T24
CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun, 'CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun pazar günü Ankara'nın Çubuk ilçesindeki şehit cenazesinde yaptığı ziyaretin 'habersiz' olduğu' iddialarını yalanladı. Hem valinin hem de emniyetin Kılıçdaroğlu'nun şehit cenazesine katılacağıyla ilgili bilgilendirildiğini kaydeden Özkoç, İçişleri Bakanı Soylu ile Ankara Valisi Vasip Şahin'e yönelik istifa çağrısını yineledi.
İçişleri Bakanı Soylu, Özkoç'tan dakikalar önce bakanlıkta yaptığı açıklamada, "İnsanları, toplumu, devletin birimini zor durumda bırakacak adımlardan kaçınmak herkesin temel prensibi olmalıdır. Muhakkaktır ki her seçim arkasında tortu bırakır. Böyle hassas bir dönemde bir genel başkan cenazeye gelecekse güvenlik birimi ile paylaşmalıdır. Seçimdeki pozisyonları açık ve nettir. PKK'nın terörist saldırısı ile evladımızı şehit ettiği cenazede bu hesap edilmeliydi. Güvenlik birimlerine herhangi bir bildirimde bulunmamıştır" demişti.
TIKLAYIN - Soylu, Kılıçdaroğlu'na linç girişimine ilişkin konuştu: 'Provokasyon yok'
"İçişleri Bakanı’nın 'Şehit cenazelerine CHP’lileri almayın' kışkırtması hafızalarda"
CHP Genel Başkanı'na yönelik saldırının 'öldürme amacı' taşıdığını ifade eden Özkoç, İçişleri Bakanı Soylu'nun kendisinden dakikalar önce yaptığı açıklamayla ilgili olarak, "Hâlâ kışkırtmaya, ayrıştırmaya devam etmek istiyorlar" yorumunda bulundu. Özkoç'un CHP Genel Merkezi'nde yaptığı açıklamanın öne çıkan bölümleri şöyle:
-Cumhur İttifakı kendisine oy vermeyenler için "aşağılık" ifadesini kullandı, oy vermeyenleri "terörist" ilan etti; İçişleri Bakanı’nın "Şehit cenazelerine CHP’lileri almayın" kışkırtması hafızalarda.
-Bizi milletimize hizmet edeceğimiz alandan uzaklaştırıp günlerce sandıkların başında beklettiler. Saydık olmadı, bir daha saydık olmadı. Mazbatayı aldık, belediye başkanlarımız göreve başladı, olmadı. İçlerine sinmedi, kabul etmediler, kışkırtmaya devam ettiler. Aynı az önce İçişleri Bakanı’nın söylediği sözler gibi. Hala kışkırtmaya, ayrıştırmaya devam etmek istiyorlar. Bu arada dört evladımız şehit düştü.
"Bu saldırı linç saldırısı; bu saldırı, öldürme kastıyla yapılmış bir saldırı"
-Kılıçdaroğlu'nun koruma müdürü, saat 10’u 3 geçe Emniyet Müdürlüğü Koruma Şube’ye haber verdi, Kılıçdaroğlu’nun cenazeye katılacağına dair. Valinin, emniyetin haberi vardı. Arkadaşlarımız, Milli Savunma Bakanı’nın korumasının “Genel Başkanınız katılacak mı" sorusuna “evet” diye cevap verdiler.
-Bu saldırı linç saldırısı. Bu saldırı, öldürme kastıyla yapılmış bir saldırı. Genel başkana defalarca yumrukla vuruldu, defalarca tekmelendi. Genel başkan yardımcımızın kaburgası kırıldı. İnsanlar yere düşmemek için, düşerlerse hayatta kalamayacaklarını bildiklerinden birbirlerine tutunarak ayakta kalmaya çalışıyorlardı ama yeterli emniyet gücü ne yazık ki sağlanamamıştı. Korumalar dışında kimse yoktu. Milletimiz, korumamalar, milletvekillerimiz koruyordu. Haince bir saldırıydı, öldürme amacı taşıyordu.
-Köydeki vatandaşların tamamını suçlamayı düşünmemiz bile söz konusu değildir. Biz o köyün sakinlerini sevgiyle, saygıyla selamlıyoruz. O hane halkının tamamını buradan selamlıyor, kendilerine teşekkür ediyoruz. Emniyet güçlerinin yapamadığı korumayı milletimiz yapmıştır, genel başkanımızı kucaklayıp sahiplenmiştir. "Buradan ölümüz çıkmadan alamazsınız" diyen üstü düzey komutanlara da teşekkür ediyoruz.
-Genel başkanımız dışarıya çıkarken kendisine parka ve şapka giydirmek istediler. Bu elbiseleri bugüne kadar kime giydiriyorlarsa aynı kişilikte, aynı düşüncede insanlardır. Genel başkanımızın milletten kaçacak bir durumu yoktur. Çevresindekilere, “Bu halimle çıkacağım” diye cevap vermiş, dimdik çıkmıştır.
-Bu konuda gerçekten Türkiye’nin geleceğiyle ilgili sıkıntı duyduklarını söyleyen tüm STK’lara, yurttaşlarımıza, mesaj gönderen herkese yürekten teşekkür ediyoruz.
"Şu ana kadar 9 kişi gözaltına alınmıştır, hukukçularımız süreci takip ediyor"
-Bu olayın bir sonucu olmalı. Türkiye yasalar ve adaletle yönetiliyorsa; bunu bu noktaya getiren kişiler yasalar karşısında gereken cevabı vermeli. Başta İçişleri Bakanı görevinden istifa etmeli. Çok önceden yurttaşlarımızı ayrıştıran, savaştıran bir tutum sergilemiştir. Biz savaştan değil barıştan yanayız. İçişleri Bakanı, kendisine oy vermeyenleri teröristlerle ilişkilendirmiştir. Vali görevini yapmamaktadır. Bu iki kişiyle ilgili yasaların gerektirdikleri yerine getirilmelidir.
-Bütün video kayıtlarını, resimleri izliyoruz. Elimize gelen bilgileri devletin güvenlik güçleriyle paylaşıyoruz. Şu ana kadar 9 kişi gözaltına alınmıştır. Hukukçularımız sabaha kadar Jandarma Komutanlığı'nda bu olayları takip etmekteydi, ediyorlar. Süreci takip edeceğiz, ilgili olanlarla gidip oturup konuşacağız.
-CHP, yerel seçimler bittikten sonra Meclis'e gelerek Türkiye'nin bugün bulunduğu bu zor durumda nasıl bu mevcut iktidara destek olabiliriz görüşmeleri yaparken, şimdi saldırılara karşı nasıl tedbir alırız görüşmelerine dönüştü.