Gündem

Başbakan Erdoğan. ÖSYM Başkanı süreci iyi yönetemedi

Erdoğan, YGS'de gündeme getirilen şifre iddialarına ilişkin "Öğrencilere yapılmış bir haksızlık yok. Şifre diye bir şey de yok' dedi...

02 Mayıs 2011 03:00
T24 -  Erdoğan, YGS'de gündeme getirilen şifre iddialarına ilişkin "Öğrencilere yapılmış bir haksızlık yok. Şifre diye bir şey de yok. Süreç sadece ÖSYM Başkanı tarafından iyi yönetilemedi" dedi.  

Dün gece Show TV’de Siyaset Meydanı’na konuk olan Başbakan Erdoğan, Demir’in süreci iyi yönetemediğini vurguladı. Hürriyet gazetesinde yer alan haber şöyle:

Elde edilen ilk bilgilere göre YGS’de kopya olmadığını ifade eden Başbakan, şöyle konuştu: “Böyle bir sınavda aslolan burada kopya var mı yok mudur. Başkan dedi ki kesinlikle burada kopya yok. Böyle bir şey kesinlikle söz konusu değil. Burada kopya yoksa problem de yok. 


Yargıdan gelen sinyaller

Ben son açıklamalardan sonra tatmin oldum. Ama süreç yargıda. Yargıda gelen ilk sinyaller de olumlu mu? Olumlu. Burada sonuna kadar bu işin takipçisi olduğumuzu söyledim. Kopyanın olmamış olmasının teyidi beni rahatlatmıştır. Kopyaya yönelik bir şey olsaydı orada tereddüt etmeyip gerekeni yapardık.”

“ÖSYM Başkanı Ali Demir’le ilgili bir tasarrufunuz olacak mı?” sorusuna Başbakan şu yanıtı verdi: “Kopya olmadıktan sonra neyin tasarrufunu yapacağız. Algılar üzerinden hareket etmem, netice üzerinden hareket ederim. Burada bu olaya maalesef çok ideolojik yaklaşan çevreler var. Burada arı kovanına çomak sokuluyor, bundan rahatsızlık duyanlar da var, bundan rahatsızlık duyulduğu için belli bir grubun bu işi sürdürmesi ve bunu daha sonra böyle seçim öncesinde siyaset malzemesi haline getirmiş olması çok manidardır. Ve kimlerin yürüyüş yaptıkları ortadadır. Ne yazık ki gençlerimizi illegal örgütler de kullanmaktadır. Öğrenciler siyasi istismar haline getiriliyor. Bazı medya grupları da bunu kullanıyor. 


'Gençlerimizi sokağa dökmedik'

Biz gençler üzerinden istismar etmek istemiyoruz, ve böyle bir yola da tevessül etmedik. Karşımdakiler bu tür şeyleri yapıyor ve anamuhalefet partisinin vekilleri onlarla yürüyor bunu kimse eleştirmiyor da biz burada tam karşıtı bir demokratik hak noktasında bu mücadeleyi verenlerin çıkmasından niye rahatsız olalım ki. Düşünün ki vekiller bunlarla yürüyor, bu doğru mu, bu istismar değil mi. Niçin bunlarla beraber yürüyüşe katılır milletvekilleri. Bu tür olaylarda gençlerimizi sokaklara dökmedik hiçbirinde. Tüm okullarda aynı şekilde bizim de gençlerimiz var, bizim için bunu yapmak problem değil, ama biz sokaklarda demokratik hak neyse biz yasalar çerçevesinde bu işi yaparız ama kalkıp da illegal örgütlerle bu işi yapmayız. 

Süreci isterdik ki böyle yönetmesin. Süreci Başkan iyi yönetememiştir. Bu noktada bir şeyimiz yok. Ama işin bu kopya veya öğrencilere bir zulüm şeyi değildir. İlmi siyaset diyelim buna, ilmi siyaset başka bir şey.”


'Çatışma isteyen loş sayfaya'

Başbakan Tayyip Erdoğan, 1 Mayıs 1977’yi hatırlatarak, “Hala sınıf ve çatışma kültürü beklentisi içerisinde olanlar varsa onlar, tarihin loş sayfalarında yerlerini alacaklardır” dedi. Erdoğan, 1 Mayıs nedeniyle yayımladığı mesajda şunları söyledi: “1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü, Türkiye’nin emek ve sendikacılık tarihi açısından önemli bir adım olarak kayda geçmiştir. İnanıyorum ki 1 Mayıslar, bundan sonra emek bayramı adına yaraşır bir şekilde dostluk ve dayanışma günü olarak kutlanacak, tüm emekçilerin hak ve taleplerinin ele alındığı, gündeme taşındığı bir gün olacaktır. Zira soğuk savaş döneminin kavram ve kurumları, dünyamızı terk etmiştir. Hala sınıf ve çatışma kültürü beklentisi içerisinde olanlar varsa onlar, tarihin loş sayfalarında yerlerini alacaklardır. Ülkemizin kaosa sürüklendiği yıllarda 34 yıl önceki 1 Mayıs 1977’nin tablosu hala hafızalarımızdadır. Tarihi hafızamız, 1 Mayısların ‘çatışma günü’ olarak hatırlanmasından artık temizlenmelidir. Bunu, siz emekçi kardeşlerim gerçekleştireceksiniz.”