Mehmet Altan*
Dün gece bu yılın son yazısını yazmak için masanın başına oturduğumda, Endonezya’nın Surabaya Adası’ndan Singapur’a gitmekte olan AirAsia Havayolları’na ait yolcu uçağından hala haber alınamamıştı.
Uçakta 7 mürettebat ve 155 yolcu vardı.
Havanın kararması nedeniyle arama çalışmaları durdurulmuştu.
Uçaktaki yolcuların yakınları Surabaya’daki havaalanında beklemeye devam ediyordu.
xxxxxxxxxxxx
2014 yılı Malezya havacılığı için adeta ‘kâbus’ yılı oldu.
Endonezya’nın Surabaya Adası’ndan, Singapur’a giderken kayboluveren AirAsia Havayolları’nın yolcu uçağı da Malezya’ya ait…
Geçtiğimiz Temmuz ayında Amsterdam’dan havalanan Malezya Havayolları’nın Boeing 777 uçağı Ukrayna hava sahasında uçarken füze ile düşürülmüştü.
Ancak en ürpertici ve gizemli felaket ise 2014 yılı Mart ayında yaşandı.
Malezya Havayolları’na ait gene bir Boeing 777 Kuala Lumpur’dan havalandı…
Sonra radardan kayboluverdi, sırra kadem bastı.
Uçaktan bir daha da haber alınamadı.
Bu bir ilkti.
xxxxxxxxx
Ben yazıyı yazarken Yunanistan’dan İtalya’ya 478 yolcusuyla sefer yapan arabalı feribot ise hala yanmaktaydı.
Gece bastırdığında 150 yolcu kurtarılmış, bir yolcu ise ölmüştü.
Feribotta 54 Türk vatandaşı da bulunuyordu.
Ortalık can pazarıydı.
xxxxxxxxxxxxxxxxx
Yerel saatle 09.30 civarında ‘Gökbel’ adındaki 11 mürettebatlı Türk ticari yük gemisi, İtalya’nın kuzeydoğusundaki Ravenna limanı girişine yaklaşık 1 deniz mili kala Belize bandıralı ‘Lady Aziza’ isimli bir yük gemisiyle gene dün çarpıştı.
Olay, gemilerden biri limandan çıkıp diğeri limana girmeye çalışırken meydana geldi.
İtalyan kaynakları, Türk gemisinin 11 mürettebatından 5’inin kurtarıldığını, 1 kişinin cesedine ulaşıldığını ve kayıp 5 kişiyi arama çalışmalarının sürdüğünü bildiriyordu.
xxxxxxxxxxxxxx
PKK’nın gençlik yapılanması Yurtsever Demokratik Gençlik Hareketi (YDG-H) ile Hüda-Par yanlıları arasında dün çıkan olaylarda, oğlu Hüda-Par yöneticilerinden olan 65 yaşındaki Abdullah Deniz ile YDG-H’li gruptan 19 yaşındaki Yasin Özer’den sonra Nur Mahallesi’ndeki evine gitmek isterken kurşunların hedefi olan 15 yaşındaki Barış Dalmış da yaşamını yitirmişti.
xxxxxxxxxxxxxx
Dün, üç yıl önce Roboski’de, TSK’ya ait savaş uçakları tarafından 34 sivilin bombalanarak katledilmesinin de yıldönümüydü.
Katliamdan kimin sorumlu olduğu hala resmen açıklanmamıştı.
xxxxxxxxxxxxxxxxx
Vedaya hazırlanan 2014 yılının bugüne ve muhtemelen yarına da yayılacak olan 362. gününün tam da yeni bir yılın eşiğinde bu çok ağır bilançosu neyin nesiydi, daha doğrusu bu ‘yaşam’ dediğimiz neydi?
xxxxxxxxxxxxxxxx
Kuyruklu yıldıza Rosina’yı indiren…
Cüce gezegen Plüton’u gözlemlemek üzere uzay aracı New Horizons’u 9 yıl önceden yola çıkartıp Plüton semalarına ulaştıran…
İnsansız uzay mekiği Orion’u Mars’a gönderen de insanlık değil miydi?
O başarılar da bizlerin, insanın, insanların, insanlığın değil miydi?
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
Her türlü hava koşulunda yer ve zaman bilgileri sağlayan uzay tabanlı Küresel Konumlama Sistemi GPS’in de mucidi bu yer küredeki insanlık değil miydi?
Uzay tabanlı bu uydu navigasyon sistemi, üzerinde yaşadığımız dünyayı avucumuzun içine almamızı, dağ taş, dere tepe, sokak sokak bilir hale gelmemizi sağlamıyor muydu?
Bu sayede okyanuslar altından maden çıkarmaya hazırlanmıyor muyduk?
xxxxxxxxxxxxxxx
Küresel Konumlama Sistemi GPS’in yedeğinde dünya kuytularını voltalayıp, evrende küçük perendeler atarken, Malezya uçağının sırra kadem basması neyin nesiydi?
Yerkürenin topografyasını kayda geçiren, kuyruklu yıldıza, Mars’a, Plüton’a giden insan ile… Düşen uçaklar da çaresizce yitip giden, feribotlarda yanan, Uludere’de bombalanan, Cizre’de birbirine kast eden insan aynı insan mı?
xxxxxxxxxxxxxxx
2014 yılı büyük başarıların ve büyük felaketlerin yılı oldu.
O büyük başarıları gerçekleştiren insanlığın, o felaketleri ve çaresizlikleri neden yaşadığını soruyor insan ister istemez.
Böylesine büyük bir çelişki nasıl olabiliyor?
Sanki tarihin geçmişteki çaresizlikleri, boşvermişlikleri, aldırmazlıkları, hastalıkları ince boyunlu bir huniye doldurulmuş da, öbür yandan damla damla damıtılmış bir akıl ve güç akıyor… Farklı yüzyıllar içiçe.
Huninin dar yerinden geçmek insanlık için kolay olmuyor.
xxxxxxxxxxxxxxxxx
Bu geçiş döneminin sorunlarını insanlık da Türkiye de bir süre daha yaşayacak herhalde.
Ben gene de herkese iyi bir 2015 yılı diliyorum.
Umarım başarıları ve umutları daha parlak bir yıl olur.
*Bu yazı gazete360.com'da yayımlanmıştır.