04 Aralık 2018

Balkanlardan kansız mesajlar

AB üyeliği, KKTC için, Sırbistan, Kosova ve Makendonya’dan çok daha yakındır

Avrupa’da hiçbir bölge Balkanlar kadar sorunlu değildir.

Yugoslavya, 2000’lerin başında dağıldıktan sonra her etnik toplum kendi devletini kurmaya girişmiş, ancak bu ayrılma çok acılı olmuştu.  Halklar birbirinin içine geçmiş olduğundan sınırları belirlemek için çok kan akıtıldı. Sırplar Bosnalı Müslümanlara, Hitler’in Yahudilere yaptığını yapmaya kalkıştılar.

O günlerden kalan sorunların bazıları, bu günlerde çözüme bağlanmak üzeredir.

Sırbistan ile Kosova birbirlerine toprak vererek ve sınır düzenlemesi yaparak anlaşmazlıklarının kalıntılarını ortadan kaldırmaya karar verdi.

Bu gerçekleştirilirse Sırbistan’ın Avrupa Birliği’ne katılmasının önündeki engel kalkacak, Kosova ise resmen AB üyeliğine başvurabilecektir.

Anlaşmanın konusu; nüfusu daha çok Sırp olan Kuzey Kosova’nın Sırbistan’la birleşmesi, Arnavutların çoğunlukta olduğu Preşova Vadisi’nin Kosova’ya katılmasıdır.

Bu düzenleme yapılabilirse Kosova’nın bazı devletler tarafından tanınmama durumu sona erecek, ülke Birleşmiş Milletler ve Interpol gibi kuruluşlara üye olabilecektir.

Ufukta beliren AB üyeliği, her iki ülkenin demokratikleşmesine, ekonomik reform yapmasına ivme katacaktır.

Bu arada Makedonya da ismi dolayısıyla Yunanistan’la arasındaki 20 yıllık anlaşmazlığını hâlletmenin eşiğindedir. Bu gerçekleşirse Makedonya, NATO’ya dâhil olabilecek ve AB’nin kapısını çalabilecektir.

Her ne kadar sonuçlanmalarına daha zaman varsa da bu gelişmelerin Kıbrıslılar, özellikle Kıbrıslı Türkler için, bir ilham kaynağı olması gerekir.

Kıbrıs sorunu çözülürse TC’den başka hiçbir ülke tarafından tanınmayan KKTC’nin önü açılacaktır.

AB üyeliği, KKTC için, Sırbistan, Kosova ve Makendonya’dan çok daha yakındır. Ondan beklenen, hâlen AB üyesi olan bir ülkenin geniş özerkliğe sahip federal bir parçası olmanın kapısını açmak için gerekli esnekliği ve cesareti göstermesidir.

Gösterebilecek mi?

Kıbrıslı Türklerin Rumlara karşı kazdığı mevziler o kadar derinleşti ki meydana getirdikleri kuyulardan dışarısını görmeleri imkânsızlaştı.

AB üyeliği, KKTC için, Sırbistan, Kosova ve Makendonya’dan çok daha yakındır

Bütün liderler – ve köşe yazarları – her Allah’ın günü herkes tarafından ezberlenmiş tutumları papağanlayıp durmaktadır. Hiçbir yeni yaklaşım, farklı bir öneri geliştirilmemektedir.

Son birkaç yıl içinde, genç nesil, önde gelen siyasi partilerin liderliklerini ele geçirdi – ama bunlar da aynı ihtiyar düşünceleri iç sıkan bir sıklıkla terennüm edip duruyorlar.

Bu düşünceler bayattır ve bir işe yaramadığı aşikârdır. Çünkü kırk yıldan fazla bir zamandır süren görüşmelerin ilerlemesine bir milim katkıda bulunmamıştır.

Rum lider Anastasiades’in geçen ayın başında açıkladığı yeni önerilerin, neredeyse ağzından çıktığı an reddedilmesi, bu liderlerin gerçekleri görebilmekten ne kadar uzak, ne kadar dar görüşlü ve kısır olduklarının son örneğidir.

Geçen gün bir yerde okumuştum: Ağır sorunların çözümü, liderlerin cesur adım atmalarını, hatta tabu sayılan tutumlardan bile uzaklaşma cesareti göstermelerini gerektirir.

Ne kadar doğru.

Yazarın Diğer Yazıları

Ağustos böceklerini güldürdüm

Bağırıyorum ama beni bahçede bağırışan ağustos böceklerinden başka duyan yok

Karar ver KKTC kardeş, açılıyor musun açılmıyor musun?

KKTC hükûmeti ise ülke turist akınına uğrayacakmış gibi davranıyor ve herkes için –ziyaretçiler, oteller ve uçak şirketleri– hayatı kolaylaştıracağına zorlaştırıyor