Politika

CHP’li Kart, üç isim hakkında HSYK'ya suç duyurusunda bulundu

CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, Fethi Şimşek, İbrahim Ethem Kuriş ve Ömer Faruk Tezel hakkında HSYK’ya suç duyurusunda bulundu

05 Mart 2014 18:00

Hülya Karabağlı/ ANKARA  

CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Fethi Şimşek ile önceki Başsavcı İbrahim Ethem Kuriş ve Ankara Memur Suçları Savcısı Ömer Faruk Tezel hakkında "görevlerini doğru ve tarafsız yapmadıkları, görevlerini kötüye kullandıkları" gerekçesiyle HSYK Başkanlığına suç duyurusunda bulundu. 7 sayfalık suç duyurusunda  Kart, “ Avukatlıktan Yargıçlığa geçiş sınavlarında“soru çalarak Yargıç olan” avukatlarla ilgili sınav soruşturmalarında; görev ve yetkilerini kötüye kullandıkları ortaya çıkan Başsavcı Fethi Şimşek ile önceki Başsavcı İbrahim Ethem Kuriş ve Soruşturma Savcısı Ömer Faruk Tezel hakkında; görevlerini doğru ve tarafsız yapmadıkları, görevlerini kötüye kullandıkları gerekçesiyle, tarafımızdan Hakimler ve Savcılar Yüksek Kuruluna 5 Mart 2014 tarihinde suç duyurusunda bulunulmuştur” dedi.

Suç duyurusunda ‘Olay ve Değerlendirme’ de şöyle denildi:

Olay; 6 Mayıs 2012 tarihinde yapılan Avukatlıktan Yargıçlığa geçiş sınavlarında; soruların önceden servis edildiği, eş- dost ve ahbap ilişkileriyle, AKP ve Cemaat kadrolarının işbirliğiyle usulsüzlüklerin gerçekleştirildiği iddiasıyla3 Temmuz 2012 tarihinde Tarafımızdan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusu yapılmıştı.

Suç duyurusuyla birlikte, ÖSYM ve Adalet Bakanlığına da başvuruda bulunulmuş, her 2 Kurum’un idari yönden de tahkikat yapmalarını talep etmiştik.

ÖSYM Başkanlığının idari tahkikat sonucu düzenlemiş olduğu 28.08.2012 tarihli, 13 sayfadan ibaret inceleme raporunda; “……her ne kadar, soruların sınavdan önce bir kısım adaya ulaştırıldığına dair, görsel ve işitsel bir bulgu elde edilmemiş olsa da, yukarıda değerlendirilen ve ortaya konan analize dayalı bulguların sınav sorularının , sınavdan önce bir kısım adaya ulaştırıldığı, sınavın ölçme ve seçme niteliğini kaybetmiş olduğu, gizlilik ve güvenlik içerisinde gerçekleşmemiş olduğu kanaati için yeterli olduğu, soruları sınavdan önce elde eden adayların tespit edilmesinin bu aşamada mümkün olmadığı ve bu sebeplerle6 Mayıs 2012 tarihli Adli Yargı-Avukat-1 sınav sonuçlarının iptaliyle yerine eşdeğer bir sınav yapılmasının uygun olacağı….” yönünde görüşler dile getirilmiş, tespitler yapılmıştır.

Raporu müteakip, ÖSYM Başkanlığı da Tarafımızdan yapılan2012/85109 sayılı suç duyurusuna iştirak etmiştir.

 İlginçtir; Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, ÖSYM raporundaki somut bulgulara ve kendi kararındaki gerekçelere rağmen;

Dosya kapsamının, soyut ve genel nitelikteki iddialardan ibaret olduğu gerekçesiyle 5 Mart 2013 tarihinde takipsizlik kararı vermiştir.

Daha sonra , Ankara Cumhuriyet Başsavcılığında değişiklik yapılması ve müteakiben de17 Aralık 2013 tarihinde Hükümet –Cemaat ilişkileri boyutunda yaşanan gelişmelerden sonra , bu kez göreve yeni başlayan Başsavcı , dosya kapsamında hiç bir somut bulgu ve değişiklik söz konusu olmamasına rağmen, 05.02.2014 tarihli tutanak ile yeniden soruşturma açılmasını sağlamıştır.

Gelinen aşamada, artık, bu tutanak içeriği doğrultusunda soruşturmanın yapılması ve delillerin toplanması zorunluluğunun bulunduğu açıktır.