CHP; TBMM Genel Kurulu’nda hafta ‘temel kanun’ olarak görüşülecek Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifine muhalefet şerhi koydu. Sanayi Komisyonun CHP adına sözcüsü Denizli Milletvekili Kazım Arslan, “Anayasaya aykırı, çevre ve mülkiyet hakkını yok sayan birçok maddeyle dolu olan teklifin yasalaşması durumunda nükleer tesisler için zeytinliklere, kıyı ve sahillere girilebileceği” uyarısında bulundu. Kayıp-kaçak bedellerine de dikkat çeken Arslan, yargı kararlarının hiçe sayılabileceğini belirtti ve “Kayıp-kaçak bedelleri bu defa yasa zoruyla alınacak ve bugüne kadarki kayıp-kaçak bedelleri yaklaşık 36 milyon aboneye geri ödenmeyecektir” dedi.
“Anayasa iç tüzük hiçe sayıldı”
"TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu'nun CHP'li Üyeleri Denizli Kazım Arslan, Didem Engin, İrfan Bakır, Tacettin Bayır, Tahsin Tarhan, Akif Ekici’nin ortak imzalarıyla Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ verilen Muhalefet şerhi şöyle:
“Kanun tasarısı olarak Meclis’e sunulması gerekirken 8 AKP milletvekilinin kanun teklifi olarak gündeme getirilmiş, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın kendi bilgilendirme dosyasının kapağında bu düzenleme ‘teklif’ olarak adlandırılmıştır. Bakanlığın kanun tasarısı olarak sunum yapması gereken bir düzenleme, son bir günde yasa teklifine dönüşmüş, böylece tüm anayasal kurallar ve Meclis İçtüzüğü ve usuller hiçe sayılmıştır.
“Başta Akkuyu olmak üzere, nükleer tesisi kurmak için kıyı ve sahillere, askeri arazilere, yasak bölgelere ve zeytinlik sahalara, farklı kanunlara istisna hükümler getirilerek girilmesinin önünü açacaktır. Bu amaçla, Kıyı Kanunu ve Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanunda istisna hükümler getirilmektedir.
"Teklif ile AKP, halkın yararına sonuçlanan mahkeme kararlarını uygulamamak için, hukuksuz yasalarla adalete duvar örmektedir. Yargı kararları kanunla çökertilmeye çalışılmaktadır. Teklif yasalaştığı takdirde, Yargıtay’ın vermiş olduğu kayıp-kaçakların hukuksuzluğunu gösteren yargı kararları hiçe sayılacak, kayıp-kaçak bedelleri bu defa yasa zoruyla alınacak ve bugüne kadarki kayıp-kaçak bedelleri yaklaşık 36 milyon aboneye geri ödenmeyecektir. 21 elektrik dağıtım şirketi bünyesinde, sadece bir yıl içinde, 2013 verileriyle, 5.85 milyar TL’lik kayıp kaçak bedeli oluşmuş, bu şirketlerin toplam elektrik dağıtım bedeli ise 3.5 milyar TL’de kalmıştır.
"Teklif yasalaşırsa, devam eden kayıp-kaçak davalarına ve tüketici hakem heyetlerindeki başvurularda da kayıp-kaçağın iptali ya da iadesine ilişkin başvurular sonuçsuz kalabilecektir. Teklif, mahkemelerin ve tüketici hakem heyetlerinin yetkisi üzerinde kısıtlayıcı bir düzenleme getirmeyi amaçlamaktadır. Mahkemeler ve tüketici hakem heyetlerinin denetleme yetkisinin, itiraz edilen bedellerin düzenleyici işlemlere uygunluğunun denetimi ile sınırlanması hukuk devleti ilkesi ile bağdaşmamaktadır. Bu teklif, yargı önünde hak arama özgürlüğüne, kazanılmış haklara açıkça aykırıdır. Teklif, kayıp-kaçak bedellerinin tümüyle hukuksuz olduğu iddiasıyla dava yoluna gitme yolunu tıkamakta, artık tarifenin yüksekliği iddiasıyla dava yoluna gidilebileceğini ifade ederek hak arama ve yargı yolunu kısıtlamaktadır. Düzenleme yasalaştığında, bu bedellere ilişkin itirazlar, şirketlerin tarife ve gelirlerinin EPDK’nın düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimiyle sınırlı olacaktır.
"Teklif, teknik kayıpların azaltılması ya da kaçakların takibine ilişkin kapsamlı bir model geliştirmek ya da bu alanda faaliyet gösteren, yazılım çalışmalarında bulunan kamu kurumları ve şirketlerle çalışmak yerine, bu kayıp-kaçakları vatandaşa fatura etmenin yolunu aramaktadır.
"Teklif, yasaya eklediği yeni tanımlar yoluyla; verilen yargı kararlarının, devam eden adli süreçlerin ve tüketici hakem heyetlerinin tüketici lehine sonuçlanan, tahsili beklenen tüm kayıp-kaçak iade kararlarını hiçe sayarcasına, 'teknik ve teknik olmayan kayıp', 'sistem işletim maliyeti', 'dağıtım şebekesi', 'kesme-bağlama hizmet maliyeti', 'sayaç okuma maliyeti', 'reaktif enerji maliyeti', 'dağıtım sistemi yatırım harcamaları', 'perakende satış tarifeleri', 'son kaynak tedarik tarifesi' gibi tanımlarla, kayıp-kaçak, iletim vb. bedelleri tüketiciden almaya devam edeceğini ve yargı kararlarının bu tahsilatın önüne geçen hükümlerini sınırlayacağını ilan etmektedir.
"Teklif ile AKP, dağıtım şirketlerinin tüm kayıp-kaçak bedelleri gibi, yatırım harcamalarını da faturalarımıza yansıtmayı öngörmüştür. Teklifin ilk halinde, dağıtım şirketlerinin 2006-2010 dönemindeki yatırım harcama tutarlarının da geriye dönük olarak 2016 yılı Ocak ayından itibaren faturalara yansıtılması öngörülmüş, önergemizle bu madde geri çekilmiştir. Teklifin son haliyle, yasanın yürürlük tarihinden sonraki yatırım harcamaları abonelere “dağıtım tarifesi” kapsamında ödetilecektir.
"Elektrik Piyasası Kanun Teklifi ile AKP, çevre mevzuatına tümüyle aykırı büyük yapılaşmalara 2019 yılına kadar cezadan muafiyet getirecek, ÇED mevzuatından istisna tutulacak yapılarla doğa talan edilecektir. Teklifle, nükleer enerji için çevre talanına imza atılmakta; kıyı ve imar, çevre mevzuatına aykırı hareket edilerek istisnalar getirilmektedir. Bu düzenleme, Anayasamızın 56’ncı maddesinde yer alan “Herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, korumak ve kirliliği önlemek devletin ve vatandaşların ödevidir” hükmüne aykırıdır, devlet kendi yazdığı mevzuata uymayarak, çevre hakkını gözetmeyerek kamu yatırımlarını sürdürmeye ve özelleştirme politikası yürütmeye zorlanacaktır.
"Elektrik Piyasası Kanun Teklifi ile AKP, faturalardaki TRT katılım payının kaldırılmasına karşı çıkmış, 2013 yılı verileriyle, her yıl vatandaşın 800 milyon Lirasını almaya devam edecektir.
"Teklif, nükleer tesisi kurma uğruna, yapı denetimi mevzuatına aykırı biçimde istisnalar getirmekte, yerli ve yenilenebilir enerji için olanaklar varken, hukuksuz bir şekilde nükleer enerjiye yönelmektedir.
"Teklif, alışkanlık haline getirdiği "acele kamulaştırma" kararlarını genişletmekte, yurttaşların mağduriyetlerini arttırmaktadır. Buna göre; özel mülkiyete konu taşınmazlar yenilenebilir enerji kaynak alanı olarak belirlenmesi halinde, söz konusu alanlar üzerinde 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 27 nci maddesi uyarınca acele kamulaştırma yapılabilecektir.
"Kanun teklifi, yaklaşık 36 milyon abonenin elektrik faturalarındaki yükleri katlamanın yolunu aramaktadır.
"Elektrik Piyasası Kanun Teklifi ile AKP, kayıp-kaçağın alınmaması, TRT payının kalkması, üretimde kullanılan enerji bedellerinde KDV'nin sıfırlanması içerikli önergelerimizi reddetmiş, elektrik faturalarında yüzde 20’nin üzerinde bir indirimin önüne geçmiş, aksine enerji maliyetlerini ve yükü genişletmiştir."