Gündem

Ekrem İmamoğlu: YSK, verdiği gerekçeli kararın hiçbir anlam ifade etmediğini ortaya koydu; demokrasiyi tamir etmek yine millete düştü

"31 Mart’ta yaşadığı bir seçim süreci var, Yıldırım ile bunların konuşulacağı bir programda tartışmak isterim"

04 Haziran 2019 09:38

Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) AKP'nin talebi doğrultusunda İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini iptal etmesinin ardından mazbatası elinden alınan CHP'nin adayı Ekrem İmamoğlu, bayram namazı çıkışı, YSK'nın önceki gün verdiği "soruşturma geçiren ilçe seçim kurulu başkanları ve seçim müdürlerinin tekrar görev alabilecekleri" kararına ilişkin açıklamalarda bulundu. Kararı, "Üzücü" olarak değerlendiren İmamoğlu, "Bugün gelinen noktada uydurma bir gerekçe olduğu ortaya çıktı. Böyle bir karara imza atarak aslında verdikleri gerekçeli kararın hiçbir anlam ifade etmediğini ortaya koydular. Millete düştü yine demokrasiyi tamir etmek" diye konuştu.

Öte yandan İmamoğlu, gazetecilerin rakibi AKP'nin adayı Binali Yıldırım'ın şartlı olarak bir televizyon programında bir araya gelme teklifiyle ilgili sorularını yanıtladı. İrtibatın kurulduğunu belirten İmamoğlu, "Bu çağdaş bir ortamın gereği" dedi. İmamoğlu, Yıldırım'ın şartına ilişkin olarak da, "Asla şartlı bir süreci kabul etmemekle beraber İstanbul konusu üzerinde konuşma konusu üzerinde hem fikirim. Ama İstanbul’un geçmişi var, geleceği var ve tabii ki 31 Mart’ta yaşadığı bir seçim süreci var. Bunların da konuşulacağı bir programda, tartışma yapacağımız programda çok isterim" ifadelerini kaydetti.

İmamoğlu ayrıca, İçişleri Bakan Yardımcısı ve eski AKP Sinop milletvekili Mehmet Ersoy'un, "Bir Yunan’ın İstanbul’un başına geçmesiyle ekonomi düzelmez" sözleriyle ilgili olarak de tepki gösterdi. "Her zaman söyledim, bu tür lafları söyleyenleri Allah’a havale ediyorum. Bir yönüyle de lafa bakarım laf mı diye söyleyene bakarım adam mı diye" ifadelerini kullanan İmamoğlu, "Allah akıl ve ahlak versin" dedi.

İmamoğlu'nun açıklaması şöyle:

"İyi Bayramlar diliyoruz. Beylikdüzü’nde bir arda olmaktan keyif alıyorum. Sabah Twitter üzerinden bayramımı tebrik eden Sayın Binali Yıldırım’a, eşi hanımefendiye aynı şekilde Necdet Bey’e, ailesine ve yine Vatan Partisi’ne, koşacak bütün rakiplerimize iyi bayramlar diliyorum.

"(YSK’nın kararına ilişkin değerlendirme) Üzücü. Alındığı zaman da böyle bir kararın uygun olmadığı konusundaki fikrimiz netti. Bugün gelinen noktada uydurma bir gerekçe olduğu ortaya çıktı. Uydurma bir gerekçeyle İstanbul halkının iradesini gasp ettiler. Demokrasiye büyük zarar verdiler. Ramazan ayının girişinde böyle bir karar verip, son gününde böyle bir karara imza atarak aslında verdikleri gerekçeli kararın hiçbir anlam ifade etmediğini ortaya koydular. Millete düştü yine demokrasiyi tamir etmek. Ufuksuz verilen kararlar sürecinde bütün uyarılara rağmen demokrasi ne yazık ki ağır darbe almıştır. Bu gerekçe üzerinden tutulan bu yol haritasında bir sürü itiraf, iftira ve yalan ifadelerle insanlara ne yazık ki kirli cümleler kurulmuştur. Nelere sebep oldular düşünsenize. Memleketin gerçek gündeminden uzaklaşıldı. Memleketimize yine seçimle meşgul ettiler. Verdikleri zarar çok büyük.

"(Binali Yıldırım ile ortak televizyon programına çıkma) Bizim grup başkanvekilimizin sayın Binali Yıldırım adına ilgili bir arkadaştan bir telefon geldiğini biliyorum. İrtibat kuruldu. Biz zaten fikrimizi söylemiştik. Bu çağdaş bir ortamın gereği. Tabii asla şartlı bir süreci kabul etmemekle beraber İstanbul konusu üzerinde konuşma konusu üzerinde hem fikirim. Ama İstanbul’un geçmişi var, geleceği var ve tabii ki 31 Mart’ta yaşadığı bir seçim süreci var. Bunların da konuşulacağı bir programda, tartışma yapacağımız programda çok isterim. Sanırım memleket 17 yıldır böyle bir görüntüyü görmedi. Bu iktidar süresinde. Bunun görünmesi ülkemiz adına sevindirici bir adım olacaktır. Umuyorum gerçekleşir.

"(İçişleri Bakan Yardımcısı ve eski AKP Sinop milletvekili Mehmet Ersoy'un, "Bir Yunan’ın İstanbul’un başına geçmesiyle ekonomi düzelmez" sözlerine ilişkin açıklama) Her zaman söyledim, bu tür lafları söyleyenleri Allah’a havale ediyorum. Bir yönüyle de lafa bakarım laf mı diye söyleyene bakarım adam mı diye. Bu kadar net. Ben insanım, dünya insanıyım. Kötü laf edenlerin içinden ne geçiyorsa aynaya baksınlar yüzlerinde o vardır. Kimsenin hakkında kötü bir şey düşünmüyorum ama benim geçmişimle ilgili uğraşmasınlar. Kaldı ki Yunan diyerek ne demek istiyorlar? Bu ülkede etnik kültürden pek çok insan var ne demek istiyorlar? Bu ülkede Türk vatandaşı var, Kürt vatandaşı var, Rum vatandaşımız var, Ermeni vatandaşımız var. Allah akıl ve ahlak versin.