CHP İzmir Mv. Dr. Aytun Çıray, Meclis’e sunduğu soru önergesinde Başbakan’a “Ertuğrul Özkök, Yılmaz Özdil ve Mehmet Yılmaz’ın Hürriyet gazetesinden kovulmasını isteyip istemediğini sordu. Çıray önergesinde Başbakan’a “28 Şubat’ta sermayenin, bazı gazetecilerin katkısı yok muydu? Bunlar neden yargılanmıyor ben merak ediyorum’ diyerek kimleri kastettiniz?” sorusunu da yöneltti.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan önceki gün Tüm Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜMSİAD) KOBİ Şurası’nda yaptığı konuşmada, 28 Şubat’a değinirken, “Şimdi 28 Şubat’ta sermayenin katkısı yok muydu, yazılı ve görsel medyanın katkısı yok muydu? Hani bazı beşliler vardı, beşli çeteler diye başlıkların atıldığı dönem yok muydu? Ben onlar niye yargılanmıyor diye hâlâ şaşıyorum. 28 Şubat’la ilgili niye onlar hesaba çekilmiyor diye merak ediyorum” dedi.
Özkök'ü mü işaret etti?
Erdoğan’ın bu sözleriyle, Necmettin Erbakan başkanlığındaki Rehafyol hükümetin tarikat şeyhlerini Başbakanlık konutunda ağırlamasının ardından gündeme gelen şeriat devleti tartışmaları sırasında hükümete cephe alan, bu yüzden “beşli çete” olarak nitelenen TOBB, TİSK, Türk-İş, DİSK ve TESK genel başkanlarıyla o dönem gündemi belirleyen Hürriyet’in başında bulunan Ertuğrul Özkök’ü işaret ettiği yorumu yapıldı.
Odatv: Başbakan 3 ismin kovulmasını istedi
Erdoğan’ın bu konuşmanın ardından Doğan Medya Grubu’nun patronu Aydın Doğan’dan Özkök ile birlikte gazetenin etkili yazarlarından Yılmaz Özdil ve Mehmet Yılmaz’ın işten atılmasını istediği iddia edildi. İddiayı ortaya atan Odatv, Doğan’ın, Erdoğan’a “Özkök, Özdil ve Yılmaz’ın gönderilmesi halinde ortada Hürriyet diye bir gazetenin kalmayacağını, yok olup gideceği" yanıtını verdiğini savundu.
'Yeni medya düzeni'
İddia şu ana kadar yalanmazken, CHP İzmir Milletvekili Dr. Aytun Çıray, konuyu bir soru önergesiyle Meclis gündemine taşıdı. Çıray, Başbakan’ın 11 yıl boyunca iktidarını sürekli kılacak mekanizmaların en önemlisini oluşturmak amacıyla “yeni medya düzeni” kurma gayreti içinde olduğunu söyledi.
Önergesinin girişinde “yeni medya düzeni” ile Türk milletinin haber alma özgürlüğünü adeta yok edildiğini ifade eden Dr. Çıray, “Unutulmamalıdır ki, haber alma özgürlüğü olmayan bir ülkede seçimlerin meşruiyeti bile tartışılır. Bu iktidar seçimlerde durdurulmazsa eğer, zorbalık ve taassubun sadece kamusal alanları değil, mahremiyetimizin en dokunulmaz köşelerini istila ve işgal ettiğini görürüz” dedi.
Bunun için şartların çoktandır hazırlandığını ve bugün Türk medyasının, 1860’da yayımlanmaya başlanan ilk Türk gazetesi Tercüman-ı Ahval’den bu güne kadar geçen bir buçuk asırlık tarihinin en karanlık, en korkunç baskılarını yaşadığını iddia ederek, “Ancak Başbakan ve AKP’nin medyadaki kırım ve zorbalığı sadece halkımızın tanıdığı yazarlarla sınırlı değil. Ünlü kalemler gibi genç kalemler ve genç hayatlar da kırılmaktadır” diye konuştu.
'Kimleri tehdit ediyorsunuz'
CHP İzmir Mv. Dr. Aytun Çıray, Başbakan’dan şu sorularına cevap istedi:
" - 28 Şubat’ta sermayenin, bazı gazetecilerin katkısı yok muydu? Bunlar neden yargılanmıyor ben merak ediyorum” diyerek kimleri kastettiniz? Bu beyanınızla yargıya müdahale etmiş olmuyor musunuz?
- Bu Mc Carthy üslûbu ile seçimler öncesi kimleri tehdit ediyorsunuz?
- Yalanlamadığınız haberlere göre son olarak Yılmaz Özdil, M. Yakup Yılmaz ve Ertuğrul Özkök’ün de işten atılmalarını istemişsiniz, bu doğru mu?
- Sizin şu veya bu şekilde hedef göstermeniz yüzünden iktidarınız döneminde medya mesleklerini yürütemez hale getirilen ve şu ya da bu şekilde işinden edilen toplam gazeteci sayısı kaçtır?
- Darbeler sadece silâhla mı olur, yoksa medyaya ve adalet kurumlarına yönelik doğrudan ve dolaylı müdahaleler de darbe aracı olarak kullanılabilir mi?"