T24 - Türk Tabibler Birliği, Başbakan Erdoğan'ın laparoskopi ameliyatının Özel Amerikan Hastanesi doktorlarından Prof. Dr. Dursun Buğra tarafından gerçekleştirilmesini 26 Ağustos 2011 tarihinde değişen "tam gün yasası"na aykırı olduğunu ileri sürdü. Birlikten yapılan açıklamada, özel hastane doktorlarının devlet hastanelerinde görev alamayacağına dikkat çekilerek, "kanun Sayın Başbakan için yürürlükten kaldırılmış gözükmektedir" denildi.
Başbakan Erdoğan’ın Marmara Tıp Fakültesi’nin uygulama hastanesi olan Pendik Araştırma ve Eğitim Hastanesi’ndeki ameliyatını, Özel Amerikan Hastanesi’nden gelen ünlü cerrah Prof. Dr. Dursun Buğra gerçekleştirdi.
Prof. Dr. Buğra laparoskopi denilen kapalı yöntemle yaptığı ameliyatta hastaneninkini değil, kendi getirdiği aletleri kullandı. İddialara göre çekilen kolonoskopide şüpheli bulgulara rastlanınca ameliyat gündeme gelmişti. Prof. Dr. Buğra, yaklaşık 1.5 metre olan kalın bağırsağın 20-25 santimetresini aldı. Bağırsaktan alınan doku örneğinin patolojik incelemesi için de Pendik Araştırma ve Eğitim Hastanesi tercih edilmedi. Doku örneği başka bir laboratuvara gönderildi. Anestezi ekibinin de dışarıdan geldiği belirtildi.
Ülserli kolit
Erdoğan’ın bir süreden beri bağırsaklarında yaşadığı ‘ülserli kolit’ rahatsızlığı nedeniyle ilaç tedavisi gördüğü ve düzenli diyet yaptığı vurgulandı. Ancak, ishal, kanama ve kilo kaybı gibi kontrol edilemeyen sonuçları olan hastalığın tedavisi için cerrahi müdahale öneriliyor. Erdoğan’ın resmi davetler başta olmak üzere gittiği her yerde, diyet programına uygun olarak, ekibi tarafından önceden “salçasız, baharatsız ve acısız menü hazırlanması” talebini ilettiği bildirildi. Erdoğan, operasyon kararını geçen hafta aldı. Erdoğan’ın, en son perşembe günü brifing aldığı çalışma arkadaşlarının “Haftasonu yeniden çalışabiliriz” önerisine, “Devamı sonraya kalsın, haftasonu operasyon geçireceğim” dediği öğrenildi.
Taburcu oldu
Başbakan Erdoğan dün saat 17.30’da taburcu oldu. Başbakan hastaneden çıkışı sırasında, İstanbul’daki konvoyunda her zaman hazır bulunan 34 UE 2343 plakalı siyah ambulans kullanıldı. Saatte 60 kilometre hızla seyreden konvoy 0-1 (E-5) Kartal’dan TEM bağlantı yoluna geldiğinde korumaların kullandığı araçlar, basın mensuplarının önünü keserek takip etmeleri önlendi. Erdoğan, Üsküdar Kısıklı’daki evine gitti. Erdoğan’ın iyi olduğu, bir hafta boyunca dinleneceği kaydedildi.
Her ihtimale karşı ambulans helikopter bekletiliyor
Sindirim sistemi ameliyatı olduğu Marmara Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesinden taburcu olan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Üsküdar'daki konutunda dinleniyor.
26 Kasım Cumartesi günü geçirdiği ameliyatın ardından dün akşam saat 17.30'da Başbakanlığa ait ambulansla hastaneden ayrılan Başbakan Erdoğan, istirahat sürecini Kısıklı'daki konutunda geçiriyor.
Erdoğan'ın konutunun yaklaşık 500 metre uzaklığında bulunan İSPARK'a ait Heliport alanında Sağlık Bakanlığına bağlı ambulans helikopter bekletiliyor.
Bu arada, Erdoğan'ın konutunun çevresinde geniş güvenlik önlemleri alındı.
Öte yandan, Başbakan Erdoğan'ın konutunun yer aldığı caddenin karşı tarafındaki boş arsada canlı yayın araçları kuruldu. Çok sayıda basın mensubu dün akşamdan itibaren burada bekleyişini sürdürüyor.
Diğer taraftan Üsküdar Belediyesi basın mensuplarının beklediği arsada su ve çay servisi yapıyor. Belediye ayrıca arsaya seyyar tuvaletler kurdu.
‘Tam Gün’ mağduru
Prof. Dr. Dursun Buğra İstanbul Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı öğretim üyesiydi. Ancak ‘Tam Gün Yasası’ ile ilgili yapılan son düzenlemelerden sonra emekliliğini isteyerek kurumdan ayrılmak zorunda kalmıştı.
Türk Tabibler Birliği'nden açıklama
Özel hastane doktorlarının devlet hastanesinde hizmet vermesi 26 Ağustos 2011 tarihinde Kanun Hükmünde Kararname ile yürürlüğe giren kararla kaldırılmış olmasına rağmen, Başbakan Erdoğan'ın ameliyatının devlet hastanesinde özel hastane doktoru tarafından yapılması dikkat çekti.
Türk Tabibler Birliği'nden yapılan açıklamayada; "söz konusu cerrahi işlemi gerçekleştiren sayın meslektaşımızın bu girişimde son derecede yetkin olduğu ancak 26 Ağustos 2011 tarihindeki KHK çerçevesinde yapılan kısıtlayıcı işlemler nedeni ile uzun yıllar çalıştığı üniversiteden ayrılmak durumunda kalan bir meslektaşımız olması sağlık ortamının içine kasıtlı olarak sokulduğu karmaşık durumun ilginç bir örneği olmuştur" denildi.
Türk Tabibler Birliği'nden yapılan açıklama şöyle:
Sayın Başbakan’ın 26 Kasım 2011 tarihinde Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim Araştırma Hastanesi’nde bir sindirim sistemi cerrahisi geçirmiş olduğu ve başarılı geçen ameliyat sonrası sağlığının iyi olduğu bildirilmiştir.
Öncelikle Sayın Başbakan’ın sağlığına bir an önce kavuşmasını diliyoruz.
Ancak tedavi sürecinde yaşanan birkaç “özellik” hekimlik ortamımızda bir süredir yaşananlar açısından dikkat çekici olup, kamuoyu ile paylaşılmasında yarar görüyoruz:
Başbakanın sağlık sorunu ile karşılaşması herkesin, her an sağlık sorunu ile karşılaşabileceği ve sağlığın herkes için süratle çözülmesi gereken bir hak olduğu basit gerçeğini bir kez daha gözler önüne sermiştir.
Sayın Başbakan’ın daha önce birçok yöneticimizin aksine, ortaya çıkan sağlık sorununu Türkiye’de çözümlemiş olması, Sayın Erdoğan’ın ülke hekimlerine bir güven işareti olarak algılanmış ve tarafımızdan memnuniyetle karşılanmıştır.
Sayın Erdoğan bu aşamada her hastanın hakkı olan hekim seçme özgürlüğünü de kullanarak Marmara Üniversitesi’ni tercih etmiş ama hastanenin kadrosunda olmayan bir cerrahi kadro ile sağlık sorununu çözme yolunu seçmiştir.
Söz konusu cerrahi işlemi gerçekleştiren sayın meslektaşımızın bu girişimde son derecede yetkin olduğu ancak 26 Ağustos 2011 tarihindeki KHK çerçevesinde yapılan kısıtlayıcı işlemler nedeni ile uzun yıllar çalıştığı üniversiteden ayrılmak durumunda kalan bir meslektaşımız olması sağlık ortamının içine kasıtlı olarak sokulduğu karmaşık durumun ilginç bir örneği olmuştur.
Yürürlükteki hukuksal mevzuat ile diğer bireyler için yasaklanmış ve Sağlık Bakanı’nın “milli iradeyi temsil ederek” hassasiyet gösterdiği bu uygulama Sayın Başbakan için yürürlükten kaldırılmış gözükmektedir.
Sayın Sağlık Bakanı’nın sağlık hakkı çerçevesinde bu durumu ve uyguladığı politikaların yarattığı sayısız eşitsizliği “milli irade adına” değerlendirmesi beklentimizdir.
Sayın Başbakana bir kez daha sağlıklı bir yaşam dileğimizi iletiyoruz.