Gündem

BAĞIŞ: ÖNÜME KONAN HER ŞEYE İMZA ATMADIM BUDAPEŞTE (A.A)

12 Ocak 2011 19:22
-BAĞIŞ: ÖNÜME KONAN HER ŞEYE İMZA ATMADIM BUDAPEŞTE (A.A) - 12.01.2011 - Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, AB ile yeni fasıl açmak için önlerine getirilen her şeyi imzalamayarak Türkiye'nin çıkarlarını koruduklarını söyledi. Bağış, Avrupa Birliği üye ve aday ülkeler AB Bakanları toplantısına katılmak için Budapeşte'ye giderken uçakta gazetecilere açıklama yaptı. Türkiye'nin 2005'ten bu yana AB zirvelerine davet edilmediğini kaydeden Bağış, Bulgaristan, Romanya ve Türkiye adayken, Başbakan ya da Dışişleri Bakanı düzeyinde zirvelerde yer alındığını ancak Bulgaristan ve Romanya'nın üye olmasının ardından aday ülkelerin çağrılmamaya başlandığını belirtti. Bağış, Libya'daki AB Afrika zirvesine onur konuşmacısı olarak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın davet edildiğini ancak Belçika'daki AB zirvesine davet edilmediğini belirterek, "Ondan sonra da Türkiye'nin eksenini tartışmaya başladılar. Bir yandan Yüksek Temsilci Ashton, 'Türkiye ile stratejik diyaloğu artırmak gerekir' demeçleri veriyor. Öte yandan stratejik diyaloğun yer alması gereken zirvelere Türkiye'yi davet etmiyor” dedi. Bu tutumu kendilerinin sürekli eleştirdiğini dile getiren Bağış, yaklaşık 2 ay önceki Macaristan ziyaretinde de bu konuyu gündeme getirdiklerini ve Macaristan'ın Türkiye'yi toplantıya davet ettiğini anlattı. Macaristan'ın Türkiye'yi toplantıya davet etmesini önemsediklerini ifade eden Bağış, zirveye bir çok AB üyesi ülkeden önemli kişilerin katılacağını, Fransa'nın yeni AB Bakanı ile de görüşme imkanı olacağını söyledi. Görüşmenin, Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin Türkiye ziyareti öncesinde gerçekleşecek olması dolayısıyla önemli olduğunu kaydeden Bağış, Sarkozy'nin de şubat sonunda Türkiye'ye gelmesinin beklendiğini ifade etti. -REKABET FASLI- Bakan Bağış, Türkiye'de son zamanlarda rekabet faslının açılamaması dolayısıyla eleştiriler olduğunu da hatırlatarak, "Biz fasıl açmayı mı öncelikli hedef haline getirmeliyiz, Türkiye'nin çıkarlarını korumayı mı öncelikli hedef olarak görmeliyiz' sorusunu kendimize sorduğumuz zaman, doğal olarak Türkiye'nin çıkarlarını gözetiyoruz. Önümüze konan herşeye evet demiyoruz" dedi. AB'nin, Türkiye ile rekabet faslını açmak için sürekli yeni talepler ortaya koyduğunu ve "hep son anda bir şeyler koparma çabası" içindelermiş izlenimi verdiklerini kaydeden Bağış, bunun da faslın açılmasını engellediğini anlattı. Bağış, rekabet faslının açılmasıyla, tıbbi cihaz sektörü ve uzay bilimleri gibi bazı sektörlerde Türkiye'ye yeni teknolojilerin gelmesinin önünün açılacağını ama bazı sektörlerde de yerli üreticinin zarar görebileceğine işaret etti. Macaristan dönem başkanlığında bu faslın açılmasını arzu ettiklerini kaydeden Bağış, Türkiye'nin çıkarlarından taviz vererek bunu yapmak istemediklerini vurguladı. Bağış şöyle konuştu: "Ben önüme konan herşeye imza atsaydım faslı açardım. Bir fasıl daha açıldı derdim ama benim de bir vicdanım var, bu ülkeye karşı bir mesuliyetim var. Bunun yarını da var. Biz son iki yıl içinde 'Türkiye'nin AB sürecinin durduğunu iddia ettikleri iki yılda' sadece AB reformlarıyla ilgili 25 ayrı kanun geçirmişiz meclisten. 108 tane yönetmelik yayınlamışız. Ben son iki yılda Brüksel'e 18 resmi ziyaret yapmışım. 70'e yakın dış temasım var 2 yılda. Gerektiğinde, 'biz başarısız olalım ama Türkiye kazançlı ve başarılı olsun' yaklaşımını sergiliyoruz. 8 yıllık iktidarda bütün yaklaşımımız böyle oldu. 'Önce Türkiye' dedik, hiçbir zaman kendimizi, partimizi ön plana almadık." -CHP GENEL BAŞKANI KILIÇDAROĞLU'NA ELEŞTİRİ- Bağış, bir gazetecinin, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Brüksel ziyaretini olumlu değerlendirdiğini ve kendisine bir dosya sunacağını söylediğini hatırlatarak, dosyanın sunulup sunulmadığını sorması üzerine, Kılıçdaroğlu'na Brüksel'e gitmeden önce kapsamlı bir bilgi notu dosyası gönderdiğini söyledi. Aynı dosyanın bir örneğini de CHP'li Haluk Koç ve Gülsüm Bilgehan Toker'e de gönderdiğini kaydeden Bağış, "O zaman dış politika konularına onlar bakıyordu. O dosyadan da yararlandıklarını daha sonra ilettiler, teşekkür ettiler" diye konuştu. Kılıçdaroğlu ile en son iki gün önce havalimanında karşılaştıklarını ve ayaküstü konuştuklarını ifade eden Bağış, "Kemal Bey'in AB sürecine destek verme konusunda samimi olduğuna inanıyorum. Ama Kemal Bey'in ekonomiyle ilgili bazı vaatleri beni ürkütüyor. Eğer dış politikaya da AB sürecine de aynı tonda yaklaşırsa, o zaman inandırıcılık konusunda sıkıntı olur. Yani Türkiye'deki her ev kadınına her işsize maaş bağlayacağını söyleyip (kaynak nerede) deyince, (kaynak benim) deyince, şimdi o zaman, 'AB'de de bütün fasılları açacağız', 'nasıl açacaksınız?', 'Biz açarız' zihniyetine geliyor. Orada biraz endişem var. Ama dün TBMM'de çok hızlı bir şekilde iktidar muhalefet el ele vererek Türk Borçlar Kanununun değişmiş olması, Türkiye'nin AB standartlarında bir borçlar kanununa kavuşmuş olması, bana sorarsanız iki fasıl açmaktan daha önemlidir" dedi. Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu'nun "Erzurum'daki son derece haksız çıkışına" MHP GEnel Başkanı Devlet Bahçeli'nin gösterdiği hassasiyeti, "Kemal Bey'in de göstermesini beklerdim" diyen Bağış, "Çünkü orada Başbakanımız, Türk konukseverliğinin çizdiği çerçeve içerisinde, sınırları zorlayarak Papandreu'ya çok net cevap vermiştir. Tarihlerle, konsey kararlarıyla, gerçeklerle" dedi. Almanya Başbakanı Angela Merkel'in Kıbrıs Rum Kesimini ziyaretini de yorumlayan Bağış, 49 yıl aradan sonra bir Almanya Başbakanının Kıbrıs Rum kesimini ziyaret etmesini, Merkel'in "Şirinlik yapma çabası" olarak değerlendirdi.