Politika

DEVLETTE YENİ YAPILANMA ANKARA (A.A)

10 Mayıs 2011 06:58
-DEVLETTE YENİ YAPILANMA ANKARA (A.A) - 10.05.2011 - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, devlette bakanlıklar olarak yeni bir yapılanmaya gittiklerini söyledi. Bayındırlık Bakanlığının yerine Şehircilik Bakanlığını getirmeyi düşündüklerini söyleyen Erdoğan, "Bunun yanında turizmi belki kültürden ayıracağız" dedi. Kanal 7'de yayınlanan ''Başkent Kulisi Özel'' programına katılan Başbakan Erdoğan, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Başbakan Erdoğan, bir soru üzerine, Türkiye'nin artık uluslararası kurum, kuruluşlarda üst düzey temsil yetkileri almaya başladığını, NATO'da, İslam Konferansı'nda, OECD'de, BM'de bu tür örneklerin olduğunu aktardı. Erdoğan, ''Bundan sonra bunun arkası gelecek. Durmaz bu. Bunun yanında biz de bütün kurumlarımızı buna göre uluslararası konumu olsun diye zenginleştiriyoruz. Devletin yapılanması içerisinde şu anda attığımız adımlar var'' dedi. Devlette bakanlıklar olarak yeni bir yapılanmaya gittiklerini belirten Erdoğan, şunları söyledi: ''Belki de seçim öncesi bunun, kanun kuvvetinde kararnameyi çıkardık, onunla uygulamasını başlatacağız. Seçim sonrasına da bunu hazır hale getirmiş olacağız. Birleştirmeler olacak, bazılarını değiştireceğiz. Yeni bakanlık ihdası demiyeyim de, çok daha farklı işlevler görecek bakanlıklar... Bunu dünyanın da, gelişmiş ülkelerin de analizini çok daha geniş yapmak suretiyle, örneğin diyelim ki bizde bir Şehircilik Bakanlığı yoktu. Ne vardı? Bayındırlık Bakanlığı vardı. Biz şimdi Bayındırlık Bakanlığı'nı kaldırmayı düşünüyoruz. Bunun yerine Şehirciliği getiriyoruz ki Türkiye'nin artık ulusal bir planı olsun istiyoruz. Bunun yanında turizmi belki kültürden ayıracağız. Turizmi tanıtma ile bir araya getireceğiz. Belki Turizm Tanıtma Bakanlığı yapacağız. Çünkü turizmi tanıtmada en önemli fonksiyon olarak görüyoruz. Buna benzer bir çalışmanın şu anda içindeyiz. Yani bugün, yarın o işi inşallah bitireceğiz.'' -''İSLAM İLE TERÖRÜ BİR ARADA ANAMAZSINIZ DEDİK''- ''Usame Bin Ladin'e düzenlenen operasyon ile ilgili ne düşünüyorsunuz?'' sorusu üzerine Erdoğan, bu olaya bireysel olarak bakmak istemediğini söyledi. Şimdi Amerika'nın, Ladin öldürüldü, bundan sonra artık dünya güvendedir, açıklamasını da doğrusu yanlış buluyorum. Olay bireysel bir olay değil ki, Ladin de bir tane değildir yani, ona bakarsanız Bin Ladin'ler çoktur.'' Erdoğan, ''Operasyona ilişkin açıklamalar sizi tatmin etti mi?'' sorusuna, ''Onun zamanlaması da enteresan. Pakistan'ın Cumhurbaşkanı'nın yaptığı açıklama var, biz teslim etmiştik diyor. Şimdi hangisine inanacağız bunun. Buralar da biraz karışık, ki kısa bir süre önce beraberdik, böyle bir şeyi de bize açmadı. Böyle bir şey hiç aramızda geçmedi, konuşmadık ama bu olaydan sonra teslim ettik diyorlar. Bu da düşündürücü. Şehrin merkezinde bu denli çevrilmiş olan bir yerden her halde Pakistan yönetiminin de haberdar olmaması, o da düşündürücü'' diye konuştu. -''BÖYLE BİR ENDİŞEYİ BEN TAŞIMIYORUM''- Başbakan Erdoğan, ''Kastamonu'da AK Parti konvoyuna yönelik düzenlenen saldırıya'' ilişkin bir endişe var mı?'' sorusu üzerine, ''Ben, bunu bir endişe olarak değerlendirirsem yanlış olur. Böyle bir endişeyi doğrusu bir başbakan olarak ben taşımıyorum, bir genel başkan olarak da taşımıyorum. Teröristlerin nerede ne yapacağı belli değildir. Ona göre de ülkemin güvenlik güçleri ellerinden gelen bütün tedbiri alıyorlar. Ama bu tedbire rağmen işte bir Recepimizi kaybettik, bir Metinimiz yaralı. Burada önemli olan niye şimdi? Seçimin arefesinde bu atılan adım nedir? Telsiz dinlemesindeki ifadeler çok önemli. Ne diyor? 'Hedef AK Parti' diyor. Demek ki terörle ilgili sorunları çözmede AK Parti başarılı, bu, bu demektir. Başarılı olduğu için bundan PKK, siyasi bağlantısı olan parti rahatsız oluyor, ciddi bir rahatsızlık var orada. Bu sorunlar devam ederse bunlar siyasi rant elde edebiliyorlar.'' -''OKYANUS ÖTESİ NEYSE ADINI SÖYLEYİVER''- Başbakan Erdoğan, siyasilere ilişkin olduğu savunulan kasetlerle ilgili soru üzerine, bunun bireysel bir olay olduğunu belirtti. Bununla bir partiyi değerlendirmenin, yargılamanın ve genel başkanla bunun arasında bir irtibat kurmanın doğru olmayacağını ifade eden Erdoğan, olayın da şüphesiz rahatsız edici olduğunu kaydetti. Kimin böyle bir şeyle uğraştığını bilemediğini, ancak teknolojinin bu kadar ileri olduğu bir dönemde, görüntülerin sorumlularını bulup, ortaya çıkarmanın zannedildiği gibi kolay olmadığını ifade eden Erdoğan, yargının, bu görüntülerin yayınını durdurduğunu belirtti. Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti: ''Fakat, burada Sayın Bahçeli'nin, bu işin okyanus ötesinden yönetildiği gibi bir yaklaşımın içine girmesi çok çirkin. Böyle bir olayı kalkıp da okyanus ötesi bir yaklaşımla ortaya koyması... Kalk o zaman okyanus ötesi neyse bunun adını söyleyiver. Okyanus ötesinde ne var? Bunu ben anlarım da, ülkemde belki milletimin tamamı anlamayabilir. Ama böyle dedikçe tabii, bunlar da ortaya çıkacak. Bunu kalkarsın çok açıkça ortaya koyarsın. Asıl bu yaklaşım çok rahatsız edici. Bir yerlere fatura ediyorsun. Bu yanlış bir şey. Kendi iç çekişmenizi buraya fatura etmenin anlamı yok.'' -''KILIÇDAROĞLU, YALANINI ÇOK BAŞARILI SÖYLÜYOR''- Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Kılıçdaroğlu, yalanını çok başarılı söylüyor. Rahat rahat, hiç yüzü kızarmadan, korkunç yalanlar söylüyor. Siyasetin en büyük kaybı bu'' dedi. Erdoğan, bir soru üzerine ''CHP'nin yoksullukla mücadele konusunda, şu anda geleceğe yönelik 'AK Parti ne yaptıysa, ben daha fazla vereceğim' mantığı yürüttüğünü'' söyledi. Kendilerinin ise yaptıklarıyla konuştuklarını ifade eden Erdoğan, bazı rakamlar verdi. Erdoğan, ''Sık sık eleştiriyorsunuz peki Kılıçdaroğlu'nun beğendiğiniz, 'şu yönden çok takdir ediyorum' dediğiniz bir şeyi yok mu'' sorusunu yanıtlarken, ''Kılıçdaroğlu, yalanını çok başarılı söylüyor. Rahat rahat, hiç yüzü kızarmadan, korkunç yalanlar söylüyor. Siyasetin en büyük kaybı bu'' derken, ''Baykal gitti Kılıçdaroğlu geldi hangisi daha dişli rakip size göre'' sorusuna da ''Baykal tabi ki yani Kılıçdaroğlu ile mukayese kabul etmez. Siyaseten, bizim Allah'a hamd olsun çok iyi bir muhalefetimiz var. O yönden durumumuz iyi'' şeklinde konuştu.  -''DARBECİ GAZETECİLER VAR''- Erdoğan, bir soru üzerine ''içeriye alınan'' gazetecilerin terör örgütleriyle bağlantıları olduğuna dikkati çekti ve bu gazetecilerin silahla yakalandıklarını ve evlerinde kaçak silah bulundurduklarını söyledi. Erdoğan şöyle devam etti: ''Bunların yanında özellikle yine üye oldukları örgütler var. Bunlar terör örgütleri, suç örgütleri diyeceğim şeyler, çok daha farklı şeyler. Bunlardan dolayı özellikle de yargının diğer elindeki tutukluların dosyalarına iddianameler hazırlanırken ortaya çıkan belgelerden bunlara ulaşılmış vaziyette. Bunun neticesinde de bunları arzu etmezdik ama önce göz altına alındılar. Mahkeme bunlarla ilgili tutuklama kararı verdi. Ama her zaman söylüyorum; yargı bu noktada süratli çalışmak suretiyle bir an önce kararını vermeli diye inanıyorum. Tabi, Batı niçin bu olaya böyle bakıyor derseniz; bu gazetecilerin çalıştıkları gazeteye yazdıkları veya televizyonların bunların yayınlarını izlemek suretiyle, onların ağzıyla aynen onlar da hükümete saldırıyorlar. Biz kendileriyle konuştuğumuzda, gazetelerden batıda yansıyanlar, bunun üzerinden değerlendirmelere bakarak diyelim ki rapor hazırladılar. Batıda darbeci veya darbecilere destek veren gazeteciler yok. Ama Türkiye'de darbeye destek verenler var. Hükümetimi veya hükümetimizi indirmek için gayret sarfedenleri biliyoruz.''