Van'da 250'den fazla kişinin hayatına mal olan 7,2 büyüklüğündeki deprem, bir kez daha 'deprem değil, çürük binalar öldürüyor' tartışmalarının gündeme gelmesine yol açtı.
1999 Marmara depreminin sonrasında zorunlu deprem sigortası uygulamasına geçildi ve yapı mevzuatları yeniden düzenlendi. Ancak bunların ne derece etkili olabildiği konusunda zaman zaman şüpheler dile getiriliyor.
Prof. Boduroğlu, bu konudaki tartışmaları BBC Türkçe'den Hüseyin Alkan'a değerlendirdi:
Boduroğlu'nun açıklamaları şöyle:
"17 Ağustos depreminden sonra belli bir yol alındı. Herşey denetimden geçiyor. Biz denetimi sevmeyen bir ırkız belki. Fazla denetlenmeyi sevmiyoruz. Denetimler eksik olduğu için bu yapısal hasarlar meydana geliyor. Yoksa deprem yönetmeliğini yeniledik. Dünyadaki güncel deprem yönetmelikleriyle aşağı yukarı aynıdır. Bu deprem yönetmeliğine göre yapılan binalarda bu tür depremlerde bile, hasar tümden göçme olmamalıdır. Geçtiğimiz 10 yıl içinde yapılıp da göçen binalar varsa bunların neden göçtüğünün, neden denetiminin yapılmadığının araştırılması lazım. Ayrıca doğası güzel olan bölgelerimizde yedi-sekiz katlı binalar özendirilmemeli. Ama malesef şehir merkezlerinde yüksek katlı binalara karşı bir talep var. Bu da rant meselesi. Ufak arsaya çok daire yapıyorsunuz. Bunların da artık göz önüne alınması lazım Türkiye'de."
Bu depreme ilişkin şartnameye uyulmadan inşa edilen yapılar konusunda bir veri var mı?
Elimizde bir veri yok ama çöken binalar var; 55 bir yerde, 20 bina bir yerde. Tümden çöken binalarla ilgili bir veri olmasına gerek yok. Birşeyler eksik. Tamam, diyebilirsiniz ki bunlar eskiden yapılmış binalar. O zamanki yönetmelik biraz daha konservatifti. Daha az yük alınıyordu.
'5 bin dolara bir daire sağlamlaştırılabilir'
Şartnameye göre bu binaların sağlamlaştırılması mı gerekiyordu?
Tabii ki, bütün dünyada yapı stoğunuz tehlikede ise bunları bir şekilde yenilemeniz lazım. Ya kentsel dönüşüm yapıp bazılarını yenileyeceksiniz, ya da bireysel olarak güçlendirmek gerekiyor. Devlet bu yönde bir takım önlemler aldırabilir. Diyebilir ki bankalardan orta vadeli kredi verilebilir. 100 metrekare bir daire 5 bin dolara güçlendirilebilir. Tamam bunun bir takım zorlukları olabilir ama bu yönde hiçbir hareket yok.
Ağustos 18'de yeni bir plan kabul edildi. Deprem Strateji ve Eylem Planı 2023 diye. Bu son 10 yılda atılmış en önemli adımdır. Ancak uygulamaya geçilmesi ve bunun içinin doldurulması gerekiyor. (Yetkililer bu planın bugün itibariyle ilk olarak Van'da uygulamaya konduğunu açıkladı)
Türkiye'nin yüzde 95'i deprem bölgesi. Çok az bir bölümü depremlerden muaf. Oralarda da küçük hareketler oluyor. Bütün kentlerde mal sahipleri binalarını incelettirip, bir şekilde ileride olacak yıkım, can kaybı ve mal kaybının önüne geçilmesi lazım.