Nursima KESKİN / ANKARA ,(DHA)- DIŞİŞLERİ Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Avrupa ile ilişkilerin yavaş yavaş pozitif gündeme döndüğünü belirterek, \"2012\'den 2018\'e kadar yaşadığımız olaylar ve bunların karşısında aldığımız tedbirler elbette dışarıdan anlaşılamadı. Elbette mecburen bu tedbirleri almak durumundaydık Olağanüstü Hal dahil. Tüm bunlardan dolayı imajımızın zedelendiğini biliyoruz. Ama bunu düzeltmek de bizim elimizde. Biraz kendimiz değişeceğiz, biraz algıyı değiştirmek için çalışacağız. Bu ikisini başardığımız zamanda tekrar bu eski günlere döneriz\" dedi.
\'YİNE BİZİM AÇAMADIĞIMIZ KAPILARIN İŞ DÜNYASI TARAFINDAN AÇILABİLDİĞİNİ GÖRÜYORUZ\'
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu\'nun 10\'uncu Büyükelçiler Konferansı\'na katılan büyükelçiler için verdiği yemekte konuştu.
Mevlüt Çavuşoğlu, TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu ve yönetim kurulu üyelerine teşekkür ederek ihracatı ve yurt dışındaki yatırımların artırılması gerektiğini vurguladı. Çavuşoğlu, \"Dünyada zorluklar var ama çok önemli fırsatlarda var. Önümüze çıkan fırsatları iyi takip edip ülkemizin yararına bunları değerlendirmemiz gerekiyor” diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Biz önümüzdeki süreçte TOBB ve diğer çatı kuruluşlarla da iş birliğimizi artırmak istiyoruz. Özellikle diplomaside yani sadece Dışişleri Bakanlığının çabaları tek başına yeterli olmuyor. O yüzden bu çabalarımızı destekleyici her adımdan biz memnuniyet duyuyoruz. Yine bizim açamadığımız kapıların iş dünyası tarafından açılabildiğini görüyoruz. Ayrıca ülkemizle ilgili karalama kampanyaları var, dezenformasyon var. Bu esasen dünyada herkes için bunu yapmaya başladı. Böyle durumda biz ülkemizi milletimizi gocunmadan övünerek güvenimiz var savunuyoruz, anlatıyoruz. Ama bizim anlattıklarımızın etkisi bir noktaya kadar ama iş dünyamızın sivil toplum örgütlerimizin, sanatçılarımızın bu alandaki inandırıcılık ve etkisi daha fazla olur. Neticede sivil. Devletin resmi görüşü vardır. O yüzden bundan sonraki süreçte bugüne kadarki çabalarınızın devam etmesini arzu ederiz. Dün yayınladığınız TÜSİAD ile beraber yayınladınız bildiriyi dikkatlice okudum. Çok önemli mesajlar var. Böyle bir dönemde iki önemli sivil toplum örgütümüzün, iş dünyamızın devletimizin ve milletimizin yanında durması çok anlamlıdır. Yine bu bildiride bize yönelik de mesajlar var. AB\' ye yönelik yine reformlarla ilgili çok önemli hatırlatmalar tavsiyeler var. Biz bunlardan rahatsız değiliz tam tersine çok mutlu olduk. Bu yapıcı eleştirilerden de faydalanırız. Son derece faydalı tavsiyeleri de dikkate alırız.\"
\'İKİSİNİ BAŞARDIĞIMIZDA ESKİ GÜNLERE DÖNERİZ\'
Mevlüt Çavuşoğlu, Avrupa\'da ortamın istedikleri gibi olmadığını, bir aklı tutulması olduğunu, kendi iç meseleleri olduğunu bildirerek sözlerini şöyle sürdürdü:
\"Biz inanıyoruz ki biz de bu ailenin bir parçasıyız. Bu akımlar birgün tekrar tersine dönecek. Ve arzumuz geçmişte olduğu gibi vahim olaylar yaşanmadan bunu tersine çevirebilmektir. Biz de Türkiye olarak buna elbette katkı sağlayacağız. Ama Avrupa bizim ailemizse Avrupa\'nın refahına, güvenliğine, ticaretine, sosyal yapısına bizim de katkı sağlamaya devam etmemiz gerekiyor. Ve ilişkilerinde yavaş yavaş bir pozitif gündeme döndüğünü görüyoruz. Biz bundan sonraki süreçte reformcu kimliğimizi tekrar ön plana çıkaracağız. 2012\'den 2018\'e kadar yaşadığımız olaylar ve bunların karşısında aldığımız tedbirler elbette dışarıdan anlaşılamadı. Elbette mecburen bu tedbirleri almak durumundaydık Olağanüstü Hal dahil. Tüm bunlardan dolayı imajımızın zedelendiğini biliyoruz. Ama bunu düzeltmekte bizim elimizde. Yani algıyı değiştirmek bizim elimizde. Biraz kendimiz değişeceğiz biraz algıyı değiştirmek için çalışacağız. Bu ikisini başardığımız zamanda tekrar bu eski günlere döneriz. Bizim reformlara, demokrasiye, hukuka, insan haklarına bağlılığımız tamdır. İnşallah şimdi ülkemizi normalleştirmek için çalışacağız. AB ile belki ilk günden herşeyi yapamayabiliriz. Ama bir gümrük birliği anlaşmasının tekrar güncellenmesi konusunda önemli görevler düşüyor. Vize serbestesi bunu da başarmamız lazım. Buna benzer konularda göç anlaşması vesaire bazı olumlu adımları atabiliriz. Ve AB\'den de olumlu sinyaller görüyoruz.\"