Gündem

10 Ocak İngiltere Basın Özeti

İngiltere basını, Altın Küre ödül töreninde ismini vermeden Donald Trump'ın politikalarını eleştiren Meryl Streep ve Trump'ın bu sözlere Twitter'dan verdiği yanıta geniş yer ayırdı.

10 Ocak 2017 11:13

Altın Küre ödül töreninde yaptığı konuşma dünyanın gündemine oturan ünlü oyuncu Meryl Streep ve ABD'nin seçilmiş başkanı Donald Trump'ın söz dalaşı ile İngiltere'de hastanelere aşırı talep nedeniyle yaşanan kriz, İngiltere basınında bugün geniş yer bulan başlıklardan.

ABD'de gerçekleşen Altın Küre ödüllerinde oyuncu Meryl Streep'in Donald Trump'ın ismini vermeden politikalarını eleştirdiği konuşma ve Trump'ın buna yanıtı, gazetelerin manşetlerine damgasını vurdu. Times gazetesi, haberi "Streep'in Trump'la atışması Hollywood'un büyük gecesinin ışığını çaldı" başlığıyla verdi.

Times'ın haberinde "Önümüzdeki hafta ABD başkanlığı resmi olarak başlayacak, ülkeyi böldü, ABD'nin mütteffikleri dünyadaki birçok krizi nasıl yöneteceğiyle ilgili acil olarak bir güvence istiyor. Yine de Trump, tüm baskılara rağmen, Meryl Streep'le kavgaya girecek zamanı bulmuş görünüyor" ifadeleri yer aldı.

İngiltere'de Ulusal Sağlık Sistemi (NHS) altındaki hastanelerde yaşanan kriz, bugün de gazetelerin gördüğü önemli başlıklardan.

Financial Times gazetesi, kış dönemi nedeniyle hastalarla dolup taştığı söylenen hastanelerin, talebi karşılamak için ayakta tedavi edilen hastaların randevularını iptal edebilmesini sağlayan kararın ardından, İngiltere'nin sağlık politikaları hakkında şüpheler oluştuğunu yazdı.

Aralık ayında geçen yıla göre hasta randevularının yüzde 63 arttığı belirtilen haberde, bu dönemde acil servislerin de "140 kez hastalara kapısını kapadığı" ifade edildi. Kızılhaç yardım örgütü, yaşananları bir "insani kriz" olarak tanımlamıştı.

Guardian gazetesinin konuyla ilgili haberinde, Sağlık Bakanı Jeremy Hunt'ın, politikalarında en geç dört saat içinde her hastanın tedaviye alınması yönündeki hedeften vazgeçtiği belirtildi. Times gazetesinin haberinde, doktorların hastaların "4'te birinin tehlikede olduğunu" duyurduğu ifade edildi.

Daily Telegraph gazetesinde, bazı İngiliz milletvekillerinin yaptığı, göçmenlerin kuyruğa girmek gibi 'İngiliz yaşamının temel prensiplerini' öğrenmesi gerektiği yönündeki açıklamalara yer verildi.

İngiliz hükümetinin göçmenlerin uyumundan sorumlu milletvekillerinin yaptığı açıklamalara göre, göçmenlerin "başarısız olduğu" konuların başında, insanlara "iyi davranmak" ve "çöpü gerektiğinde dışarı çıkarmak" gibi davranışlar geliyor.

Financial Times gazetesinde, Türkiye'de 15 Temmuz darbe girişiminin ardından helikopterle Yunanistan'a kaçan 8 askerin bu hafta görülecek davası da yer buldu.

FT'nin haberinde, bu hafta Atina'da yüksek mahkemede görülecek davanın Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras'ı ikileme soktuğu aktarıldı.

Türkiye'den Yunanistan'a 800 binden fazla göçmenin gelmesiyle iki ülke arasındaki ilişkilerin gerildiği hatırlatılan yazıda, bazı Yunan yetkililerin Atina'nın Türkiye'nin talebi doğrultusunda askerleri sınır dışı etmemesi halinde Ankara'nın göçmen anlaşmasını iptal etmesinden endişe duyduğu belirtildi.

Habere göre, havacıları duruşmalarda temsil edecek olan avukat Christos Mylonopoulos, "Türkiye'de bu askerlerin adil bir şekilde yargılanmayacağını ileri sürüyoruz" dedi.

Yunanistan'a kaçan askerlerin avukatı FT'ye, Türkiye'nin iade talebinin darbe girişimine yardım ve yataklık suçlamaları için "yeterli kanıtlara" dayanmadığını söyledi.

Haberde FT'nin ulaştığı askerlerin darbe girişimine ilişkin şu açıklamaları yer aldı:

"İstanbul'a üç helikopter uçurduk ama sadece biri yere inebildi çünkü insanlar diğer helikopterlere ateş etmeye başladı… Bir darbe olduğundan haberimiz yoktu.

"Bir süre sonra tekrar toplandık ve geceyi yakınlardaki bir askeri üste geçirdik. Birlik komutanımızı aradık ama telefonu bir türlü açmıyordu. Polis üsse girip askerler üzerine ateş açmaya başladığında, havalandık.

"Sadece sınırı geçecek kadar yakıtımız vardı (...) ve Yunanistan'ın güvende olabileceğimiz en demokratik Avrupa ülkesi olduğunu biliyorduk."