Ukrayna Devlet Başkanı Poroşenko: Ukrayna- Türkiye ilişkileri hiçbir şekilde bozulmaz
ANTALYA\'da Ukrayna Konsolosluğu açılışına katılan Ukrayna Devlet Başkanı Petro Poroşenko, “Ukrayna-Türkiye ilişkileri hiçbir şekilde bozulmaz\" dedi.
Ukrayna Antalya Konsolosluğu, Ukrayna Devlet Başkanı Petro Poroşenko\'nun katılımıyla açıldı. Muratpaşa ilçesi Çaybaşı Mahallesi 1352 Sokak üzerinde inşa edilen konsolosluk binasında açılış için resmi tören düzenlendi. Konsolosluk binasının bulunduğu sokağa çıkan tüm yollar polis ekiplerince demir bariyer çekilerek giriş ve çıkışa kapatıldı. Çevrede geniş güvenlik önlemi alınırken konsolosluğa girmek isteyenlerin de üst araması yapıldı.
Ukrayna Devlet Başkanı Petro Poroşenko ve beraberindeki Ukrayna heyeti, konsolosluk binası girişinde Ukrayna\'ya özgü geleneksel kıyafet giydirilmiş iki çocuk ve Antalya\'da yaşayan Ukraynalılardan oluşan Bereginya Korosu karşıladı. Çocuklar ellerindeki dev Ukrayna çöreğini Poroşenko\'ya ikram etti. Çocuklara sevgi gösterisinde bulunup başlarını okşayan Poroşenko, çöreği öptü. Önce İstiklal Marşı ardından Ukrayna marşı okunarak Ukrayna bayrağı göndere çekildi.
Poroşenko açılış öncesi yaptığı konuşmada, Türkiye\'ye geldiğinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan\'la yaptığı ikili görüşmeyi hatırlattı. Erdoğan\'la yakın ilişkileri bir kez daha teyit ettiklerini belirten Poroşenko, “Ukrayna-Türkiye ilişkileri hiçbir şekilde bozulmaz. Buraya konsolosluk açılması çok önemli. Burada yaşayan Ukraynalı vatandaşlarımıza hizmet götürmekte ne kadar kararlı olduğumuzun da bir göstergesidir bu durum\" dedi.
Poroşenko konuşmasının ardından beraberindeki çocuklarla birlikte üzeri örtüyle kapatılan Ukrayna Antalya Konsolosluğu yazılı tabelanın örtüsünü kaldırarak konsolosluğun açılışını gerçekleştirdi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
--------------
- Ukraynalı Kadın Korosu\'nun görüntüsü
- Cumhurbaşkanının tuzlu ekmekle karşılanması
- Cumhurbaşkanının konuşması
- Konsolosluk açılışı
- Vatandaşların Cumhurbaşkanı ile özçekim yapmaları
- Detaylar
305 MB /// 02.45ö (HD)
HABER: Alparslan ÇINAR- KAMERA: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA, (DHA)
====================
KPSS sınavına girmek için okula geç kalanlar içeri alınmadı
Sivas\'ta kamu kurumlarında işe girmek isteyen önlisans mezunu adayları Kamu Personeli Seçme Sınavı (KPSS) heyecanı yaşadı. Sınava geç kalan adaylar içeriye alınmadı.
2018 yılı önlisans düzeyi KPSS sınavı saat 10.15\'te başladı. Erken saatlerde sınavın yapılacağı merkezlere gelen adayların heyecanlı olduğu görüldü. Sivas Cumhuriyet Üniversitesi (CÜ) yerleşkesinde sınava girecek adaylar, giriş belgelerini göstererek ve arama yapılarak içeriye alındı. Birçok aday yanlarında getirdiği araba anahtarı, çanta, cüzdan, telefon, kent kart, koltuk değneği gibi eşyalarını salon girişinde bıraktı. Saat 10.00 itibariyle ise kapılar kapanarak geç kalanlar sınava alınmadı. Sınava geç kalan adaylar kapı önlerinde içeriye alınmayı bekledi. Ayrıca nüfus cüzdanı yerine ehliyetle gelenlerde görevliler tarafından sınava alınmadı. Saat 10.15\'te başlayan sınavda adaylar 120 soruyu çözmek için ter döktü. Sınava girenlerin aileleri ise okul bahçelerinde Kuran okuyarak sınavdaki yakınlarının başarısı için dua etti.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-Sınav salonlarına giriş görüntüleri
-Genel Detay
Haber-Kamera:Hakan KALELİ/SİVAS, (DHA)-
(253 MB HD Görüntü)
DGS\'DE
======================================
Yılmaz Özdil, Bursa\'da okurlarıyla buluştu
BURSA’daki kitabevinde okurlarıyla buluşan gazeteci-yazar Yılmaz Özdil, yeni çıkan ‘Mustafa Kemal\' isimli kitabını imzaladı. Okurlar kitabı imzalatmak için uzun kuyruklar oluşturdu.
Merkez Nilüfer ilçesi Özlüce Mahallesi\'ndeki bir kitabevine gelen gazeteci- yazar Yılmaz Özdil, burada okurlarıyla buluştu. Yeni çıkan \'Mustafa Kemal\' isimli kitabını imzalayan Özdil, okurlarıyla fotoğraf çektirdi. Yaklaşık 3 bin kişinin geldiği kitabevinde uzun kuyruklar oluştu. Yılmaz Özdil’in günlük yazılarını kaçırmadan takip ettiğini belirten Selçuk Terzi (35), “Özdil’in kitaplarını elimden geldiğince okuyorum. Bugün de kitap imzalatmaya geldim, ama biraz zor gibi gözüküyor. Yaklaşık 3 saattir buradayım, ama sıranın ucu bile belli değilö dedi.
Kızına doğum gününde imzalı kitap hediye etmek için geldiğini belirten Filiz Akar (44), “Kızım Yılmaz Özdil’i çok seviyor. Kitabı da ona doğum gününde hediye etmek için aldım. Yılmaz Bey’i çok seviyoruz. Böyle bir kitaba imza attığı için kendisine teşekkür ediyoruz. Çok izdiham var. Umarım bir fırsatını bulup kitabı imzalatabilirimö diye konuştu.
Görüntü Dökümü:
-----------------------
-Yılmaz Özdil kitap imzalaması
-Fotoğraf çekimi
-İmza kuyruğu
Süre: 2.21 Boyut: 264 MB
Haber-Kamera: Muammer İRTEM/BURSA, (DHA)
======================================
Marketten çorap hırsızlığı kamerada
Kocaeli\'nin Körfez ilçesinde bir kadın marketten çorap ve şort çalarak yanında getirdiği poşete koyarken marketin güvenlik kameraları tarafından görüntülendi.
Olay, Kocaeli’nin Körfez ilçesinde bulunan markette meydana geldi. Markete gündüz saatlerinde giren bir kadın bir süre markette gezindikten sonra tezgahta bulunan 3 adet çorap ve 1 adet şortu elindeki poşete koyup marketten uzaklaştı. Market çalışanları sayım sırasında tezgahta bulunan ürünlerin eksik olduğunu fark edince güvenlik kameralarını izledi. Görüntülerde bir kadının şort ve çorapları çaldıklarını tespit etti. Market çalışanları polisi arayarak yardım istedi. Olay yerine gelen ekipler kamera görüntülerin izledikten sonra hırsızı yakalamak için çalışma başlattı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
(Güvenlik kamerasında)
-Kadının markette dolaşması
-Poşete çorap ve şortu atması
-Marketten uzaklaşması
KÖRFEZ(Kocaeli)(DHA)
======================================
Düğün yolunda kazada ölen anne ve kızı toprağa verildi
Karaman\'da, yakınlarının düğününe giderken geçirdikleri kazada ölen anne Ümmügülsül Eski (46) ile kızı İrem Eski (16), bugün toprağa verildi. Diğe iki yaralı da tedavisinin ardından taburcu oldu.
Kaza, dün saat 19.50 sıralarında merkeze bağlı Beydili köyü çıkışında meydana geldi. Akçaşehir Beldesi\'nden Karaman kent merkezine yakınlarının düğününe giden Kadir Eski yönetimindeki 35 U 1233 plakalı otomobil, Beydili köyü çıkışında yolun kenarında park halindeki pancar yüklü römorka çarptı. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine sağlık görevlileri, itfaiye ve jandarma ekibi sevk edildi. Kazada sürücü Kadir Eski (23), annesi Ümmügülsüm Eski (46), kardeşi İrem Eski (16) ve teyzesi Cemile Günarslan (48) yaralandı. Yaralılardan İrem Eski, sağlık görevlilerinin tüm müdahalesine rağmen olay yerinde yaşamını yitirdi. Otomobilde sıkışan yaralılar ise itfaiye ekiplerinin müdahalesiyle kurtarılıp, ambulansla kentteki çeşitli hastanelere kaldırıldı. Tedaviye alınan yaralılardan anne Ümmügülsüm Eski de doktorların tüm müdahalesine rağmen kurtarılamadı.
BABASINA \'BABA YOLA ÇIKIYORUZ. NE OLACAĞI BELLİ OLMAZ\' DİYEREK AİLECEK SELFİE ÇEKİNMİŞLER
Kazada yaşamını yitiren İrem Eski\'nin yola çıkmadan önce evde kalan babası Selçuk Eski\'ye, \"Baba yola çıkıyoruz. Ne olacağı belli olmaz. Gel birlikte selfie çekilenim\" dediği ve ailecek fotoğraf çektirdikleri öğrenildi.
Anne ve kızın cenazesi bugün morgtan alınıp, Akçaşehir Beldesi\'ne getirildi. Genç kızın tabutunun üstünde duvak, annesinin tabutuna da Türk bayrağı örtüldü. Anne ve kızın cenazesi kılınan namazın ardından belde mezarlığında toprağa verildi. Kazada yaralanan sürücü Kadir Eski ve teyzesi Cemile Günarslan\'ın tedavisinin ardından taburcu olduğu belirtildi.
Kaza ile ilgili soruşturma sürüyor.
Görüntü Dökümü
--------------
- Cenaze namazından detay
- Tabutların omuzda taşınması
Haber- Kamera: Muammer ŞEN KARAMAN DHA))
======================================
Taş ocağına karşı sandıklı tepki
İZMİR’in Urla ilçesi Balıklıova Mahallesi’ne yakın bir alanda kurulmak istenen taş ocağı ve kırma eleme tesisi projesine tepki gösteren vatandaşlar, temsili referandum yaptı. Referandum sandığının kurulduğu mahallede, bölge sakinleri oy yerine üzerinde ‘Taş ocağına hayır’ yazılı kağıtları, sandığa attı. Mahalle sakinleri, topraklarına sahip çıkacakları mesajını verdi.
Urla\'nın Balıklıova Mahallesi’nde Bulabaş Tepe mevkisindeki ‘Nitelikli koruma alanı’ içerisinde kalan 66.09 hektarlık alanın 18.23 hektarlık kısmının statüsü değiştirildi. Yapılan düzenleme ile, zeytinliklerin yoğun olarak yer aldığı bölge, ‘Sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım alanı’ olarak belirlendi. Ardından da bir firmanın taş ocağı ve kırma-eleme tesisi kurması için, İzmir Valiliği’nce ‘Çevresel etki değerlendirme (ÇED) raporu gerekli değildir’ kararı verildi. Bunun üzerine mahalle sakinleri, ÇED gerekli değildir kararının iptali için İzmir İdare Mahkemesi’nde dava açtı.
Vatandaşlar, yargı yolu ile mücadele başlattıkları projeye karşı, bir de temsili referandum yaptı. Bugün Balıklıova\'daki amfitiyatroda bir araya gelen vatandaşlar, Gazi Mustafa Kemal Atatürk\'ün sözü olan \'Çevreyi korumak aklın gereğidir\' yazılı pankartı taşıdı. Ayrıca, \'Güneş ve rüzgar bize yeter\', \'Uyan Urla, çölleşmeye az kaldı\', \'Lütfen dengemi bozmayınız\' yazılı dövizler taşındı. Vatandaşlara, CHP İzmir milletvekilleri Kani Beko ve Kamil Okyay Sındır\'ın yanı sıra, CHP eski milletvekili, Büyükşehir Belediye Başkan aday adayı Musa Çam, CHP Kadın Kolları İl Başkanı Nurşen Balcı da destek verdi. Projeye karşı açılan davanın avukatlığını üstlenen Şehrazat Mercan, 25 hektarın altında olan proje sahaları için halkın katılım toplantılarının yapılmadığını, yetkililerin vatandaşlara bu tesisleri isteyip istemediğini sormadığını, bu nedenle temsili referandum ile projeye ‘hayır’ dediklerini belirtti.
‘BELKAHVE GİBİ OLMASIN’
Balıklıova’da yaşayanların, geçimlerini enginar, zeytin ve balıkçılıkla sağladığını aktaran Şehrazat Mercan, bunların aynı zamanda bölge halkı için yaşam kaynağı olduğunu söyledi. Tesisin yapılması halinde, bölgenin bundan olumsuz şekilde etkileneceğini, yer altı sularının kirleneceğini kaydeden Mercan, şunları söyledi:
\"Ocak yapıldığında, ne olacak? Sadece Balıklıova bundan zarar görmeyecek. Yapılacak nakliye yolu ile organik tarıma geçen Kadıovacık Mahallesi de olumsuz etkilenecek. Yeraltı suları, patlatma nedeniyle zarar görecek ve bu suların akış yönü değişecek. O bölgede çok fazla zeytin ağaçları var. 3573 sayılı Zeytin Kanunu çok açık. Yasa ‘3 kilometre mesafede kimyasal atık bırakan, toz ve duman bırakan tesis yapılamaz’ diyor. Burada dönümlerce zeytin var.\"
Proje için seçilen alanın son derece yanlış olduğunu ifade eden Mercan, bundan bir an önce dönülmesi gerektiğini vurguladı. ÇED’e karşı dava açtıklarını da hatırlatan Mercan, davanın yanı sıra bu tür etkinlerle de seslerini duyurmaya çalışacaklarını aktararak, \"25 hektarın altında olunca ÇED gerekli değildir kararı ile proje başlıyor, sonra kapasite artışları ile bir bakıyorsunuz Belkahve gibi bir yere dönüşüyor. O nedenle tehlikenin daha başında bunu önlemeye çalışıyoruz\" diye konuştu.
‘DOĞAMIZI ELİMİZDEN ALMASINLAR’
Balıklıova Mahallesi Muhtarı Akın Yılmaz ise, Balıklıova’nın temiz kalmasını istediklerini söyledi. Köylü olduklarını ve toprakla geçimlerini sağladıklarını anımsatan Akın Yılmaz, \"Bu toprak kirlenmezse ancak biz o zaman ekmek yiyebiliriz. Ama taş ocağı olursa, bunun çıkaracağı toz ağaçlarımıza zarar verir. Bizim dağlarımızdan, ovalarımızdan bal akar. Zeytin, üzüm, çilek, enginar yetiştiririz. Bunlarla da çocuklarımızı geçindirir, okuturuz. Köyümüzden doktorlar, hakimler, savcılar çıktı. Tek mayaları bu doğal ürünler. Ama doğamızı bizim elimizden alırlarsa ne yaparız? Bizim elimizden doğamızı almasınlar, doğamız tertemiz kalsın. Tesis kurulabilir, buna karşı değiliz ama uygun olan, bölgeye uzak yerlerde kurulsun\" dedi.
\'GELECEĞİMİZİ KİRLETMESİNLER\'
Mahalle sakinlerinden Bekir Türesin (58) de şunları söyledi:
\"Evlatlarımıza, torunlarımıza temiz bir gelecek bırakmak istiyoruz. Ama ne yazık ki birileri buna izin vermiyor. En azından bizlerin fikirleri alınıp, bizlere sorulması gereken bir şeye kendileri karar verip, onay verip sonuçlarına da bizim katlanmamızı istiyorlar. Bu ileride, bizlerden sonra gelecek nesilleri olumsuz şekilde etkileyecek. Bu nedenle havamızı, suyumuzu, geleceğimizi kirletecek bu taş ocağının kurulmasına kesinlikle ama kesinlikle müsaade etmeyeceğiz.\"
Yine mahallede yaşayan Semra Özçelik (55) de tesisi istemediklerini ifade ederek, \"Havamızın kirlenmesini istemiyoruz. Balıklıova, denizi ve toprağı ile çok güzel, samimi bir köy. Kirlenmesini hiçbir şekilde istemiyoruz. Bu bizim dışımızda gelişen bir durum\" diye konuştu.
Etkinliğin sonunda katılımcılar, üzerinde \'Balıklıova\'da taş ocağına hayır\' yazılı kağıtları, kurulan referandum sandığına attı. 90 yaşındaki Sevim Efeler de, taş ocağını istemeyen kalabalık arasında yer aldı.
MAHKEME MASRAFLARI TEZGAHTAN ÇIKTI
Öte yandan mahallede yaşayan kadınlar, evlerinde yaptıkları sarma, börek, gözleme gibi ürünleri satmak için tezgah açtı. Yine kadınlar tarafından yapılan takılar, tezgahlarda satışa sunuldu. Kadınlar, sattıkları ürünlerden elde ettikleri geliri, ÇED olumlu kararının iptali için açılan dava masrafları için kullanacaklarını belirtti.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-Urla Balıklıova\'da vatandaşların toplanması
-Açılan pankart ve dövizlerden görüntü
-Kadınların evlerinde yaparak sattıkları ve elde ettikleri gelirleri projeye karlı açılan dava kullanmak için kurdukları stanttan görüntü
-Avukat Şehrazat Mercan ve mahalle sakinleri ile röp.
-Referandum sandığından görüntü
-Genel ve detay görüntü
Haber: Umut KARAKOYUN-Kamera: Tekin GÜRBULAK/ İZMİR, (DHA)
======================================