Erzurum'da, 1966'da meydana gelen Varto depreminde evleri hasar gören 951 hak sahibi, 43 yıl sonra konutlarını teslim alırken, bin 500'ün üzerinde depremzedenin de konutlarının yapılmasını beklediği bildirildi.
Erzurum Bayındırlık ve İskan İl Müdürü Yaşar Güvenç, 19 Ağustos 1966'da meydana gelen ve merkez üssü Muş'un Varto ilçesi olan depremde Hınıs, Tekman, Çat ve Karayazı ilçelerinde 6 bin 243 konutun hasar gördüğünü anımsattı.
Güvenç, hasar tespit çalışmaları sonucunda hazırlanan rapora göre hak sahibi olduğu kesinleşen depremzedelerin birçoğunun konut isteğinin son 4 yılda gerçekleştiğine, konutların birçoğunun 40 yıl sonra hak sahiplerine teslim edilebildiğine dikkati çekti.
Güvenç, 1966'dan 2000 yılına kadar bin 110, 2003'te 90, 2004'te 312, 2005'te 385, 2006'da 966, 2007'de 850 ve 2008'de ise 951 konutun yapıldığına anlattı.
Geçen yıl yapılan 951 konut için 20 milyon TL kaynak kullanıldığını ifade eden Güvenç, "eğer deprem konutları zamanında yapılmış olsaydı bugün biz bu kaynağı 5543 sayılı İskan Yasası kapsamında harabeye dönmüş köylerimizin modernizasyonu için kullanabilirdik" dedi.
'Projeleri biz hazırladık'
Hak sahibi her bir depremzedeye, konutlarını yapmaları için 2 yıl geri ödemesiz, 20 yıl içerisinde geri ödenmesi koşuluyla faizsiz 21 bin TL kredi verdiklerini belirten Güvenç, konutların yapımını başından sonuna kadar takip ettikleri ve projesini de kendilerinin hazırladığını vurguladı.
Konutların modern yapılı, 76 metrekarelik alanı, 2 oda ve 1 salonu bulunduğunu dile getiren Güvenç, şöyle konuştu:
"Hala bin 500'ün üzerinde depremzede de konutlarının yapılmasını bekliyor. Yıllardır ihmal ya da kaynak sıkıntısı nedeniyle yapılmayan konutlar son birkaç yıldır yapılarak hak sahiplerine peyder pey teslim ediliyor. Bekleyen depremzedeler için de bir an önce konutların yapılması için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz."
Önemli bir kısmı ölmüş
Güvenç, ayrıca hak sahibi olan depremzedelerin önemli bir kısmının da hayatını kaybettiğine, ancak ilgili kanun gereği deprem konutu hakkının mirasçılarına geçtiğine işaret ederek, şunları söyledi:
"Karşılaştığımız en önemli sıkıntı daha önce yapılan tespitlere göre hak sahibi olarak bilinen kişilere ulaşmak. Çünkü önemli bir kısmının vefat ettiğini öğreniyoruz. Bu nedenle hak sahiplerinin mirasçılarını tespit etmek durumunda kalıyoruz. Ayrıca kimi hak sahiplerinin de göç ettiği ortaya çıktı. Bu, bizim için büyük sıkıntı oluşturuyor. Ancak tüm bunlara rağmen işin sonuna yaklaştık."