Bilinen en yaşlı böbrek vericisi olan Behçet Uzer (87) her gün bisiklete biniyor. Hürriyet'ten Mesude Erşan'ın haberine göre, böbrek hastası oğlu Rıfat Uzer’e (51) böbreklerinden birini veren Uzer, “Ameliyattan önceki halimden bile iyiyim” diyor.
Kırklareli'nde yaşayan Rıfat Uzer’e, ilk böbreğini 17 yıl önce annesi Gönül Uzer (80) verdi. Annesinin böbreğiyle uzun zaman yaşamını sağlıklı bir şekilde sürdüren Uzer’in şişen ayakları böbrekte yeni bir soruna işaret ediyordu. Yapılan tetkikler sonucu annesinin böbreğinin artık iş görmediği ortaya çıktı.
Önünde iki seçenek vardı: Diyalize gitmek ya da bir kez daha böbrek nakli. Bunun üzerine babası böbreğini vermek için gönüllü oldu. İlk testlerini yaptırdığı Kırklareli’ndeki hastanede doktorlar, “Yaşlısın, olmaz” dedi ama baba Uzer vazgeçmedi. Oğlu da endişeliydi: ”Açıkçası hiç umudum yoktu. Bu yaşta şeker, tansiyon, kalphastalığı çıkabilirdi. Ama babam, ‘Merak etme, organlarım sağlam’ dedi. Hakikaten testler verebileceğini gösterdi. Hâlâ da şaşkınlığım sürüyor”
"Babanı yarım bırakma"
Testler sürerken pek çok kişi, “Babanı yarım bırakma, ikinize de yazık olur” diyordu. Ancak PTT emeklisi baba Uzer böbrek bağışında ısrar etti. Yapılan tüm tetkikler babanın sağlığının yerinde olduğunu, böbrek vermemesi için hiçbir neden bulunmadığını ortaya koydu. 3 çocuk babası Uzer, “Aslında 17 yıl önce yine benvermek istedim böbreğimi. Doktorlar eşimden almayı uygun gördü. Ben vermekte ısrar ederken eşimden cesaret aldım. Çünkü geçen 17 yıl içinde bununla ilgili hiçbir sorun yaşamadı” diyor.
Geçtiğimiz temmuz ayı sonunda Yeni Yüzyıl Üniversitesi Özel GaziosmanpaşaHastanesi Organ Nakli Merkezi Sorumlusu Prof. Dr. Ayhan Dinçkan ve ekibinin yaptığı ameliyatla baba Uzer’den alınan böbrek oğul Uzer’e nakledildi.
Baba Uzer kısa zamanda rutin yaşamına döndü. Eşi Gönül ile birlikte 42 yaşındaki zihinsel özürlü oğullarına bakıyor. Uzun ve sağlıklı yaşamı temiz hava ve doğal besinlerle beslenmeye bağlayan baba Uzer, “Hâlâ haftanın iki günü, farklı mahallelerdeki iki ayrı pazara bisikletimle gider, alışverişimi yaparım. Ameliyattan sonra hayatım değişmedi. Hatta ameliyat öncesinden bile daha iyiyim” diyor.
"İleri yaş engel değil"
Prof. Dr. Ayhan Dinçkan: 10 sene öncesine kadar, vericilerde bile 70 yaşın üzeri ileri yaş kategorisindeydi ve çekiniyorduk. Ama nakildeki gelişmeler ve artan organ ihtiyacı, yaştan ziyade fiziksel kondisyona yönelmemize zemin hazırladı. Kronolojik yaştan ziyade, organların kalitesini gösteren laboratuvar ve görüntüleme testlerine bakarak karar veriyoruz. Yaş, organ naklinde bir engel değil. Baba Uzer’in de böbreğini laparoskopik (kapalı ameliyat yöntemi) ile aldık. Sonrasında da bir sorun yaşamadık.