DW ile Beethovenfest'in ortaklaşa düzenlediği üç yıllık “Beethoven ile Buluşma” adlı Türkiye ile işbirliği projesinin son konuk orkestrası Bilkent Gençlik Senfoni Orkestrası oldu. Beethovenfest'in Genel Müdürü Prof. Dr. Nike Wagner, konserin açılışını yaparken “Beethoven'ın kentinde 9'uncu Senfoni'yi çalma cesaretini gösterdiler” sözleriyle orkestranın dinleyiciler için hazırladığı iddialı programın sinyallerini veriyordu. Ankaralı müzisyenlerin dinleyiciler için tek sürprizi bu değildi. Aynı zamanda besteci Tolga Yayalar'ın geçen yıl tüm Türkiye'yi saran Gezi protestoları sırasında oluşan seslerden ilham alarak oluşturduğu, “Bir Direnişin Yaşayan Tablosu” (Tableux Vivants d'une Resistance) adlı eseri de Beethoven Konser Salonu'nda ilk kez yorumlandı.
'Gezi'yi anlatan bir eser'
Konser öncesi heyecan büyüktü. Orkestranın genç üyelerinden Iraz Yıldız, "Böyle bir festivale katılmak benim için çok önemli, çok heyecanlıyım. Tolga Yayalar'ın eseri bizim için, Türkiye için çok anlamlı bir eser. Çünkü Gezi Parkı'nı ve o olayı anlatıyor kapsamlı bir şekilde. Herkesin duyması gereken bir eser" derken, genç müzisyenlerden garp sanatçısı Beste Toparlı ise "Bonn'da çalmak çok büyük bir olay Beethoven'u, bence çok beğenecekler" sözleriyle duygularını aktardı. Orkestranın Şefi Işın Metin de gençlerin heyecanını paylaşıyordu. Metin, “Çok büyük bir gurur. Bonn'da 9'uncu senfoniyi Beethoven'ın doğduğu şehirde çalmak çok büyük bir onur. Doğduğu şehir Bonn, ebediyete intikal ettiği şehir Viyana. Zaten bu şehirlerde bu eseri seslendirdiğiniz zaman başka şeyler hissediyorsunuz, başka şeyler düşünüyorsunuz" dedi.
'Gezi'deki sesleri kullanmak istedim'
Konser, Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi besteci Tolga Yayalar'ın DW'nin siparişi üzerine hazırladığı eser ile başladı. Tolga Yayalar ilk kez canlı olarak bir konserde çalınan eserini şu sözlerle anlattı: “Aslında ilk çıkış noktası 2013 haziran ayındaki Türkiye'deki Gezi Parkı olaylarıydı. Benim derdim daha çok program müziği yapmaktan ziyade, orada çıkan sesleri kullanmaktı. Ben çok ses kaydetmiştim, onların analizlerini yaptım. Esin kaynağı oydu aslında. Sonra başka şeyler de geldi üzerine tabii…”
Bilkent Gençlik Senfoni Orkestrası'nın Beethoven'a armağanı ise 9'uncu Senfoni oldu. Kreuzkirche Bonn korosu ve solistler Çiğdem Soyarslan, Asude Karayavuz ve Selçuk Cara'nın katkılarıyla yorumlanan senfoni salonda adeta alkış tufanı kopmasına neden oldu. 9'uncu Senfoni'nin dünyaca tanınmış son bölümü ‘Neşeye Övgü' ile sona eren konserde orkestra, solistler ve Şef Işın Metin dakikalarca ayakta alkışlandı. Konseri dinlemeye gelenlerin de keyfi yüzünden okunuyordu. Beethovenfest'in Genel Müdürü Prof. Dr. Nike Wagner, konseri şu sözlerle değerlendirdi: “Bence harika bir konser oldu. Yeni eseri çok beğendim, orkestranın iyi yönetilmesine, tekniğe ve hayal gücüne gereksinme duyulan bir eserdi. Siyasi içerik bugünkü kadar belirleyici olmadığı gün, bu eserin bir müzik parçası olarak da değeri anlaşılacaktır. 9‘uncu senfoni ise büyük bir coşku ve gençlik enerjisi ile çalındı. Kendi kültürümüzün Ankara'dan bize bu şekilde geri dönmesi beni çok sevindirdi.”
“Konser boyunca konserin enerjisine ve tutkusuna hayran oldum” diyen Köln Başkonsolosluğu görevlisi Erkan Budak ise “Çok güzel temsil ettiler bizi. Ama öte yandan bu dinleyiciler nezaketen 15 dakika ayakta alkışlamazlar bir konseri. Çok içten şekilde çaldılar ve içten şekilde alkışlandılar. Ülkemizin aydınlık geleceğinin bir temsili olsun diyoruz" şeklinde konuştu.
Bilkent Gençlik Senfoni Orkestrası 25 Eylül akşamı da Berlin'de bir konser verdikten sonra Ankara'ya geri dönecek.