Diyarbakır'da 5 Haziran 2015 günü HDP mitingine yapılan ve 4 kişinin hayatını kaybettiği, 414 kişinin yaralandığı saldırıdan 74 gün önce, Adıyaman Emniyet Müdürlüğü'nün savcılığa uyarı yazısı gönderdiği ortaya çıktı. Uyarının, IŞİD dosyası ile ilgili soruşturma dosyasında yer aldığı öğrenildi.
Emniyet Müdürlüğü'nün 24 Mart 2015 günü savcılığa gönderdiği raporda, aralarında bombacı Orhan Gönder'in de bulunduğu terör nitelikli kayıp kişilerin Suriye'ye gittiklerini ve Türkiye'ye dönmeleri halinde ülkemiz açısından tehdit unsuru oluşturabilecekleri bilgisi yer aldı.
Doğan Haber Ajansı’ndan (DHA) Felat Bozarslan’ın haberine göre, HDP'nin Diyarbakır mitingine düzenlenen bombalı saldırının soruşturma dosyasında Adıyaman Emniyet Müdürlüğü'nün El Kaide ve çatışmalı bölgelerle irtibatlı gruplara ilişkin 2014 yılında başlattığı çalışmanın evrakları da yer aldı. Adıyaman Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nce hazırlanan gizli raporda, 2014 yılında El Kaide ve çatışma bölgeleri ile irtibatlı gruplar konulu bir soruşturma başlatıldığı belirtildi.
Ailenin şikayeti üzerine gözaltına alındı, serbest bırakıldı!
Evrakta HDP bombacısı Orhan Gönder'in babası Mustafa Gönder'in 25 Haziran 2014 günü Adıyaman Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'ne geldiği ve oğlunun ‘bir tarikat, cemaat veya dini içerikli örgüte üye olabileceğinden şüphelendiğini’ söylediği belirtildi. Evraka göre bunun üzerine gözaltına alınan Orhan Gönder, ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Gönder, serbest bırakıldıktan bir süre sonra Suriye'ye geçerek IŞİD'e katıldı. Aynı dönemde polise başvuran bazı aileler Mehmet Taşar, Demet Taşar ve Muhammet Zana Alkan'ın da Orhan Gönder ile birlikte kaybolduğunu belirtti. Polis tarafından hazırlanan raporda, kaybolan kişilerin radikal gruplar ve terör örgütlerinin kamplarına katılmak için yurt dışına çıktıklarının değerlendirildiği belirtildi.
24 Mart 2015'ta polis uyardı!
Adıyaman Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nün Diyarbakır patlamasından 74 gün önce, 24 Mart 2015 günü savcılığa gönderdiği IŞİD dosyası ile ilgili soruşturma dosyasında çarpıcı bir uyarı da yer aldı. Dosyanın sonuç ve değerlendirme kısmında, yapılan telefon trafiği araştırmalarında kayıp kişilerin beraber hareket ettiklerinin belirlendiği kaydedildi. Evrakta, bu kişilerin Suriye veya Irak'taki çatışma bölgeleri ile irtibatlı gruplara katıldıkları vurgulandı. Haklarında kayıp başvurusunda bulunulan kişilerin, çatışma bölgelerinde bulunan gruplar içinde eylem ve faaliyet gösterdiğini belirten polis, bu kişilerin Türkiye'ye geri dönmeleri halinde ülkemiz açısından tehdit unsuru oluşturabileceklerine dikkat çekti.
Diyarbakır ve Suruç bombacıları aynı şehirden
Adıyaman Emniyet Müdürlüğü'nün 2015 yılının Mart ayında yaptığı bu uyarıdan 74 gün sonra HDP'nin Diyarbakır mitingine bombalı saldırı düzenlendi. Yapılan çalışmalarda saldırıyı düzenleyen kişinin Dokumacılar grubu ile bağlantılı olarak Adıyaman'dan IŞİD'e katılan ve dosyada 'Terör nitelikli kayıp şahıs olarak' aranan Orhan Gönder olduğu tespit edildi. Orhan Gönder olaydan bir gün sonra Suriye'ye kaçmak üzere geldiği Gaziantep'te yakalandı.
20 Temmuz 2015 günü Şanlıurfa'nın Suruç ilçesinde meydana gelen bombalı saldırıyı da yine Adıyaman'dan IŞİD'e katılan ve aynı dosyada kayıp şahıs olarak aranan Abdurrahman Alagöz'ün düzenlediği tespit edildi. Son olarak 10 Ekim 2015 günü Ankara'da düzenlenen barış mitingine yapılan saldırıyı da, Suruç saldırısını yapan Abdurrahman Alagöz'ün Adıyaman'dan örgüte katılan ağabeyi Yunus Emre Alagöz'ün yaptığı belirlendi.
Suruç'u kana bulayan canlı bomba, Diyarbakır bombacısıyla arkadaş mı?
HDP mitingi bombacısı sınırda fotoğrafla aranıyormuş!