Yeni Akit yazarı Abdurrahman Dilipak bugünkü "Ama, fakat.." başlıklı yazısında yazısında “şu parti giderse bu parti gelir” söylemini eleştirdi.
“Eee gelirse ya da gelecekse gelir” diyen Dilipak, “Ama bu bizden! O geleceğine bu gelsin. Gelsin de buna kim karar verecek? Siyaset vekalet müessesesi değil mi? Vekalet alırsa gelir zaten. Zorla vekalet olur mu?” diye sordu.
Dilipak, “Onların oyunu almak için onlara benzer, onlar gibi olursanız, onlardan farkınız kalmayacaksa, alameti farikanızı kaybedecekseniz, siz siz olmayacaksanız ben niye size oy vereyim. Siz siz olunca sizi istemeyeceklerse, niye size benzemeyenleri onların talepleri doğrultusunda yönetmek istiyorsunuz ki” görüşüne yer verdi.
“Ne çok ‘ama’, ‘fakat’ımız var” diyen Dilipak özetle yazısına şöyle devam etti:
“Herkes kendi günahını, ayıbını gizlerken ötekinin günahını ayıbını, mübalağa ederek anlatıyor. Eğer siz kendi adamınızın yaptıklarını gizlerken, ötekininkini abartarak anlatanlardansanız, siz zalimlerin ta kendilerisiniz.
Hani biz söz vermemiş mi idik, ‘Haksızlık kimden gelirse gelsin, kime yönelik olursa olsun, mazlumdan yana, zalime karşı olacak, işi ehline verecek, bir topluluğa olan öfkemiz bizi onlar hakkında adaletsizliğe sevk etmeyecek ve adil şahidler olacaktık’.
Yunus ne diyordu; ‘Ne varlığa sevinirim, ne yokluğa yerinirim, bana seni gerek seni’.
'Ballar balını buldum, kovanım yağma olsun' diyordu bir de değil mi? Biz bal tutup parmağını yalayanlardan olduk ve şeker katkılı bal peşinde koşuyoruz. Biz hayırlı olanı isteyelim.”
Yazının tamamını okumak için tıklayan