Sosyal Güvenlik

Yargıtay'a göre, mesai saatinde sosyal medyayı kullanmak işten atılma sebebi

İşyerinde internet ve sosyal medya kullanımı işçi ve işveren arasında ihtilafa yol açıyor

09 Ekim 2015 13:45

Cep telefonları başta olmak üzere teknolojiye, internete ve sosyal medyaya erişimin kolaylaşması işçi-işveren ilişkilerinde yeni ihtilafların yaşanmasına neden oluyor. İnternet ve sosyal medya kullanımı konusunda Yargıtay içtihatları daha çok işçi aleyhine gerçekleşiyor. Yargıtay, işle bağdaşmayan davranışlar ve internet ve sosyal medyada geçirilen süreyi de karar verirken dikkate alıyor.

İş sözleşmeleri, çalışanı mesai saatlerinde iş tanımının gerektirdiği işi yapmakla yükümlü kılıyor. İşte bu noktada mesai saatlerinde işçinin motivasyonu ve davranışları konusunda işverenin tasarrufta bulunma hakkı doğuyor. Bu nedenle çalışanın mesai saatleri içerisindeki davranışlarının iş sözleşmesi hükümlerine uygun olması gerekiyor.

Habertürk’te Tahsin Akça ve Ahmet Kıvanç imzalı habere göre; internet ve sosyal medya kullanımı işçi ve işveren arasında ihtilafa yol açtığında, çalışan aleyhine sonuçlanan yargılama 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25’inci maddesine dayandırılıyor.İşverene ‘haklı nedenle’ tazminatsız derhal fesih hakkı tanıyan 25’inci maddenin ikinci bendi, ‘ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller’i sıralıyor.

 

Yargıtay 18'inci madde kapsamında değerlendiriyor

 

Ancak Yargıtay, çoğu davada 18’inci madde kapsamında değerlendirip işe iadeyi reddederek, tazminatsız atma hakkı veren 25’inci maddeye sokmuyor. İş Kanunu’nda yer alan ahlak ve iyi niyet kuralları arasında, işverenin güvenini kötüye kullanmak, doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarla işin güvenliğini tehlikeye düşürmek gibi kavramlara yer veriliyor. İşte 9 maddeden oluşan ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller arasındaki özellikle bu kavramlar, Yargıtay Hukuk Daireleri tarafından işçiyi tazminatsız haklı işten çıkarmaya dayanak gösteriliyor. İşçinin sözleşme feshinin söz konusu maddelere uygun olmadığı iddiasıyla yargıya başvurma hakkı var.

 

Sosyal medya ele veriyor

 

Son zamanlarda sosyal medyada özel hayata ilişkin fotoğraf ve videoların paylaşılması da izin için yalan beyanın tespit edilmesini kolaylaştırıyor. Hukukçular, sosyal medyadaki paylaşımların eski tarihli olduğu ya da hesabına girilerek başkası tarafından paylaşıldığı gibi bir savunma söz konusu ise çalışanın bunu ispat etmesi gerektiğini belirtiyor.

4857 sayılı İş Kanunu’nun 26’ncı maddesinde de işverenin fesih hakkını kullanma süresi düzenlenmiş. Buna göre ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan hallere dayanarak işçi veya işveren için tanınmış olan sözleşmeyi fesih yetkisi, iki taraftan birinin bu çeşit davranışlarda bulunduğunu diğer tarafın öğrendiği günden başlayarak 6 işgünü geçtikten sonra kullanılamaz. Ayrıca ne zaman fark edilirse fark edilsin her durumda söz konusu fiilin gerçekleşmesinden itibaren 1 yıl sonra fesih yetkisini kullanma hakkı düşüyor. Ancak işçinin söz konusu hallerde maddi çıkar sağlaması halinde 1 yıllık süre sınırı ortadan kalkıyor. Bu haller sebebiyle işçi yahut işverenden iş sözleşmesini öngörülen sürede feshedenlerin tazminat hakları saklı tutuluyor.

 

Yargıtay kararları ne diyor?

 

2006/26792 No’lu karar

Bahis oynayan bankacıya tazminatlı fesih kararı

Mesai saatleri içinde bahis sitelerine giren banka çalışanının, bu amaçla internet kullanımı bazı günler birkaç saati bulduğu dikkate alınarak sözleşmesi feshedildi. Yargıtay, davacının söz konusu davranışlarının işyerinde olumsuzluklara yol açtığı gerekçesiyle sözleşmenin feshini haklı bulurken, dosyayı 18’inci madde kapsamında değerlendirerek, tazminatsız fesih anlamına gelen 25’inci maddeye sokmadı.

 

2009 /12393 No’lu karar

İşyerinde oyun oynayınca zarar şartı aranmadı

Mesai saatlerinde alışveriş sitelerine ve oyun sitelerine giren çalışan 2009’da tazminatsız işten çıkarılınca, sözleşmesinin geçerli neden olmadan feshedildiğini belirterek dava açıp işe iade talep etti. Yargıtay, “Üstlenilen işin yetiştirilmesi veya işverenin zararının oluşmaması, bu olumsuz davranışı ortadan kaldırmaz. Davanın reddi yerine yazılı şekilde kabulü hatalıdır” diyerek mahkeme kararını bozdu

 

2012/1171 No’lu kararı

Yıllık izinlerden önce ve sonra rapor işinden etti

Bel fıtığı hastası işçi, peş peşe rapor alınca işveren iş sözleşmesini performans gerekçesiyle feshetti. İşçi işverene 2 senede 33 günlük rapor sundu. Mahkeme, rapor süresinin yasal sınırın altında olması sebebiyle işe iadeye karar verdi. Ancak Yargıtay, raporların yıllık izin öncesi ya da sonrasına denk gelmesinin iş düzenini bozduğu gerekçesiyle işe iade talebini reddetti.

 

2010/14752 No’lu karar

İşle ilgisiz mesajdan atılma haklı ama tazminat ödenir

Çalışanın iş sözleşmesi, mesai saatleri içinde sürekli MSN ile işi ile ilgili olmayan görüşmeler yaptığı ve böylece işini aksattığı için feshedildi. İşçinin dava açması üzerine işveren davacının bilgisayar kayıtlarını sundu ve mahkeme bu kanıtı değerlendirerek feshin haklı olduğuna hükmetti. Ancak Yargıtay, chat’leşmelerin işin görülme düzeyini ne derece bozduğu, davacının işini ne kadar aksattığı ve bunun geçerli neden veya haklı neden ağırlığında olup olmadığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmeden eksik inceleme ile kıdem, ihbar tazminatının reddini hatalı buldu.

 

2008/5294 No’lu karar

Pornografik görüntüleri indirdi, tazminatı yanmadı

Çalışanın, işyerinin internet sitesini özel amaçlı kullandığı ve pornografik resimle videoları işletmenin veri taşıyıcısına indirdiği gerekçesiyle sözleşmesi feshedildi. Yargıtay bu konuda şu yorumu yaparak feshi haklı buldu: “Bir işçiden yapması beklenebilecek hata payının, bir başka anlatımla tolerans sınırının üstünde hatalı bir üretim veya hizmet, iş sözleşmesinin feshi açısından önem arz edebilir.” Burada da Yargıtay İş Kanunu’nun 18’inci maddesinin 1. fıkrasına göre değerlendirerek, tazminatsız fesih anlamına gelen 25’nci maddeye sokacak ağırlıkta bulmadı.

 

2008/29779 No’lu karar

Web siteleri kurunca sözleşme feshi haklı sayıldı

Kendi adına web siteleri kuran çalışan mesai saati içerisinde çok sayıda mail alıp gönderdi. Ayrıca, web sayfasında şirketin faksını bildirdi. Sözleşmenin işverence feshi üzerine işçi dava açtı. Mahkeme davayı kabul edince Yargıtay şu kararı aldı: “Dosya içeriğine göre davacının eylemi iş sözleşmesinin haklı nedenle feshini gerektirecek ağırlıkta değilse de, işin yürütümünü olumsuz yönde etkilemesi nedeni ile fesih için geçerli neden teşkil ettiği kabul edilmelidir. Bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddi hatalı olmuştur.”