Dünya

Duma seçimleri için 466 gözlemci

Rusya'daki Duma seçiminde yine Kremlin yanlısı dört partinin meclise girmesi bekleniyor. AGİT, seçimler için 466 gözlemci görevlendirdiğini duyurdu.

17 Eylül 2016 13:29


Medyada yer alan haberlere göre pazar günü yapılacak olan Rusya'daki meclis genel seçimlerinde, 2012 yılındaki devlet başkanlığı seçimindekinin iki katı kadar Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) gözlemcisi hazır bulunacak. AGİT'nin oylamaya eşlik etmek üzere 466 gözlemciyi görevlendirdiği bildirildi. Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı, 318 gözlemci tarafından izlenen 2011 yılındaki genel seçimleri demokratik standartlara uyulmadığı gerekçesiyle ‘gayrı adil’ olarak nitelendirmiş ve seçim sonuçları protesto gösterilerine yol açmıştı. On binlerce göstertici oylamaya hile karıştırılmasını ve Putin'in ‘güdümlü demokrasi’ rejimini protesto etmişti.

Seçimlerde, muhalefet partileri arasındaki anlaşmazlığın Kremlin'in işine yarayacağı ve Putin'in Birleşik Rusya Partisi'nin yüzde 40 oranında oy toplayacağı tahmin ediliyor. Daha fazla partiye seçime katılma izni verilen Rusya'da, Kremlin'e yakın partilerin yüzde 5'lik oy barajını aşabileceği tahmin ediliyor. Seçim sonuçlarının, Putin'in ülkesindeki hakimiyeti üzerinde etkili olacağı ise sanılmıyor.

Putin'in ‘liberalleştirilmiş’ seçim yasası

2014 yılında Kırım'ın ilhak edilmesi Putin'in desteklenme oranının yüzde 80 artmasını sağlamıştı. Rusya aynı zamanda ağır ekonomik kriz geçiriyor. Reformların ihmal edilmesi, petrolün ucuzlaması ve Batı'nın uyguladığı yaptırımlar Rusya'yı derin krize sürükledi. Dimitri Medvedev liderliğindeki Birleşik Rusya Partisi çoğunluğu korumakla birlikte halkın hoşnutsuzluğunu hissedecek.

Vladimir Putin'in 2018'deki devlet başkanlığı seçiminde adaylığını yeniden koyacağına kesin gözüyle bakılıyor. Alt meclis Duma seçimleri başkanlık seçiminin provası niteliğini taşıyor. Kremlin 2011'deki Duma seçimlerini izleyen protesto gösterilerinin tekrarlanmaması için gerekli gördüğü önlemleri aldı. ‘Sihirbaz’ olarak adlandırılan ve Kremlin'e arzuladığı seçim sonuçlarını sunan seçim kurulu başkanı Vladimir Çurov görevden alındı. Oylamanın hilesiz geçmesini sağlama görevi bu kez yönetimin saygın eski insan hakları sorumlusu Ella Pamfilova'ya verildi. Pamfilova gazetecilere, ‘oylamadan yüzünün akıyla çıkmadığı’ takdirde bu görevi bırakacağını açıkladı.

Yeni seçim kanunu liberal görünümlü olmakla birlikte Kremlin'e bağlılık gösteren partilerin avantajlarını kaldırmıyor. 450 milletvekili 2003'te olduğu gibi yine karma sistemle seçilecek. Vekillerin 225'i parti listeleriyle, 225'i ise seçim bölgelerinde belirlenecek. Büyük kentlerdeki çoğu seçim bölgesinin Kremlin'e sadık kırsal seçim bölgeleriyle birleştirilmesi muktedir partiler açısından avantaj sayılıyor. Seçime 14 siyasi parti katılabilecek. Oy barajı yüzde 7'den yüzde 5'e düşürüldü.

Kremlin'ci partilerin hakimiyeti sürecek

Sadece ‘dört büyüklere’ oy barajını aşma şansı tanınıyor. Bunlar Birleşik Rusya, Komünist Parti, ılımlı solu temsil eden Adil Rusya ve milliyetçi Liberal Demokrat Parti. Adları farklı olsa da hepsi Kremlin'in sözünden çıkmayan partiler olarak görülüyor. Seçimlerde oylardaki cüzi kaymaların bile önemli rol oynayabildiği belirtiliyor. Partiye en fazla hangi bölge oy kazandırdı? Ekonomik durumun bozukluğu yüzünden seçmen Komünistlere mi kayıyor, gibi sorular önem kazanıyor.

Bağımsız Levada Enstitüsü aybaşındaki anketinde Birleşik Rusya'nın oy oranının yüzde 39'dan yüzde 31'e düştüğünü açıklayınca Adalet Bakanlığı tarafından ‘yabancı ajanlıkla’ suçlandı. Rusya'da faaliyet gösteren kuruluşların yurt dışından para yardımı alması Rusya'da hoş karşılanmıyor.

Muhalefetin fazla milletvekili çıkarma şansının olmayacağı tahmin ediliyor. Putin'in muhalifleri arasından kitleleri peşinden sürükleyebilecek çaptaki isimler çıkmıyor. Muhalefet bölünmüş durumda. Liberal Jabloko ve Parnas partileri ortak liste üzerinde anlaşamadılar. Parnas'ın liste başı adayı ve eski Başbakan Mihail Kasyanov'un üzerine boyalar atıldı ve gizli çekilmiş seks kaseti bütün Rusya'da yayınlanarak yıpratıldı. Muhalif medya değişiklik umudu kalmayan seçmeni sandığa gitmesi için ikna etmeye çalışıyor. Blogcu Dimitri Çernişev, ‘oy kullanmayan, her şeyi sineye çekmiş sayılır’ derken yazar Boris Akunin de Rus seçmene mutlaka oy kullanmasını tavsiye ediyor. Akunin, ‘Bu seçim objektif anlamda, halkın rejimle ilgili tutumunu konu alan bir ankettir. Seçmen bu anketi güvensizlik oyuna dönüştürmelidir’, diyor.