Gündem

27.03.2014 - Alman basınından özetler

Alman basınında Brüksel'deki AB-ABD Zirvesi, Ukrayna'daki kriz ve Alman hükümetinin planladığı kadın kotası uygulamasına ilişkin yorumlar dikkat çekiyor.

26 Mart 2014 23:32


Handelsblatt gazetesi, Krım krizinin AB ve ABD'yi yakınlaştırdığına dikkat çekerek şu satırlara yer veriyor:

“Kırım krizi transatlantik ilişkilerin canlandırılması açısından bir potansiyele sahip. Ortak düşman olarak görülen Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e duyulan öfke Brüksel ve Washington’ı birleştiriyor. Ayrıca Asya ülkelerinin büyüyen ekonomik gücü karşısında da Avrupalı ve Amerikalılara daha sıkı işbirliği yapmaktan başka seçenek kalmıyor.“

Frankfurter Allgemeine Zeitung'da yer alan yorumda da benzer bir analize yer veriliyor:

“Rusya’nın Kırım’ı ilhak etmesi Atlantik’in iki yakasındaki ortakları birbirine yeniden yakınlaştırdı. Yaşanmakta olan krizde ABD Başkanı Barack Obama transatlantik ittifakın öneminin farkında. Her iki taraf da ittifakın temelini eskiden olduğu gibi güvenliğin oluşturduğunu, birbirlerini terk etseler de birbirlerine muhtaç olduklarını biliyorlar. Eğer durum daha da kötüleşirse, örneğin Rusya klasik güç politikasını devam ettirir, komşusu Ukrayna’daki istikrarsızlıktan faydalanmaya kalkışır ve doğudaki NATO ülkelerini tehdit ederse, o zaman Avrupalılar ve Amerikalılar eskiden olduğu gibi sıkı ortak olmak zorunda kalacaklar. Avrupalılar bu nedenle çarşamba günü Obama ile işbirliği içinde olmanın yollarını aradı.“

Neue Westfälische gazetesinde ise Ukrayna’nın içinde bulunduğu duruma dikkat çekiliyor. Gazetede yer alan yorum hükümet içindeki aşırı sağcılara işaret ediyor:

“Avrupa Birliği ve ABD’nin güncel stratejisinin hiçbir getirisi yok. Askeri seçenek gündemde değil. Eski başbakan Yulya Timoşenko’nun etkisi altındaki yeni Ukrayna yönetimi ise rasyonel davranmıyor ve aynı zamanda Ukrayna’da demokrasinin gelişimi açısından büyük riskler getiren tehlikeleri barındırıyor. Ülke gerici aşırı milleyetçi güçlerin eline düşme tehdidi altında. Yaptırımlar da tüm bunlar karşısında etkisiz ve ayrıca AB üyeleri üzerinde de istenmeyen sonuçları var."

Almanya'da hükümet 2016 yılından itibaren kadın kotası uygulamasını yasalaştırmayı planlıyor. Ancak konu, ülkede yoğun tartışmalara yol açtı. Die Welt gazetesi de katı bir düzenlemenin ekonomiye zarar vereceğini savunuyor:

“Denetleme kurullarında gelecekte her üç kişiden birinin kadın olması planlanıyor. Yönetim kurulları ve diğer yönetici pozisyonları için de yasal düzenlemeler söz konusu ve bunların ihlal edilmesi durumunda sert yaptırımlar uygulanması öngörülüyor. Ancak kadınların desteklenmesi için planlanan bu radikal önlemler yoğun tartışmalara yol açıyor. Devlet tarafından dikte edilen bu kota rejimi kesinlikle adil değil, aksine saçma ayrımcılıklara sebep olabilir… Büyük koalisyon böylesine sert bir kadın kotası uygulaması ile ekonomiye zarar verir ve birçok kadının da çıkarlarına ters düşecek bir kadın politikasını da beraberinde getirir.“