10-13 Aralık tarihlerinde yapılacak şampiyona için Abdi İpekçi Spor Salonu’nun ortasına kurulacak portatif havuzlara tam 2 bin ton su pompalanacak.
Salonun bu ağırlığı taşıyıp taşımayacağı da dahil, ortada çok sayıda soru işareti var ve kimse bunların cevabını bilmiyor.
Türkiye, bir gariplikler ülkesi... Özellikle plansız programsız yaptığımız işlerle başımıza dert açmakta son derece yetenekliyizdir! Örnek mi dersiniz, o kadar çok ki... İşte size birkaç tane...
Kayakla atlama ve curling gibi gibi kış sporlarını yapanlara ‘uzaylı’ muamelesi yapmamıza ve üstelik elimizde bir tane bile tesis olmamasına rağmen, 2011 Universiade Kış Oyunları’nı düzenlemeye girişiriz.
Organizasyonunu alınca göbek attığımız 2010 Dünya Basketbol Şampiyonası için yıllarca bir tek çivi bile çakmayız. Sonra FIBA’dan zılgıtı yiyince, salonunu yapmadığımız Antalya’yı auta atıp, hazır salonlu Kayseri’yi oyuna sokarız... Bank Asya 1. Lig’de bile takımı olmayan, tarihinin hiçbir spor müsabakasında 20 bin seyirciyi bile bir arada görmeyen Şanlıurfa’ya 30 bin kişilik stat yaparız...
Örnekler say say bitmez... Son olayımız ise ise Türkiye’nin medarı iftiharı Abdi İpekçi Spor Salonu ile ilgili... Basketbol ve voleybol müsabakalarının yanı sıra siyasi parti kongrelerine de ev sahipliği yapan bu salonda hatırlanacağı üzere 2009 Avrupa Kısa Kulvar Yüzme Şampiyonası da yapılacak. 10-13 Aralık 2009 tarihlerinde gerçekleştirilecek bu büyük organizasyonla, 20 yıllık salon, tarihinde ilk kez yüzme yarışmalarına sahne olacak. Buraya kadar her şey güzel de, inşa amacı basketbol ve voleybol gibi salon sporları olan Abdi İpekçi’de yüzme yarışlarının yapılacak olması çok önemli sorulara ve problemlere yol açmış durumda...
Zemin 2 bin ton ağırlığı taşır mı?
Hürriyet gazetesinin haberine göre, Avrupa Kısa Kulvar Yüzme Şampiyonası için Abdi İpekçi Spor Salonu’na 2’şer metre yüksekliğinde; biri 25’e 20 metre ebatlarında yarışma, diğeri de 25’e 15 metre ebatlarında ısınma amaçlı olmak üzere iki tane portatif havuz yapılacak. Bu havuzlara konacak suyun ve malzemelerin toplam ağırlığı yaklaşık 2 bin tonu bulacak. Salonun zemininin bu ağırlığı taşıyıp taşımayacağını kimse bilmiyor. Abdi İpekçi Spor Salonu’nun işletmecisi olan Türk Basketbolunu Güçlendirme Vakfı bu konuda Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü’ne bir yazı göndererek, salonda teknik inceleme yapılmasını istedi. İnceleme sonucunda “zemin o ağırlığı taşıyamaz” raporu verilirse ne olacak, bilinmiyor.
Konu ile ilgili olarak görüştüğümüz Yüzme Federasyonu yetkilileri, “Havuzu yapacak olan İtalyan Myrtha Pools şirketinden uzmanlar zeminde inceleme yaptı. ‘Bir basketbolcu sıçrayıp yere düştüğünde herhangi bir çökme olmuyorsa o zemin suyun da ağırlığını kaldırır dediler.’ 2 bin tonluk ağırlık yaklaşık 2 bin metrekarelik bir alana yayılacak. Bu konuda bir problem yaşanacağını sanmıyoruz” diye konuştular.
Skorbordlar ne olacak?
Abdi İpekçi Spor Salonu’nda halen toplam değerleri 900 bin lirayı bulan üç tane elektronik skorbord bulunuyor. Türk Basketbolunu Güçlendirme Vakfı’nın yaptırdığı inceleme sonucunda, havuzlar yapıldıktan ve içine su dolduktan sonra salonun içinde oluşacak buharın bu skorbordların bozulmasına, hatta tamiri mümkün olmayan arızalara yol açabileceği belirlendi. Dolayısıyla şampiyona sırasında skorbordların sökülmesi ve sonra tabii ki yerlerine yeniden takılması gerekiyor. Bütün bunlar onbinlerce lirayı bulan bir masraf gerektiriyor.
Basketbol maçları nerede oynanacak?
10-13 Aralık tarihleri arasında düzenlenecek Avrupa Kısa Kulvar Yüzme Şampiyonası’nda kullanılacak portatif havuzları yapacak olan İtalyan Myrtha Pools firmasının yetkilileri havuzların inşaatının ve sökülmesinin 10’ar günü bulacağını bildirdi. 4 günlük şampiyona süresini de eklersek, en az 25 gün, yani Aralık ayı boyunca bu salonda başka hiçbir spor müsabakası yapılamayacak. Ama söz konusu dönemde Fenerbahçe Ülker, Efes Pilsen ve Galatasaray Cafe Crown basketbol takımlarının bu salonda Avrupa maçları oynaması gerekiyor. Bu karşılaşmalar nerede, nasıl yapılacak, tam bir muamma. Sözünü ettiğimiz sorun özellikle Fenerbahçe Ülker ve Efes Pilsen için önemli. Zira her iki kulübün mücadele ettiği Euroleague’de maçların oynanacağı salonlar organizasyon komitesine çok önceden bildiriliyor ve sonradan da kolay kolay değiştirilemiyor. Kaldı ki, koca İstanbul’da Euroleague karşılaşması oynamaya yeterlilikte başka salon yok. Bu durumda akıllara, “Maçlar Ankara ya da İzmir’de oynansın” formülü geliyor. Ancak, bunu da ULEB’e kabul ettirmek mümkün görünmüyor.
Dev beton bloklar salona nasıl girecek?
2004’te ABD’nin Indianapolis kentinde düzenlenen Dünya Kısa Kulvar Yüzme Şampiyonası da portatif havuzlarda gerçekleştirilmişti. O havuzların zeminine döşenen 25 metrelik beton bloklar, tırlar doğrudan salonun içine sokularak döşenmişti. Abdi İpekçi Spor Salonu’nun içine tır veya kamyon girmesi mümkün değil; hem tırın girebileceği büyüklükte bir kapı yok, hem de yerler parke döşeli. Bu durumda havuzların zeminine konması gereken o beton bloklar salona nasıl sokulacak? (Yüzme Federasyonu yetkilileri “Bizim havuzlarda beton blok kullanılmayacak, tamamı çelikten yapılacak” diyor).
Parkelerin masrafını kim karşılayacak?
Portatif havuzların inşaatı sırasında Abdi İpekçi Spor Salonu’nu bekleyen başka tehlikeler de var. Örneğin, üzerine 2 bin ton ağırlık binecek olan parkeler bundan zarar görmeyecek mi? Eğer ağırlık yüzünden parkeler kullanılamaz hale gelirse ne olacak? Parkeleri kim yenileyecek, masrafları kim karşılayacak? Tabii böyle bir durumda salon yine basketbol takımlarına kapalı olacak. (İşin uzmanları, “Parkelerin o ağırlıktan zarar görmemesi mümkün değil” diyor.)
2010 tadilatı çöpe mi gidecek?
Abdi İpekçi Spor Salonu’na, 2010 Dünya Basketbol Şampiyonası için yaklaşık 1 milyon liralık tadilat yapıldı. Avrupa Kısa Kulvar Yüzme Şampiyonası, bu tadilatın bir bölümünün çöpe atılması anlamına geliyor. Zira, portatif havuzların kurulması için salonda en öndeki 5 sıranın tamamen sökülmesi gerekiyor. (Yeni takılan koltukların ‘sökülüp sahaya atılmayacak biçimde’ sağlam ve pahalı bir malzemeden yapıldığını hatırlatalım.)
Amerikalılar salonun içine tır sokmuştu
2004’te Indianapolis’te yapılan Dünya Kısa Kulvar Yüzme Şampiyonası için kurulan portatif havuzlarda kullanılan 25 metrelik beton bloklar tırlara yüklenerek spor salonunun içine taşınmıştı.
NE DEDİLER ?
AHMET BOZDOĞAN (Yüzme Federasyonu Başkanı)
Avrupa Kısa Kulvar Yüzme Şampiyonası’nın organizasyonu bizden önceki federasyon yönetimi tarafından alınmıştı. Biz göreve gelince salon araştırmasına başladık. LEN (Avrupa Yüzme Birliği) yetkililerine Pendik Kurtköy’de bir salon gösterdik, kabul etmediler. Akatlar Spor Kompleksi’ni düşündük; iki havuz sığmayacağı için olmadı. Ataköy’deki Sinan Erdem Spor Salonu’nu da Dünya Basketbol Şampiyonası’na hazırlandığı için vermediler. Bunun üzerine Abdi İpekçi Spor Salonu’nda portatif havuz kurulması gündeme geldi. LEN kabul edince çalışmalara başladık. Şampiyonanın yaklaşık olarak 6 milyon liraya mal olmasını bekliyoruz.
ENGiN ÖZERHUN (Efes Pilsen Genel Menajeri)
Bu işin sonu ne olacak, biz de merak ediyoruz!
ŞAMPİYONA ilk alındığında bize, “Abdi İpekçi Salonu sadece üç gün basketbola kapalı olacak” dendi. Biz de programımıza baktık, şampiyonanın yapılacağı tarihlerde maçımız olmadığı için, “Sakıncası yok” cevabını verdik. Fakat sonra bir öğrendik ki, salonda en az 25 gün basketbol maçları oynanmayacak. Ama bizim o tarihlerde Abdi İpekçi Spor Salonu’nda iki tane Euroleague maçı oynamamız gerekiyor. Salonun adını çok önceden ULEB’e bildirdiğimiz için sezon ortasında değişiklik yapılması söz konusu değil.
Kaldı ki, İstanbul’da ULEB’in istediği büyüklükte, 6 bin kişilik başka bir salon da yok. Ayrıca, Abdi İpekçi’de yapmamız gereken o maçları deplasmanda oynasak bile, fikstürdeki ilk 2 maçımız da dış sahada olduğu için, Euroleague’de üst üste 4 maçı dışarda oynamış olacağız. Böyle bir durum ne bizim işimize gelir, ne de Euroleague yönetimi kabul eder. Bu işin sonu ne olacak, inanın biz de merak ediyoruz.
NEDİM KARAKAŞ (Fenerbahçe Ülker Menajeri)
“En fazla bir hafta” demişlerdi, 25 gün oldu
ABDİ İpekçi Spor Salonu’nda Avrupa Kısa Kulvar Yüzme Şampiyonası yapılacağından bizim haberimiz yoktu. Yüzme takımımızdaki sporcular sayesinde öğrendik. Basketbol Federasyonu bize önce, “Salon en fazla bir hafta basketbola kapalı olur” demişti. Sonra ön hazırlık falan derken, 25 günü bulacağı ortaya çıktı. Biz de federasyona bir yazı yazıp, “Durumumuz ne olacak?” diye sorduk. Yaklaşık bir ay oldu, cevap bekliyoruz. Basketbol Federasyonu, “Maçlarınızı Ankara veya İzmir’de oynayın” teklifinde bulunursa, ben bir şey diyemem; ona yönetim kurulumuz karar verir.