Gündem

Çiçek, Genelkurmay'daki görüşmeyi anlattı

Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, pazartesi günü Genelkurmay Başkanlığı'den gerçekleşen kritik görüşmeyi anlattı.

25 Şubat 2010 02:00
T24 - Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, pazartesi günü 17.15'te sivil plakalı makam aracıyla gittiği Genelkurmay Başkanlığı'nda gerçekleşen kritik görüşmeyi anlattı. Çiçek, "Or"lar zirvesiyle ilgili askerlerin önceden bilgi verdiğini söylerken, "İstifa konuşulmadı ama üzgünler" dedi.

Cemil Çiçek, sivil plakalı makam aracıyla gittiği görüşmesini, o gün birkaç koruması haricinde kimseye anlatmadığını belirtti.

Hürriyet gazetesinden Metehan Demir'in "Karşılıklı doğdu" (25 Şubat 2010) başlık  haberi şöyle:

'Karşılıklı doğdu'   

- Bu görüşme nereden çıktı? Kim istedi?

Bir süredir benimle Genelkurmay 2’nci Başkanı arasında hassas konular başta olmak üzere düzenli bir görüşme sistemi oluşmuştu. Ben de pazartesi yaşanan sıra dışı durum üzerine karargâha gitmenin ve görüşmenin uygun olacağından hareketle bunu gerçekleştirdim. Ama onların da tabii ki anlatacakları vardı. Karşılıklı ortam doğdu. Bülent Arınç’ı askerlerin suikast iddiasında ‘Niye bir açıp TSK’ya sormadın’ diye eleştirdiler. Şimdi de bana ‘Niye aradın’ diyorlar. Bunun mantık neresinde?

- Ne zaman gittiniz? İspanya’daki Başbakan bilgilendirildi mi?

Pazartesi gün içinde yaşanan telefon trafiği sonrasında 17.15 sıralarında Genelkurmay nizamiyesinden sivil plakalı aracımla giriş yaptım. Birkaç saat oturduk. Ağırlıklı olarak Genelkurmay 2’nci Başkanı’yla görüştük. Ancak Orgeneral Başbuğ ile de durumu değerlendirdik. Süreç, Sayın Başbakan ile koordine ve benim inisiyatifimde yürütüldü.

'İnsanı sarsar'

- Başbuğ’un kendisinin ya da komutanların istifa edeceği iddiasında bulunanlar var...

Ben böyle bir hava almadım. Hatta ima dahi edilmedi. Ancak tabii ortada üzücü bir durum var kendileri açılarından. Yıllarca silah arkadaşlığı yapmış, karavana paylaştıkları isimler, lojmanda yüz yüze baktığı arkadaşları ciddi suçlamalarla içeri alınıyor. Bu insanı sarsar. Bununla ilgili derin üzüntüleri var. Bir de TSK’nın bu ülkenin değerli bir kurumu olduğunu, suçluların tabii ki üzerine gidilmesi gerektiği belirtiyorlar. Ama bunun ötesinde sistematik saldırılarla ilgili üzüntülerini ve birşeyler yapılması gerektiği yönündeki isteklerini de dile getiriyorlar.

'Aynı takımdayız'

- Siz ne dediniz?

Ben daima hükümet ve asker olarak rakip değil ‘Biz de aynı takımın oyuncularıyız’ söylemini dile getiriyorum. Bu kriz aşılacaktır.

- Toplantıdan darbe imaları ya da benzer bir müdahale havası aldınız mı?

Asla. Bunu başkentte sürekli pompalayanlar var. Bu hem bize hem TSK’ya hakaret. Böyle bir şey Türkiye’nin gündeminde, bugün ülkenin kurumlarının gündeminde yoktur. Heyecan arayanlar başka yerde bu duygularını tatmin etsinler.

'Toplantı bildirildi'

- TSK’nın tüm ‘Or’ rütbesindeki amiral ve generalleri tarihte ilk kez sıra dışı ciddi bir durum için bir araya geldiler. Sizin bu toplantıdan haberiniz var mıydı?

Evet. Bir gün önce komutanlara haber verildiği ve bu toplantının yapılacağı bilgisi askerler tarafından iletildi.

- Size göre bu toplantı normal mi?

Evet. Her kurum da böyle sıra dışı durumlar sonrasında durum değerlendirmeleri olabilir. Ama bu darbe durumu değerlendirmesi değil. Dediğim gibi zaten haberimiz vardı.

'Köşk randevusunu özellikle iptal ettim'

- Genelkurmay ile temaslarınızın ardından Cumhurbaşkanı Gül ile randevunuzu iptaliniz manidar bulundu. Neden iptal ettiniz?

Bu randevu geçen cuma MGK toplantısı sonrasında Sayın Cumhurbaşkanımızın daveti ile özel ailevi bazda kararlaştırıldı. O zaman bu durumlar yoktu bile. Son olarak hatta Cumhurbaşkanımızın Özel Kalem Müdürü, değişen programlar nedeniyle pazartesiden salıya aldı. Ben de yaşanan gelişmeler nedeniyle yanlış anlaşılır diye bu randevuyu özellikle iptal ettim. Çünkü gidip aile sohbeti yapacaktık. Ama sonra anlat anlatabilirsen diye istemedim. Hatta bu iptali Meclis’te gazeteci arkadaşların önünden yürüyerek kendi odama giderek kendim iptal ettim.