Gündem

ALES de çalınmış

Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı'nın soruları da çalınmış...

10 Eylül 2010 03:00
T24 - KPSS sorularını e-mail ile sınav öncesi elde eden ve sorguya çekilen Saçı’nın ifadesinden geçmiş yıllarda yapılan Yüksek Lisans Sınav sorularının da (ALES) çalındığı ortaya çıktı.


Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı

2010 KPSS sınavı sorularının çalındığı ve kopya çekildiği iddialarıyla yürütülen soruşturma derinleştirildikçe ortaya çıkan skandallara her gün yenisi ekleniyor. ÖSYM’ce gerçekleştirilen KPSS ve Yükseköğretime Geçiş Sınavı’nda (YGS) soruların çalındığının saptanmasının ardından geçmiş yıllarda yapılan Yüksek Lisans (ALES - Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı) Sınav Soruları’nın da çalındığı ortaya çıktı. 

2010 KPSS sınavının kilit isimlerinden Ispartalı Baki Saçı’nın (24) tam ifadesine ulaştı. Saçı, ifadesinde, KPSS sorularını “sana bir hediyem var” diyerek e-mail’ine gönderdiğini söylediği Berat Koşucu’nun, geçmiş yıllarda bir akrabasına da yine e-mail yoluyla Yüksek Lisans Sınav Soruları’nın geldiğini itiraf etti. 

Savcılığın, gözaltına alınıp serbest bırakılan Saçı’nın ifadesinde ortaya çıkan bu gelişmeler üzerine soruşturmayı genişleterek, geçmiş yıllarda gerçekleştirilen ALES sınavlarını da soruşturmaya dahil ettiği öğrenildi. 


Cemaat bağlantısı

Saçı, ifadesinde, KPSS sınavıyla alakalı cemaat odaklı iddialarla ilgili de ayrıntılı bilgiler verdi. Saçı, üniversiteye hazırlanırken gittiği bir dershanede Fethullah Gülen cemaati mensuplarıyla tanıştığını, “sana imkânlar sunarız” diyen cemaate ait evlerde 4 yıl boyunca kaldığını ve cemaati bu şekilde tanıdığını belirtti.

Saçı, “Arkadaşım Berat Koşucu’nun bildiğim kadarıyla aynı cemaatle bağlantısı vardır ama ne derecede olduğunu bilmiyorum” dedi.

Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, 2010 KPSS sınavı Eğitim Bilimleri testindeki 116 sorunun, adını ve mail adresini veremeyeceği bir adayın e-mail adresine gönderildiğini kamuoyuna açıklamış ve bildiklerini savcılıkla da paylaşmıştı. 

Savcılık talimatıyla Isparta’nın Yalvaç ilçesi Sücüllü kasabasında yaşayan 24 yaşındaki Baki Saçı gözaltına alınmıştı. Ankara’ya getirilerek savcılık tarafından şüpheli sıfatıyla ifadesi alınan Saçı, daha sonra serbest bırakılmıştı.


ALES’e inceleme

Saçı’nın ifadesi üzerine gözaltına alınan arkadaşları İnanıcı ve Koşucu da serbest bırakılmışlardı. Koşucu, ifadesinde KPSS sorularını ele geçirmediğini öne sürerek, “Ben kimseye hediye göndermedim” demişti. İnanıcı ise, “Baki yanıma gelerek soruları flash diskine kaydetti” diye konuşmuştu.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın KPSS’nin yanı sıra, geçmiş yıllara dönük sınavlar çerçevesinde Saçı’nın ifadesindeki ALES sınavlarını da mercek altına aldığı öğrenildi.


‘4 yıl cemaat evinde kaldım’

Saçı, ifadesinde, KPSS ve cemaat odaklı iddialarla ilgili olarak da şu bilgileri verdi:

“Yalvaç’ta lise son sınıfa giderken 2004 yılı içinde Gölcük Dershanesi’ne üniversiteye hazırlık için gittim. Dershanenin yöneticileri cemaatçi olup, Fethullah Gülen cemaatine bağlıydılar. Zamanla beni de bu cemaate yakınlaştırdılar. Ben bu şekilde cemaati tanıdım. Ancak, cemaat yönelik herhangi bir olaya karışmadım, herhangi bir etkinlikte bulunmadım. 

Aynı yıl üniversiteyi kazanınca dershanenin müdür ve öğretmenleri Bursa’da ‘yerimiz, yurdumuz, evimiz var, senin bu evde kalmanı sağlarız. Ayrıca sana burs da veririz. Sana çeşitli imkânlar sunarız’ demeleri üzerine tavsiyelerine uyup ailemin ekonomik durumunun da iyi olmaması nedeniyle Bursa’da 4 yıl boyunca Fethullah Gülen cemaatine ait evlerde benim gibi öğrencilerle bir arada kaldık.” 


‘Abiler yönetiyordu’

Saçı, ifadesine şöyle devam etti: “4 yıl boyunca toplam 4-5 değişik evde değişik şahıslarla kaldım. Bu evlerde abilerimiz vardı. Bu abiler evi yönetiyordu, evin temizliğinden yemeğine kadar onlar yapıyordu. Bazen toplu namazlar kılıyorduk. Bana herhangi bir baskı yapılmadı. Dinsel, siyasal anlamda bir eğitim de almadım. Bursa’da kalmış olduğum süre içinde cemaatin üyesiydim. Ancak okul bittikten sonra ilişkimi kestim. 

Arkadaşım Koşucu’nun bildiğim kadarıyla aynı cemaatle bağlantısı vardır ama ne derecede olduğunu bilemiyorum. Mustafa Süleyman İnanıcı’nın ise herhangi bir cemaatle bağlantısı yoktur. Soruların Koşucu’ya ne şekilde geldiğini bilemiyorum. Bu sorular belki cemaat bağlantılı da olabilir. Cemaatten birileri Koşucu’ya göndermiş olabilir. Ancak tam emin değilim.”


İşte o ifade

Milliyet, KPSS skandalının kilit ismi Saçı’nın Yalvaç Cumhuriyet Savcılığı’nda verdiği 4 sayfalık ifadesine ulaştı. Bu ifadeye göre Saçı, şunları anlattı:


'İMAM HATİPLİYİM'

İlkokulu Sücüllü İlköğretim okulu, ortaokulu Yalvaç Anadolu İmam Hatip, liseyi Yalvaç Atatürk’te bitirdim. 2004’te Bursa Uludağ Üniversitesi Eğitim Fakültesi Sınıf Öğretmenliği bölümünü kazandım. Mezun olduktan sonra 2008, 2009 ve 2010 yıllarında KPSS sınavlarına girdim. 2009’da aldığım puanla sözleşmeli öğretmen olarak atamam yapıldı. Kadrolu atanmam için 2010 KPSS’ye girdim. Yaşanan bu olaylar sonrası iptal edilen sınav da bu sınavdır.


'HEDİYEMİ TERMİNALDEN AL, İŞİNE ÇOK YARAYACAK' 

5 Temmuz 2010’da Sücüllü’deyken Ankara’da oturan arkadaşım Berat Koşucu aradı. ‘Sana bir sürprizim var. Senin işine çok yarayacak. Ankara’dan otobüs ile Yalvaç’a göndereceğim. Bu hediyemi al’ dedi. İlkönce kabul etmedim. Koşucu da o aşamada göndereceği hediyenin içeriğini söylemedi. 

Ancak, sürekli ‘sana sürprizim var, senin işine çok yarayacak’ diyordu. Bu ısrarları üzerine teklifini kabul ettim ve kendisine Yalvaç’ta oturan ve ortak arkadaşımız olan Mustafa Süleyman İnanıcı’ya gönderebileceğini söyledim. Yalvaç Terminali’ne gitme durumum o gün için yoktu. 


'İNANICI’YI ARADIM, ŞİFREMİ VERDİM'

İnanıcı’yı telefonla arayarak, Koşucu’nun otobüs ile terminale paket göndereceğini, bu paketi almasını söyledim. Aradan bir gün geçti ancak paket gelmedi. Koşucu, ayın 7’sinde tekrar telefon açarak, paketi otobüs ile gönderemediğini, e-mail adresimi vermem halinde bu adrese gönderebileceğini söyledi. Zaten Koşucu e-mail adresimi de biliyordu.
Tahminime göre aynı gün e-mail adresime mail göndermiş. Telefonla da arayarak söyledi. Ben de İnanıcı’yı arayarak e-mail adresimi ve şifremi vererek açıp bakmasını ve daha sonra silmesini söyledim.


'YÜKSEK LİSANS SORULARI DA GELMİŞTİ' 

Daha önceden Koşucu bana, ‘gönderdiğim e-mail’i al ve sil’ demişti. Ayrıca geçmiş yıllarda Koşucu’nun bir akrabasına e-mail yoluyla bir yerlerden Yüksek Lisans Sınav Soruları’nın geldiğini bildiğim için bu durumdan da şüphe duyup belki başım belaya girer diye bu düşünceyle de İnanıcı’ya ‘baktıktan sonra sil’ dedim.
Bu görüşmeden bir gün sonra Yalvaç’a geldim ve Gökkuşağı internet kafeye giderek e-mail adresime girdim ve baktığımda Koşucu’dan herhangi bir mail gelmemişti. Sınav soruları gibi bir şey de yoktu.


'SORULAR BİLGİSAYARDA KAYITLIYDI' 

O gün İnanıcı ilçe dışında olduğundan kendisiyle görüşemedim. 9 Temmuz’da kuyumcu dükkânına yanına gittim. Buradaki bilgisayarında bir kısım sorular gördüm. Bunlar benim e-mail adresimde değildi. İnanıcı’nın bilgisayarında kayıtlıydı. Gelişigüzel baktım. Soruları dahi okumadım. 

Ancak, KPSS sınavına yönelik birçok sorular vardı. İnanıcı bana soruları Koşucu’nun gönderdiğini söyledi. O gün ikimiz de Koşucu ile görüşmedik. Aynı gün benim Bursa Mustafa Kemal Paşa ilçesine atamamın yapıldığını öğrendim. 

İnanıcı’nın soruları başkalarına gönderip göndermediğini bilemiyorum. Ertesi gün de KPSS sınavına girdim. Daha sonra konuyu basından öğrendim. Ben sınavdan 81.704 puan aldım. Eğer sorular bana gelseydi daha yüksek puan alırdım. 


LİSEYİ BERABER OKUDUK 

 Koşucu ve İnanıcı’yla liseyi beraber okuduk. Koşucu, Turgut Özal Düşünce ve Hamle Derneği’nde çalışmaktadır. İnanıcı da Koşucu da birbirlerini tanırlar.