Dünya

El üstünde tutanlar şimdi yerden yere vuruyor!

Bir zamanlar AKP'yi el üstünde tutan Batı basını Türkiye'nin Gazze ve İran politikası nedeniyle şimdi Erdoğan'ı yerden yere vuruyor...

09 Haziran 2010 03:00
T24 - Bir zamanlar AKP'yi el üstünde tutan Batı basını Türkiye'nin Gazze ve İran politikası nedeniyle şimdi Erdoğan'ı yerden yere vuruyor...

Bir zamanlar AKP'nin yayın organı gibi çıkan, Erdoğan'ın ve kurmaylarının en çok röportaj vermeyi sevdiği gazete New York Times "Türkiye'yi nasıl hizaya getiririz?" sorusu sorulmaya başlandığını yazdı. Türkiye hakkında onlarca övgü dolu makale yayınlayan Financial Times'da bugün çıkan yazıda "Amerika, Başbakan Erdoğan'ın güzergâhından rahatsız" denildi.

Türkiye'nin AB yolundaki en büyük destekçilerinden biri olan İngiliz The Guardian gazetesi, Türkiye'yi ağır bir dille eleştirerek ülkenin giderek ABD' nin düşmanı olmaya doğru ilerlediğini kaydetti.


İşte daha önce Türkiye ve AKP yanlısı yazılarıyla öne çıkan ünlü gazetelerde bugün yayınlanan makaleler:


New York Times: En uysal müttefik Türkiye dikene döndü... Kendi çıkarları doğrultusundaki Ortadoğu politikalarıyla Amerika'yı provake ediyor

Türkiye'nin bu yeni politikaları Erdoğan'ı Arap dünyasından bir kahraman haline getirirken Council on Foreign Relations'tan Steven Cook'a göre Türkiye giderek artan bir şekilde Washington'da, "Ortadoğu'da büyük güçlerin istekleriyle çatışan şeyler yapan bir ülke" olarak görülüyor. Cook'a göre şimdi ABD'de, "Türkiye'yi nasıl hizaya getiririz?" sorusu sorulmaya başladı. Davutoğlu'nun vizyonu Washington ile çatışma yaratıyor. Özellikle İran konusunda... Üst düzey bir Amerikalı yetkili, "Evet hedefleri var ve bu onlara dünya arenasında önemli bir rol veriyor. Ama Amerikalılar'ın Türkler'in yaptığını kabul etmeme ihtimali var ve bu da ABD-Türkiye ilişkilerini etkiler" diyor. Pragmatik bir kişi olmasına rağmen dindar bir Müslüman olan Erdoğan, bir sokak kavgacısı fiyakasıyla krizlerde çok daha sesini çıkartan bir kişiliğie sahip. Hilal ve yıldız kitabının yazarı olan Amerikalı Türk uzmanı Stephen Kinzer'a göre "Türkler Amerika'ya soğuk savaş bitti artık daha işbirlikçi bir yaklaşım sergilemeniz gerekiyor. Biz de size yardım edebiliriz" diyor. Ancak Kinzer'a göre "Amerika bu teklifi kabul etmeye hazır değil." Türk ve Amerikalı yetkililer aralarındaki farklılıkları önemsiz göstermeye çalışıyor. Ancak özellikle Hamas ve İsrail'in güvenliği konusundaki kaygılar aşılamaz engeller olarak görülüyor ve bazı Amerikalı yetkililer Türk devletinin gerçekleri görmediğini söylüyr.


The Guardian: Erdoğan'ın kavgacı vaazları aklın hayalin ötesinde

Arap dünyasında Türkiye'ye destek tüm zamanların zirvesinde. Birinci Dünya Savaşı sırasında Osmanlı sultanına ve halifesine bağlı olan kişilerin Türk bayraklarıyla Ortadoğu'da yürümesinin ardından ilk kez Ortadoğu halkı Türk bayraklarıyla yürüyor. O zaman halife cihad ilan etmişti. Şimdi yüzünü doğuya dönen Erdoğan İsrail'le ilişkileri feda edip İsrail'e karşı cihad ilan ederek Arap dünyasının en popüler lideri haline geldi. Erdoğan ve Davutoğlu sınrı tanımıyor. Erdoğan'ın kavgacı vaazları aklın hayalin ötesinde. ABD dünya liderliğine oynayıp Erdoğan gibi liderleri terk etmezken Türkiye'nin bu şekilde davranacağını kimse beklemezdi. Türkiye için hala umut var. Belki eski çeşit Kemalizmin değişmesi gerekir ama bunu yapacak olan kişi Kemal Kılıçdaroğlu'dur. Türkiye şimdi bir kez daha Müslüman dünyadsında liderlik ediyor ancak bir yandan da medeniyetler çatışmasını teşvik ediyor. Stratejik olarak ABD ile yarış halinde. Şu an Amerika'nın düşmanı değil ama "dost-düşman" arasında bir yerde...


Financial Times: Amerika, Başbakan Erdoğan'ın güzergahından rahatsız

Washington ile Ankara arasındaki ilişkiler geçen hafta İsrail'in Gazze'ye yardım gemisine yönelik saldırısında dokuz kişinin ölmesi nedeniyle gerildi ama ilişkiler, asıl İran oylaması nedeniyle gerilecek. Amerikalı yetkililer, yaptırım taslağı konusunda Ankara'nın en fazla çekimser oy kullanmasını bekleyebileceklerini söylüyor ama bu bile Washington'un İran karşısında uluslararası bir söz birliğinin altını çizme çabasını zorlaştıracak. Türkiye ile böylesine kritik bir konuda ihtilaf yaşanması ise Obama'nın geçen yılki ifadesiyle "model bir ortaklığa" darbe vurabilir. O zamandan bu yana Amerika, Başbakan Erdoğan'ın güzergâhından rahatsız. İran'la ilişkileri güçlendiren Erdoğan, bu ülkenin Amerikan dış politikasına ilişkin bazı görüşlerini de aksettirdi. Erdoğan, Amerikan karşıtlığının Pakistan'la kıyaslanacak hale geldiği bir ülkeye liderlik ediyor. Ancak Amerika'nın eski güvenlik danışmanlarından Zbigniew Brzezinski ise genel anlamda bölgede Türkiye'nin daha aktif bir rol oynamasının, son derece yapıcı olabileceği yorumunu yaptı.


Washington Post: Herkes İsrail konusunda endişe ediyor; ama Erdoğan konusunda da dünya liderlerinin endişelenmesi gerekir...

Türkiye'nin Washingon Büyük elçisi Namık Tan'a bir makale yazdıran Washington Post gazetesi aynı günkü sayısında Türk hükümetine ve Erdoğan'a yönelik bir başyazıyla cevap verdi. Batılı ülkelerin İsrail'in yarım gemilerine yaptığı saldırıdan endişelenmelerinin haklı olduğuna vurgu yapılan başyazıda, "Ancak batılı ülkeler aynı zamanda bir haftadır islamcı militanlara destek vererek NATO üyesi bir ülkeye yakışmayan tavırlar sergileyen Erdoğan Hükümeti hakkında da endişe etmelidir" yorumunda bulundu. Başyazıda şu görüşlere yer verildi:

> Bir karşı sayfada Türk diplomat Namık Tan, Yardım gemisinde masum insanlara saldırıldığını bunlar arasında Nobel ödüllü ve soykırımdan kurtulan insanların da bulunduğunu dile getirdi. Ancak gemideki bu insanlara hiç dokunulmadı bile.

> Tüm çatışma Mavi marmara'nın güvertesinde yaşandı. Ölenlerin hepsi islamcı "yardım" kuruluşu IHH üyesiydi.
 
> IHH ile Erdoğan arasındaki ilişki yapılacak soruşturma kapsamında dikkate alınmalıdır.

> Bu vakıf 2008 yılında ABD tarafından terör örgütleriyle bağlantılı olduğu ilan edilmiş olan "Union of God" koalisyonu üyesidir.

> Erdoğan İsrail'e karşı saldırı sonrasında çok ağır sözler sarfetmiştir. Ancak geçen yıl İran'daki muhalifler öldürüldüğünde hiç sesi bile çıkmadı.

> Erdoğan gitti Ahmedinad'la bir olarak BM yaptırımlarını baltaladı. Obama yönetiminden PKK konusunda Ermeniler konusunda taleplerde bulundu. Ama şimdi İsrail'e saldırarak Amerikan çıkarlarını tehlikeye atıyor. Erdoğan'ın bu davranışının bir bedeli olmayacak mı?