Ekonomi

"Büyükşehirler ekonomik krizi daha derinden hissetti, iktidarı hâlâ taşra ayakta tutuyor"

05 Nisan 2019 11:03

Karar yazarı İbrahim Kahveci, 31 Mart yerel seçiminin ardından yaptığı ekonomik değerlendirmede, "Büyükşehirler özellikle ekonomik krizi daha derin hisseden yerledir. Ama bu sefer kriz en fazla beyaz yaka yerine mavi yakayı vurmuş durumda" dedi. Kahveci, "İktidar bloğunu taşra ayakta tutuyor" ifadesini kullandı.

Kahveci'nin "Orta sınıf arayışta" başlığıyla (5 Nisan 2019) yayımlanan yazısı şöyle: 

Dün ele adlığım konuyu bugün oy oranları üzerinden devam ettireceğim.

Türkiye genelinde seçime katılım oranı 24 Haziran seçimlerinde %86,23 iken, 31 Mart seçimlerinde bu oran %84,67’ye geriledi. Lakin yerel seçimde oy kullanma zorluğunun da etkisi ile geçerli oy oranı önceki seçimde %84,46 iken, bu seçimde %81,3’e düştü.

Türkiye genelinde (meclis üyeliği üzerinden) 31 Mart seçimlerinde iktidar bloğunun oy oranı %51,62 oldu. Oysa 34 Haziran seçimlerinde bu oran %53,66 seviyesindeydi.

Kayıp 2,04 puan.

Elbette kesin sonuçlar olmadığından küçük farklar ortaya çıkacaktır. Lakin iktidar bloğu hala yüzde 50,0 sınırın üzerindedir.

***

Şimdi büyük illere iktidar bloğu (AK Parti+MHP) ile kalan muhalefet kesiminin oy oranlarına bakıyoruz.

İstanbul’da iktidar bloğu %50,95’den %47,71’e düşerek çoğunluğu kaybediyor. Keza Ankara’da da aynı şekilde gelişme var. İktidar bloğu %53,55’den %47,93’e düşüyor.

İzmir’de ise iktidar bloğu oy oranını %34,99’dan %37,95’e çıkartıyor. Böylece İzmir seçimi muhalefete sert mesaj vermiş oldu.

Lakin iktidarın kalesi denilen illerde de aynı mesaj bu sefer iktidara veriliyor. Mesela Bursa’da %56,86 olan oran %49,83’e düşüyor. Yani iktidar Türkiye’nin 4. büyük ilinde de çoğunluğu kaybetmiş duruma geliyor.

Ülkemizin 5. büyük ili Antalya’da ise zaten %45,08 olan iktidar bloğunun oy oranı daha da düşerek %43,02’ye geriliyor. Keza 6. büyük ilimiz olan Adana’da da %46,43 olan iktidar bloğunun oy oranı %43,66’ya geriliyor.

Kısaca artık ülkenin en büyük 6 iline iktidar bloğu çoğunluğu kaybetmiş durumda.

Gelelim kalan büyük illerdeki iktidar hakimiyetine:

Konya’da yüzde 74,94 olan oy oranı yüzde 64,53’e düşüyor. Şanlıurfa’da ise %61,95 olan oy oranı %55,77’ye geriliyor. Gaziantep’te ise %64,13 olan oy oranı %53,87’ye geriliyor. Kocaeli’de ise %59,65 olan oy oranı %50,09 ile nerede ise çoğunluğu kaybetme noktasına geliyor.

İlk 6 büyük ilde (İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Antalya, Adana) azınlıkta kalan iktidar, kaleleri olarak kabul edilen sonraki 4 büyük il (Konya, Ş.Urfa, G.Antep, Kocaeli) toplamında şu noktaya geliyor:

24 Haziran seçimleri oy oranı %65,76

31 Mart seçimleri oy oranı %56,76

Bu tablo iktidar açısından toplamda önemli olmasa bile büyük şehirler açısından önemli bir uyarı olsa gerek.

En büyük illerde çoğunluğu tamamen kaybederken, kalesi kabul edilen illerde de çok önemli oy erimesi yaşıyor.

Ve kalan iller...

10 büyük ilin dışında ne olmuş.

Bir kere seçime katılım oranı büyük illerdeki gibi dramatik şekilde düşmemiş. Hatta yüzde 1,1 puan artışla 85,19’a çıkmış. Lakin kalan illerde yerel seçim oy geçerliliği büyük illerden daha çok kayıp yaşamış.

Büyük illerde seçime katılım oranı %84,15 olurken, geçerli oy oranı %81,08’e düşüyor. Oysa kalan illerde seçime katılım oranı yüzde 85,19 oluyor ama geçerli oy oranı yüzde 81,57’de kalıyor.

Genel seçimde büyük illerde yüzde 88,50’ye ulaşan seçime katılım oranı, bu kez yerel seçimde küçük illerde ortaya çıkıyor.

Tabiri caiz ise taşra genel seçimden daha yüksek oranda sandığa koşmuş.

Küçük illerin bir başka özelliği de oy oranlarının nerede ise hiç değişmemesi oluyor. İktidar bloğu 24 Haziran seçimlerinde yüzde 55,3 olan oy oranını aynen korumuş.

Büyük illerde kaybedilen 4,1 puanın böylece yarısı olan 2,05 puan toplamda kayıp hanesine yazılıyor.

Ya da iktidar bloğunu taşra ayakta tutuyor.

***

Gelelim işin diğer tarafına.

Büyükşehirler özellikle ekonomik krizi daha derin hisseden yerledir. Ama bu sefer kriz en fazla beyaz yaka yerine mavi yakayı vurmuş durumda.

O nedenle sert tepki henüz gelmedi ama şehir merkezlerinde iktidarın kaybı oldukça dikkat çekici.

Orta sınıfın yeni bir arayışa girdiğini ama henüz yolun başında olduğunu da söyleyebiliriz. Bütün mesele toplumun sorunlarını ve çözüm yollarını gösterecek önder bir çözüm modelinin ortaya çıkmasıdır. Yoksa seçimler hem iktidar, hem de muhalefet açısından ders niteliğinde geçmiştir.