TÜBİTAK'in 2014 Yılı Bilim, Özel ve Teşvik Ödülleri Töreni'nde konuşan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, "Milli gelirin yüzde 1'ini AR-GE'ye ayırdık. Ama ne oldu. Gizli bir yapı sinsice TÜBİTAK'ı sardı ve başka gayelere hizmet etti. Kriptolu telefonlarımızı bile dinlediler. Burada sadece ihanet yok ahlaksızlık da vardır. Kendisine verilen imkânı başka amaçlar için kullanan bilim adamı bilim dünyasının yüz karasıdır" dedi.
Erdoğan, “Amerika’ya Kolomb’tan önce Müslümanlar ulaştı' deyince birileri kıyamet kopardı. Halbuki eserler ortada, kaynaklar ortada. Türkiye’nin gençleri bu olay karşısında olayları araştırmak yerine, kompleks içinde alay ediyorlar. Bize lazım olan, Batı karşısında kompleks değil, tarihimizden ve ecdadımızdan miras kalan özgüvendir" diye konuştu.
Erdoğan, "Türkiye paralel yapı ile olan mücadelesini de kazanmıştır. Bu özgürlük mücadelesiydi, önemli bir engeldi" dedi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, TÜBİTAK'in 2014 Yılı Bilim, Özel ve Teşvik Ödülleri Töreni'nde konuştu.
Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları şöyle:
Biz öğrenci değil talebe derdik. Bizim medeniyetimizde talebe kavramı, mefhumu çok önemlidir. Talebe, yani talep eden, yani isteyen manasına geliyor.
İlmi isteyen, ilmi arzulayan, gönüllü olarak meşakata katlanacaklar talebe oluyor. Zorla öğretelim diye bir amaç yoktur. Bizim medeniyet tarihimizdeki ilim merkezlerine baktığımızda ilim için gerekli o şartların oluştuğunu ve çok hassas bir şekilde korunduğunu görürsünüz.
Atalarımız, alimlerin bilim adamlarının özgürce çalışacak ortamı sağlıyorlar. İlim erbabına en büyük önemi veriyorlardı. Zaten böyle bir kümelenme olunca dünyanın her yerine şöhret yayılıyor ve herkes oraya akın ediyordu.
Dünya bilim tarihine istikamet çizen çok sayıda bilim adamı yetiştirdik. Geçmişle övünmek yerine bugün neden böyle insanlar yetiştirmiyoruz sorusuna cevap vermemiz gerekiyor.
"Bilimi devletin ve siyasetin müdahalesinden, yargının müdahalesinden olduğu kadar mahalle baskısından da kurtarıp daha da özgür bir zemine kavuşturmak zorundayız." Biz de eğitim ilkokuldan başlayarak üniversite son sınıfa kadar bir formatlama sürecidir.
Öğrencilerimiz yurt dışına
gitmek zorunda kalmayacak
Şu anda dahi üniversitelerimizde 1940'ların dünyasına takılıp kalmış akademisyenlerimiz var. Bilim dünyasının hızla normalleşmesini sağlayacağız. Öğrencilerimiz yurtdışına gitmek zorunda kalmayacak.
300 akademisyenin dönmesi çok önemli
300 akademisyenimizin dönmüş olması olumlu bir gelişmedir. Büyük bir hayalkırıklığımı sizinle paylaşmak istiyorum. Göreve geldiğimiz dönemde en çok önemi eğitime yaptık.
Onlar bilim dünyasının yüz karasıdır
Milli gelirin yüzde 1'ini AR-GE'ye ayırdık. Ama ne oldu. Gizli bir yapı sinsice TÜBİTAK'ı sardı ve başka gayelere hizmet etti. Kriptolu telefonlarımızı bile dinlediler. Burada sadece ihanet yok ahlaksızlık da vardır. Kendisine verilen imkânı başka amaçlar için kullanan bilim adamı bilim dünyasının yüz karasıdır.
Paralel yapıyla olan mücadeleyi kazandık
Türkiye paralel yapı ile olan mücadelesini de kazanmıştır. Bu özgürlük mücadelesiydi, önemli bir engeldi.
Kıyameti kopardılar
“Amerika’ya Kolomb’tan önce Müslümanlar ulaştı” deyince birileri kıyamet kopardı. Halbuki eserler ortada, kaynaklar ortada. Türkiye’nin gençleri bu olay karşısında olayları araştırmak yerine, kompleks içinde alay ediyorlar. Bize lazım olan, Batı karşısında kompleks değil, tarihimizden ve ecdadımızdan miras kalan özgüvendir.