bakanımız, Genelkurmay Başkanımız incelemelerde bulundu. Olayla ilgili adli işlemler devam ediyor.
 
Afyon'da meydana gelen olaydan dolayı hepimizin yüreği yanıyor. Hiç kimse eleştriden azade de değildir. Medya gerekli soruları sormakta ve cevap aramaktadır. Toplum daha şefffaf bir noktaya ilerlerken, bizdeki bu doğru bilgilenme anlayışı yenilenmeli. Olayı araştırma boyutunu aşıyor, tam anlamıyla bir linç kampanyasına dönüşüyor.
 
Önce sosyal medyada, ardından yazılı ve görsel basında haber aktarmak niyeti aşıyor. Sansasyonel boyutlara ulaşıyor.
 
Muhalefet de her hadiseyi siyaset mazemesi yapıyor.
 
Olayla ilgili doğru soru sormak yerine, hükümete yönelik linç hareketine dönüşüyor. Topyekün bir karalamaya dönüşüyor.
 
Biz hükümet olarak 10 yıldır devlet kurumlarını şefaf hale getirirken şunu dile getirdik. Bir kişinin hatası bir kurumu bağlamaz dedik. Ama medya ve muhalefet bunu bütün kurumu sorumlu tutuyor.
 
Şimdi Beytüşşebap'ta jandarma personelinin Türk bayrağını indirdiği haberler yapıldı. Halkımız da reaksiyon gösteriyor. Halbuki birkaç erimiz bayrağımızı korumak niyetiyle oradan alıyorlar.
 
 

'Bu davranışlar şerefsizliktir'

 
 
"Çok açık ve ağır konuşuyorum. Kurumlara yönelik, milleti galeyana getirmeye getirmeye yönelik bu davranışlar şerefsizliktir. Bu beyfendiler Boğaza karşı içkilerini yudumlarken askerimiz canlarını siper ediyor. Onlar kan kusuyor kızılcık şerbeti içtim diyorlar... Ama burada beyfendiler konfor içinde milleti galeyana getiriyor.
 
Biri kalkıyor Genelkurmay Başkanını, ÖSYM Başkanını ehliyetsizlikle suçluyor. Senin ehliyetin ne? Sen utanmadan kalkacaksın Genekurmay Başkanına, "hükümete yalakalık yapıyor" diyeceksin. ÖSYM'nin başındaki değerli bir bilim adamı, hataları olabilir. Kalkıp yalakalık yapıyor diyemezsin...
 
Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır biz şeytan olamayız. Biz bu millete sevdalıyız. Bir gün atlamıyoruz ki bu ülkede hizmetlerimiz vücut bulmasın. Yurt içi ve yurt dışında da terörü rant kapısına çevirmiş olanlar var. Teröre karşıymış gibi durup, teröre yardım edenler var."
 
 

'Ak Parti aramadı biz aradık' diyor'

 
 
Hükümet yıpransın da Türkiye'ye ne olursa olsun anlayışı Türkiyeli anlayışı değildir. İl başkanım kaçırılıyor, ana muhalefet arıyor. Arkasından açıklama, “AK parti aramadı biz aradık, bizden yardım istedi” diye. Arayıp soruyoruz, aldığım cevap şu: “Başbakan'ım burada terörün uzantısı bir partiyle el ele miting yapan bir partiden yardım alacak kadar ben düştüm mü" diyor. Şu anda hala bölücü terör örgütünün elinde olan kardeşimiz, askerimiz var. Bir kısmını bırakıyor, bir kısmını tutuyor.
 
 

'Merhabanın adresi de değişti'

 
 
"Kalkacaksın teröristlerle kucaklaşacaksın, sonra ‘merhaba dedik’ diyeceksin. Artık merhabanın adresi de değişti. Bu parlamento yol geçen hanı değildir. Samimi olarak bu millete hizmet etmek isteyenlerin yeridir. Terörün bütün enstrümanlarını devre dışı bırakıyoruz. Çok büyük bir kararlılıkla terörün üstüne gidiyoruz."