Galatasaray-Başakşehir maçıyla ilgili spor yazarları ne dedi?

Spor yazarları, Galatasaray'ın Başakşehir'i 3-0 mağlup ettiği mücadeleyi köşelerinde değerlendirdiler. Yazıların tamamını, paragrafların sonunda yer alan gazeteleri satın alarak ya da kendi internet sitelerinden okuyabilirsiniz.

03 Şubat 2021 10:54

Şansal Büyüka: Galatasaray, daha üstün göründüğü maçta, Başakşehir kalesine “Donk... Donk” diye iki çivi çaktı. Ya da balyoz gönderdi, ya da füze fırlattı. Bu gollerin yakıştırmasını nasıl yaparsanız yapın. Çok darbeli, çok net, sertliğinden “Donk” diye ses çıkartan iki gol... Önce Onyekuru’dan, sonra Donk’tan... Donk’un ilk goldeki olağanüstü asisti, belki de Onyekuru’nun golünden çok daha marifetliydi. İlk golün asistini yapan Donk, ikinci golde de “Donk” diye topu ağlara yapıştırdı. Bu Donk bir başka adam... Orta saha oynar, sıkışırsın santrfor oynar, şimdi de kaç maçtır stoper oynuyor. Hem de süper oynuyor. Elbette havada karada Onyekuru... Geçen hafta iki golde ayaklarını çalıştırmıştı, bu defa kafasını çalıştırdı. Eee, bir de penaltı kazandırdı. Sanki iki maçtır fazla mesai yapıyor Onyekuru... [MİLLİYET]

Erman Toroğlu: Onyekuru zaten Galatasaray ile bütünleşmiş bir oyuncu. Çok da faydalı. Arkadaşları da seviyorlar. Galatasaray'da Onyekuru bir tarafta, Feghouli diğer tarafta sahaya çıkarsa Galatasaray rakiplerine karşı daha etkili olur. Öyle gözüküyor. [SABAH]

Osman Şenher: Onyekuru müthiş bir istekle oynuyor ve skoru değiştirecek son vuruşlar yapıyor. Gaziantep maçında iki gol attı, dün gece bir gol attı, bir de penaltı kazandırdı. Penaltıyı da yeni transfer Mustafa gole çevirdi. Mısırlı futbolcu rakibe baskı yapan, çok hareketli, yetenekli aynı zamanda da çok kuvvetli bir santrfor. Onyekuru da Mustafa da harika transferler. Tabii ki sarı-kırmızılılara Yedlin ve Fernandes de katılınca daha hızlı top oynayan, rakibine baskı yapan, hücuma çok çabuk çıkan bir Galatasaray seyredeceğiz. Üç gol atılmasına rağmen dün geceki maçta oynanan futbol ölçü olamaz. Derbi maçı öncesi sakatlık korkusu, kart görme tedirginliği gibi nedenlerle futbolcular gerçek performanslarını sahaya koyamadılar. Buna rağmen Fenerbahçe mücadelesi öncesi üç farklı galibiyet alarak moral buldular. [MİLLİYET]

Ömer Üründül: Oyun Galatasaray için çok zor gidiyordu. Devre sonuna kadar tek pozisyon bulamadılar. Ama penaltıyı Muslera kurtarıp devre biterken de atılan gol kara bulutları dağıttı. İkinci devre karşılıklı ataklarla geçti. Yine de iş kolay gözükmüyordu ama kornerden fark ikiye çıkınca maçın da sonucu belli oldu. Galatasaray çok kritik derbi deplasmanına kayıpsız gitmiş oldu. Dün gecenin yıldızı Donk'tu...Defansta da oynasa ön liberoda da oynasa çok kritik anlardaki asistleri ve golleri ile takımına hayat veriyor. Dün zor geçen oyunda mükemmel bir orta ile ilk golün asistini yaptı. İkinci yarıda da mükemmel bir kafa vuruşu ile maça noktayı koydu. Onyekuru Monaco'dan gelir gelmez iki maçta da önemli katkılar verdi. Mostafa Mohamed için yorum yapmak erken. Güçlü bir fizik yapısı var. Ama yeni bir ülkeye gelen ve arkadaşlarını tanımayan bir oyuncunun bir an önce uyum sağlaması için en zor görev yeri santrfordur. [SABAH]

Rıdvan Dilmen: Donk, tartışmasız maçın oyuncusu. Bir kere çıktı, problem çözmek için. Harika bir top kesti, Onyekuru da mermi gibi vurdu. Başakşehir'in coşkusu o kadar düşük ki herkes kendine oynuyor. Galatasaray'ın gidişatı önemli, uzun süredir iyi gidiyor. Uzun süredir belki de böyle bir tabloyla karşılaşmadık. Aslan gibi bir adam Donk. Aslan kükredi derler ya işte tam bu. Hoca diyelim vazgeçti, Luyindama'yı oynattı ki yapmaz öyle çılgınlık. Bİr hafta sonra yine Donk'u görürsünüz. Ülkeyi seviyor, kulübün değerini biliyor. Belhanda sallandı, Etebo sallandı, Emre sallandı, Arda sallandı ama Muslera, Donk, Onyekuru... 3 oyuncu demek, galibiyet demek.

Nihat Kahveci: Galatasaray net favoriydi. Yüzde 70 neredeyse topa sahip olarak, oyunu kontrol ederek. İlk yarı çok üretken olmayarak. Donk'un Cafuvari, Beckhamvari ortasıyla muhteşem bir gol attı Onyekuru. Onyekuru'nun performansı beklenti ötesi. Sanki Florya'da doğmuş. İnanılmaz bir özgüveni var. Neden Monaco'da oynamıyor dedirtiyor. Bazı oyuncular bazı kulüplerde kendini gösteremiyor. Çok mutlu ve artık Galatasaray'ın oyuncusu olduğunu gösterdi.

Tümer Metin: Onyekuru; bu kadar aşının tuttuğu, dokunun uyuştuğu, aidiyet duygusunun çok rahat hissedebildiğin bir oyuncu! Sanki 40 yıldır aynı takımın içerisindeymiş gibi reaksiyon gösterdi. İki haftadır tabelaya oynadı ve Galatasaray'a da artı altı yazdı. Kilidi açtı. Derbi öncesi son derece önemli. Geçen sene derbiye damga vurmuştu Onyekuru. Fatih Hoca planı onun üzerinden yapmıştı. İki haftadır golle dönüyor olması, istim üstünde olması derbi öncesi Fatih Terim'in elini güçlendiren hamle olarak düşünüyorum.

Levent Tüzemen: 2. yarı Başakşehir kabuğundan çıkınca futbola benzer bir oyun ortaya çıktı. Galatasaray hızlı hücum şansını yakalarken Onyekuru da geniş alan bulmaya başladı. Arda ile Etebo'yu çıkarıp Belhanda ile Mısırlı Mohamed'i oyuna almak Terim'in yine akıllı hamlesiydi ve Galatasaray'ın daha etkili oynamasını, hücumda zenginlik kazanmasını sağladı. Belhanda'nın Başakşehir savunmasını çaresiz bırakan kornerinde Donk'un kafayla attığı gol G.Saray'ı rahatlattı. Donk galibiyete damga vurdu, Onyekuru ile Galatasaray hücum anlamında çabukluk, hızlılık ve skor yapmaya başladı. [SABAH]

Serkan Korkmaz: "Arda ve Etobo çıkıp, Muhammed ve Belhanda girince daha derli toplu bir takıma dönüştü Galatasaray. "Derli toplu" dedim ama maçın geri kalanındaki "Babel - Linnes" ikilisinden oluşan sağ kandın absürtlüğünü vurgulamadan geçemeyeceğim. Belki bir Atiba değil ama kulübünde "kadro dışı" dahi bırakılmış Donk, bir gol, bir asistle maçın adamıydı. Adam tam bir SURVIVOR! Şimdi ülkeyi çok tuhaf bir derbi bekliyor. Fenerbahçe - Galatasaray derbisinde iki hocanın, bırakın taktiği, hangi futbolcularla oynayacağı bile meçhul." [FOTOMAÇ]

Kemal Belgin: Devre biterken her zaman yazıp söylediğim bu oyuncu benim elimde olsa ilk on bire onu yazar gerisini sıralarım dediğim Donk’un harika uzun topunu sürati ve çabukluğuyla iyi takip eden Onyekuru şık bir kafayla belki de maçın kilidindeki ilk çevirişi yapacaktı. İçeriden dönüldüğünde maç yine başlangıç kurgusuna yakın devam etme sinyalleri taşıyordu. Etebo’nun yerine yeni santrfor Muhammed’in çifte görev verilen Arda’nın yerine de Belhanda’nın girişi açık ve net söylemek gerekirse Başakşehir’in oyununda olumsuz bir kurgu yapmadı. Buna karşılık Başakşehir değişikliklerini taa 68’e kadar yapmadı ve yukarıda da sözünü ettiğim Donk, duran topta harika bir kafayla maçı bitirdi. Haa, son penaltı mı? Olsa ne olurdu, olmasa ne olurdu? [TÜRKİYE]

Ebru Kılıçoğlu: İkinci yarıda, Fatih Terim bu oyuna daha fazla tahammül etmiyor. Mustafa Muhammed ve Belhanda’yı maça dahil ederek oyunun temposunu hızlandırıyor. Onun bu hamlesine karşılık, golü de yemiş olan Başakşehir de taktik değiştiriyor. Savunma anlayışından ödün vermese de oyununu mecburen açıyor. Hızlanan tempo ve zenginleşen oyunda, Galatasaray’ın skoru garantilemek için aradığı ikinci gol 64. dakikada Donk’un kafa vuruşuyla geliyor. +1’de Onyekuru’ya yapılan harekete çalınan penaltıyı yeni transfer Mustafa Muhammed kullanıyor ve üçüncü golü imzalıyor. Maçın başında Fatih Terim, şampiyonluk yolunda camianın birlikteliğinin öneminden bahsetmişti. Şurası bir gerçek ki, işe takımından başlamış. [CUMHURİYET]

Galatasaray-Başakşehir maçıyla ilgili spor yazarları ne dedi?